Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin olan balıklar, kalp sağlığı ve beyin fonksiyonları için önemli faydalar sağlar ancak sık tüketilen balıklardan biri olan çipura hakkında bazı endişeler gündem oldu.
Yapılan araştırmalarla uzun yıllar boyunca sağlıklı ve besleyeici bir seçenek olarak bilinen çipuranın omega-6 yağ asidi oranının yüksek olduğunu ve besin değeri açısından diğer balık türlerine göre geride kaldığını ortaya koydu.
ÇİPURA TÜKETİRKEN DİKKAT
Balığın tazeliği, sağlık açısından son derece önemli bir faktördür. Taze olmayan balıklar, bakteriyel enfeksiyonlara yol açabilir. Çipura, omega-3 yağ asitleri bakımından zengin balıklara kıyasla daha fazla omega-6 yağ asidi içerir.
Omega-6 yağ asitlerinin fazla alımı, vücutta iltihaplanmayı artırabilir ve kalp hastalıkları, obezite gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Çipura, bazı diğer deniz ürünlerine göre daha düşük besin değerine sahip olabilir. Özellikle somon, sardalya veya uskumru gibi balıklarla kıyaslandığında, çipura daha az omega-3 yağ asidi ve vitamin içermektedir.
Taze olmayan balıklar, zararlı bakteriler ve parazitler barındırabilir. Çipura da bu risklere açık bir balık türüdür. Özellikle uygun koşullarda saklanmayan veya pişirilmeyen balıklarda sağlık sorunları oluşabilir. Çipura, aşırı tüketildiğinde sodyum ve potasyum dengesini bozabilir. Bu, kalp rahatsızlıkları veya böbrek problemleri gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle tuzlu su balıklarının aşırı tüketimi, vücutta sıvı dengesizliklerine neden olabilir.
AĞIR METALLER İÇERİR
Çipura gibi balıklar, kirli sularda yetiştirilen ve bazı ağır metaller yani cıva içerebilen balıklardır. Yüksek cıva seviyeleri, beyin fonksiyonlarını bozar ve sinir sistemi problemlerine yol açabilir. Beyin gelişimini olumsuz etkileyen cıva öğrenme bozukluklarına, dikkat eksikliğine, dil becerilerinde zorluklara ve davranışsal sorunlara neden olur. Cıva, bağışıklık sistemini zayıflatabilirken, böbreklerde birikerek böbrek fonksiyonlarını bozabilir.