Sofralar çeşit çeşit balıklarla donatılırken bugün onu tanıyanların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. 

Eşsiz lezzeti ve sayısız sağlık faydasıyla bilinen gümüş balığı (smelt), şeflerin ve diyetisyenlerin çabalarıyla unutulduğu yerden geri dönüyor. 

Birçok ülkede "kokulu balık" olarak da bilinen gümüş balığı, göllerde ve nehir ağızlarında yaşayan küçük, ince yapılı bir balıktır. Onu diğer tüm türlerden ayıran en belirgin özelliği ise taze salatalığı andıran o kendine has kokusudur. 

Bu lezzet, ne yazık ki su kirliliği ve iklim değişikliği nedeniyle popülasyonunun büyük bir kısmını kaybetti.

Beslenme uzmanlarınagöre gümüş balığı kolay sindirilebilir yapısıyla mükemmel bir protein ve kalp sağlığı için elzem olan omega-3 yağ asitleri kaynağıdır. Eti, sinir sistemini destekleyen, kemikleri güçlendiren ve konsantrasyonu artıran B vitaminleri, kalsiyum ve fosfor açısından zengindir. Özelikle yaşlılar için ideal bir seçenektir.

Taze gümüş balığı bulma şansınız olursa, onu hazırlamanın ne kadar basit olduğuna şaşıracaksınız. Boyları genellikle 10-15 cm olan bu balıklar, ayıklama veya kılçık çıkarma derdi olmadan, bütün olarak tüketilir.

Balıkları iyice yıkayıp kurulayın.

Una bulayın ve kızgın yağda altın rengi alana kadar kızartın.

Üzerine tuz serpip birkaç damla limon sıkarak servis edin.

Kılçıkları o kadar incedir ki yerken neredeyse fark edilmez. Hatta bol miktarda kalsiyum içeren başı ve derisiyle birlikte bütün olarak da tüketilir. Çıtır çıtır yapısıyla birçok Avrupa ülkesinde, patates cipsi veya fıstık gibi, bira eşliğinde popüler bir atıştırmalık olarak servis edilir.