Avrupa Kulüpler Birliği (ECA) toplantısı, Türkiye Futbol Federasyonun (TFF) ev sahipliğinde İstanbul'da yapıldı. TFF Riva Hasan Doğan Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıya, UEFA Genel Sekreter Vekili Giorgio Marchetti, ECA yönetim kurulu üyeleri, TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve yönetim kurulu üyeleri ile Avrupa ve Türk kulüplerinin yöneticileri katıldı.
''Artık milyar dolarlar konuşuluyor''
Kulüpler Birliği Vakfı ve Avrupa Kulüpler Birliği (ECA) Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç da AA'ya yaptığı açıklamada Türkiye'de ilk kez düzenlenen Avrupa Kulüpler Birliği toplantısının önemine değinerek, şöyle konuştu: "Kulüpler Birliği son dönemde işin uluslararası boyutunda da mesai harcıyor. Daha önce farklı ülkelerden bize ziyaretler oldu. Özellikle Avrasya bölgesinde, aramızda da bir kupa yapabilir miyiz diye bakıyoruz. Bu bağlamda çok lokal kalan Türk futbolunun, uluslararası arenada neler olduğu konusunda bilgi sahibi olması gerekiyor. Çünkü Avrupa futbolu son 15 yılda olağanüstü bir değişim içerisinde. Ekonomi çok değişti, milyar dolarlar konuşuluyor. Formatlar değişiyor, yeni dönemde bunun nasıl olacağını bugün öğreneceğiz. Kulüp sahiplikleri değişti. İş adamlarının, fonların sahip olduğu, sonra devlet fonlarının sahip olduğu kulüpler ortaya çıktı. Ardından birden fazla kulüp sahibi olma modeli geldi. Teknoloji geldi, kurallar değişiyor."
"Atina'da bir Türk takımının oynadığı final, ballı börek olur"
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, UEFA Avrupa Konferans Ligi son 16 turunda deplasmanda Belçika'nın Union Saint-Gilloise ekibini 3-0 yendikleri maçı şöyle değerlendirdi: "Dün maçı izleyenler hakemin ne kadar fark oluşturduğunu görmüştür. Lehte aleyhte kararlarda da 'Bravo hakem.' diyorsunuz. Niye biz bu konuda eksiğiz? Teknoloji geldi, bırak daha iyiye gitmeyi daha kötüye gidiyoruz. Bugün Türkiye'de adil rekabeti sağlayabilmemizin birinci unsuru, sahadaki hakemlerin performansından geçiyor. Sahadaki hakemlerin, onları eğitenlerin performansından geçiyor. Bunları atayanların adil ve hakkaniyetli bir çerçevede atama yapmaları gerekiyor. Siz şampiyonluk yarışında önemli bir takıma, saha hakemini ve VAR hakemini, tescilli o takımı tutan hakemi verirseniz sonuç böyle olur. Bence Türk futbolu silkelenmeli. Hem yurt içinde hem de yurt dışında kendi pozisyonlanmasını değiştirmeli. Bu da bir irade, yol haritası, inanç ve sabırla oluyor. Her sıkıntılı durumda bağırıp çağırmada yalpalarsanız, futbolu günlük idare edersiniz. Geçmişten bugüne kadar hep böyle gitti. Türkiye'de son yıllarda da özellikle sosyal medyada baskı oluşturmak, tehdit, şantaj, algı ile işleri yürütmek, avantaj elde etmek için yeni bir yöntem oldu. Sadece futbolda değil siyasette de bu var. Paydaşlar üzerinde çok etki yapıyor. Hakemleri de yöneticileri de kurulları da etkiliyor. İrade, cesaret, sabır ve yol haritası çok önemli."
Koç, Fenerbahçe'nin UEFA Konferans Ligi'ndeki hedefi hakkında ise şöyle konuştu: "Fenerbahçe'nin hedefi ilk önce, ülkemiz için ülke sıralamasında 9. sırayı korumak olmalı. Anladığım kadarıyla bu turu geçersek korunuyor. Fenerbahçe'nin hedefi gidebildiği kadar gitmek olmalı. Ama işte iki kulvarda gidince, 3 günde bir maç olunca bir kulvar ister istemez etkilenebiliyor. Dün sakatlanan Çağlar'ın durumunu bilmiyorum, İsmail sedyeyle çıktı onun durumunu da bilmiyorum. Turnuvada kalan tek Türk takımı olarak ülke puanı açısından alabildiğimiz kadar puan almalıyız. Fenerbahçe açısından da gidebildiğimiz kadar gitmeliyiz. Muhtemel tur atlayacak kulüplere baktığınızda biz de onlardan biriyiz diyelim, elbette tur geçene kadar geçilmemiştir... Fenerbahçe'nin başa baş mücadele edebileceği takımlar var. Atina'da bir final görmek... Final konuşmak için çok çok erken, dereyi görmeden paçaları sıvamamak gerek. Atina'da bir Türk takımının oynadığı final de ballı börek olur."
''Bütün takımların kulüpler birliği olmak istiyorlar''
Avrupa futbolunun son dönemde büyük bir değişim sürecinde olduğunu aktaran Ali Koç, "ECA'in 15 yıllık bir mazisi var. Şu an bir değişim içinde. ECA, UEFA'dan sonra Avrupa futbolunda en çok sözü geçen kuruluş. Bu kuruluş içinde hem Kulüpler Birliği olarak hem kulüpler olarak ne kadar aktif olursak, ne kadar güçlü sesimiz olursa Avrupa futbolunun gidişatında da o kadar büyük mevcudiyetimiz olur. Aynı zamanda ECA'deki değişimlerden biri de üyelik modeli genişletiliyor. Bütün takımların kulüpler birliği olmak istiyorlar. Daha önce sadece Avrupa kupalarında mücadele eden kulüplerin birliğiydi. Şimdi ise tüm Avrupa kulüplerinin temsilcisi olma yolunda. Onlar da stratejisini, markalaşmasını, pozisyonlanmasını değiştiriyor. O yüzden Avrupa'da olup bitenleri Türk kulüplerinin daha iyi anlaması lazım. Avrupa'da olup biten süreçlerin içinde olabilmemiz için uluslararası arenalarda daha etkili olmalıyız. Bunun en önemli yolu ECA'den geçiyor." ifadelerini kullandı.
"Avrupa futbolunun tartışmasız en önemli 6. ülkesi olmamız gerek"
Ali Koç, ECA'in UEFA ile ortaklık anlaşması olduğunu vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti: "Bütün ticari alanlar için ortak şirket kuruldu. Bundan sonraki dönemde Avrupa futbolunun tüm ekonomik konuları UEFA ve ECA'in beraber karar vereceği noktaya geldi. Bu toplantıyı çok önemsiyoruz. Bu toplantı bizim için ilk ama ECA için ilk değil, her ülkeye gidip anlatıyorlar. ECA'in eksiklerinden biri şuydu. 15 yılda Avrupa futbolunda olağanüstü bir katma değer oluşturdular fakat hiçbir şekilde bu başarının iletişimini yapmadılar. Bu toplantı çift taraflı katma değer oluşturacak. Bizim gerçek anlamda ekonomi, yayın gelirleri ve sportif başarılarıyla Avrupa futbolunun tartışmasız en önemli 6. ülkesi olmamız gerek. Bunu yapacak potansiyelimiz var. Bilgi, beceri, anlayışımız şu an yeterli değil. Atılan adımlar çerçevesinde ECA'de aktif bir ülke olmak bizler için çok önemli."
Ali Koç, Avrupa kupalarındaki yeni formatla ilgili soru üzerine, "Formatın en büyük özelliği lig formatı olması ve her takımla bir maç oynuyorsunuz. Artık iç saha dış saha olayı yok. Eskiden Şampiyonlar Ligi'nden bir alt turnuvaya, Avrupa Ligi'nden de Konferans Ligi'ne geçiş vardı. Artık geçişler de kalktı, geçiş olmayacak. Ne yazık ki maç takvimi çok yoğun. Bunun önüne geçecek bir imkanımız yok. İngiltere'de ise çok daha yoğun. Bizler de Türk kulüpleri olarak 3-4 günde maç yapmaya hazırlıklı, alışık olmalıyız." şeklinde görüş belirtti.