El yazısı mektuplardan kısa mesajlara kadar yazılı iletişim, her zaman insan etkileşiminin vazgeçilmez bir aracı olmuştur. Ancak, SMS'in, uzun ve duygusal anlatımlar yerine daha kısa ve doğrudan cümlelere dönüşmesi uzun süredir eleştiriliyordu. 

Emojilerin bu iletişim biçiminde ortaya çıkması, yeni bir mesaj alışverişi şekli oluşturdu. Bu küçük simgeler, bir mesajın duygusal içeriğini yansıtmak için kullanılıyor. Newsweek'in haberine göre, Indiana Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, dijital görüntülerle duygusal zekamız arasında bir bağlantı keşfetti. Araştırmacılar, metinlere eklenen bu görsellerin, empati gösterme yeteneğimizi artırabileceğini belirtiyor. 

Indiana Üniversitesi psikoloğu Simon Dubé, sanal iletişim sırasında nasıl etkileşimde bulunduğumuzun, kişiliğimiz ve ilişkilerimiz hakkında önemli ipuçları sunduğunu belirtiyor. Emojiler, yalnızca basit simgelerden daha fazlasıdır; bir mesajı iletmenin ve daha etkili bir şekilde iletişim kurmanın bir yoludur ve onları nasıl kullandığımız, kişiliğimiz hakkında çok şey anlatır.

Samimi emojiler kullanan kişilerin daha "güvenli" olduğu ortaya çıktı

Çalışma, düzenli olarak kısa mesajlaşan ve çoğunlukla beyaz heteroseksüel, yaklaşık 30 yaşlarındaki 320 Amerikalı yetişkinden oluşan bir örneklemle yapılmıştır. Araştırmaya göre, daha fazla ifade ekleyen, özellikle gülen yüzler gibi samimi emojiler kullanan kişilerin daha "güvenli" bağlanma stillerine sahip olduğu, yani duygusal olarak daha uyumlu ve istikrarlı ilişkiler kurdukları gözlemlenmiştir.

Psikologlar, bu tür kişilerin çocukluklarını sağlıklı ve dengeli bir ortamda geçiren bireyler olarak tanımlar. Öte yandan, ebeveynleri duygusal olarak mesafeli veya kayıtsız olan çocuklar, kaçınan ya da kaygılı bağlanma stilleri geliştirerek ilişkilerinde daha karmaşık duygusal dinamikler yaşayabiliyorlar.

Çalışma, farklı bağlanma türlerinin cinsiyetle doğrudan ilişkilendirilmesinin zor olduğunu belirtse de, kadınların konuşmalarına emoji ekleme olasılığının erkeklere kıyasla daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle kadınlar, arkadaşları ve aileleriyle yaptıkları konuşmalarda daha fazla emoji kullanma eğilimindeyken, cinsel ve romantik partnerleriyle yaptıkları sohbetlerde daha az surat ifadesi kullanıyorlar. Bu, daha kaçınmacı bir davranış biçimini yansıtıyor olabilir.

Ancak, çalışmanın örneklemi sınırlı sayıda bireyi kapsıyor ve araştırma ekibi, bulguların tüm nüfusu tam olarak yansıtmadığını belirtiyor. Yine de, bu çalışma, dijital iletişimdeki bazı davranış biçimlerini daha iyi anlamamıza ve potansiyel olarak bu davranışları değiştirmemize olanak tanıyabilir.