Her yıl yaklaşık olarak 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerinde gerçekleşen ekinoks, güneş ışınlarının ekvatora dik gelmesi ve aydınlanma çemberinin kutuplardan geçmesiyle, gece ve gündüzün eşitlenmesi olarak tanımlanır. Baharın müjdecisi olan bu özel gün, farklı ritüellerle kutlanıyor.
Bu kapsamda, 21 Mart'ta defne yaprağı yakma ritüeli de merak edilen geleneklerden biri haline geldi. İşte 21 Mart defne yaprağı ritüeline dair detaylar...
21 Mart defne yaprağı ritüeli nasıl yapılır?
Binlerce yıllık bir gelenek olan defne yaprağı yakma ritüeli, günümüzde de gizemini koruyarak uygulanmaya devam ediyor. Kötü enerji ve nazardan koruduğuna inanılan defne yaprağı tütsüsü, negatif enerjiyi pozitife dönüştürerek ruhsal bir rahatlama sağlıyor.
Ritüelde, defne yaprağının uç kısmı yakılarak bakır ya da plastik bir kaba bırakılıyor. Akdeniz defnesi gibi kuru yapraklar kolayca yandığından, genellikle 2-3 yaprak kullanılması yeterli oluyor. Yakılan yapraktan çıkan dumanın doğrudan solunmasından ziyade, yaprağın kapla birlikte odanın ortasına yerleştirilmesi öneriliyor. Bu yöntemle duman önce odaya, ardından tüm eve yayılabiliyor ve yaklaşık 10-15 dakika içinde evin enerjisinin değiştiği ifade ediliyor.
Son dönemde defne yaprağı, rahatlatıcı etkisiyle tütsü olarak sıkça tercih ediliyor. İçeriğindeki metil ojenil adlı uçucu yağ asidinin, yanma sırasında mekâna yayılarak ferahlatıcı bir koku oluşturduğu ve ruhsal dinginlik sağladığı belirtiliyor. Kurutulmuş defne yaprağının bu etkisi, hem huzur hem de enerji temizliği arayanlar için vazgeçilmez bir yöntem olarak öne çıkıyor.