İstanbul'da geçtiğimz Ocak ayının sonunda görenleri hayrete düşüren bir olay yaşandı. Her gün on binlerce kişinin kullandığı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bağlı Kağıthane-İstanbul Havalimanı metro hattında Ocak ayının son günlerinde facianın eşiğinden dönüldü.

Metro hattında Kemerburgaz-Göktürk arasında yüzeyde yürütülen kazık imalatı sebebiyle tünel büyük zarar gördü.

1094 yolcu kapasiteli, 120 km hız yapan ve 15-20 dakika aralıklarla çalışan trenlerin bulunduğu bu hatta, görgü tanıklarının anlatımlarına göre, hattan trenin geçmesinin üzerinden 3-4 dakika sonra eşine ender rastlanacak bir olay meydana geldi.

Yüzeyde çalışan sondaj matkabı tüneli delerek rayların üzerine indi, rayları da delerek tahrip etti.

TCDD "3. ŞAHISLAR" DEDİ

Ölümcül bir faciadan kıl payı dönülen olayın ardından TCDD’den yapılan açıklamada olay hafifletilmeye çalışıldı ve “Yüzeyde 3. şahıslarca yürütülen kazık imalatı sebebiyle tünel çeperi zarar görmüştür. Metro işletme sistemimiz her türlü dış etkene karşı kendisini korumaya alacak şekilde kurulduğu için dış etkiyi anında tespit ederek tüm trenleri korumaya almıştır. Herhangi bir sistem zararı meydana gelmemiştir” açıklaması yapıldı.

KİM BU 3.ŞAHISLAR?

On binlerce vatandaşın kullandığı hat üzerinde meydana gelen bu olayı CHP Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, TBMM gündemine taşıdı.

“Plansız, projesiz işi yaptıran, yapan üstlenici hangi kurum ve firmalardır? Bir facia yaşanmış olsaydı bunun sorumlusu ya da sorumluları kim ya da kimler olacaktı?” diye Bakan’a soran Karasu, “Söz konusu sondajı yapan firma ya da kurum kimden, ne zaman, hangi çalışma için izin almıştır? Eyüp Belediyesi ile bu çalışmanın bir ilgisi var mıdır?” diye sordu.

Karasu’nun önergesine Bakan Abdulkadir Uraloğlu, geçen süre içinde bir yanıt vermedi. 

"UTANMAZLIĞIN 'U'SU OLDU"

Bakanın, önergeyi yanıtlamak için 15 gün yasal süre olduğunu, ancak bu sürenin zaman zaman uzadığını belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı, vatandaşların can güvenliğini ilgilendiren bir konuda bakanlığın sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Karasu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sondajın çelik boruları üç dakika önce düşse, tren yırtarak geçecekti. Allah korusun, dünyanın en önemli facialarından biri meydana gelebilirdi. Ama bu konuda TCDD’den ‘3. Şahıslar yaptı’ diye gayri ciddi, vahim olayı örten bir açıklamayla geçiştirilmeye çalışıldı.

Konuyu TBMM gündemine taşıdım. Bu sondajı kim yaptı, belediyelerden izin alındı mı, yoksa bu olay Eyüp Belediyesi'nin bir işi miydi? Bu ve benzeri olaylarla ilgili hangi önlemleri aldınız? diye tek tek sordum. Ama bakandan yanıt gelmedi.

Artık, ne yazık ki her yerde iş bilmez insanlar var. Bakan bey de bakanlıktaki işini gücünü bıraktı, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayının basın danışmanı gibi çalışıyor. İstanbul ile yatıp İstanbul ile kalkıyor.

Her gün on binlerce vatandaşın kullandığı bu hatta, facianın eşiğinden dönülüyor. Bakan bey vatandaşların can güvenliği konusunu bile umursamıyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bir süre önce İstanbul’da inşa ettikleri metronun sembolünü U olarak açıklamıştı. Bu U, umursamazlığın U’su utanmazlığın U’su oldu"