Yunan sahil güvenliğinin üç yıl içinde Akdeniz'de çok sayıda göçmenin ölümünden sorumlu olduğu, bazı göçmenlerin kasıtlı olarak denize atıldığı iddia edildi.

İngiliz kamu yayın kuruluşu BBC'ye konuşan görgü tanıkları, 40'tan fazla kişinin Yunan karasularından çıkarılmaları ya da Yunan adalarına ulaştıktan sonra tekrar denize açılmaları sonucu öldüklerini söyledi.

Yunan hükümeti uzun süredir düzensiz göçmeleri uluslararası hukuka aykırı olarak zorla, geldikleri ülke olan Türkiye'ye geri yollamakla suçlanıyor. Yunanistan ise suçlamaları reddediyor.

Bir Yunan özel kuvvetler mensubu, tekneleri geri götürmeleri için hükümetten talimat aldıklarını söyledi.
 

CANSIZ BEDENLER TÜRK KIYILARINA VURDU

BBC ilk kez, Yunan sahil güvenliğinin eylemleri sonucu ölümlere yol açtığı iddia edilen olayların sayısını hesapladı ve 43 kişinin ölümüyle sonuçlanan 15 olayı analiz etti.  Yerel medya, sivil toplum kuruluşları ve Türk sahil güvenliğinden kaynaklarla da konuşan BBC'ye açıklama yapan Kamerunlu bir göçmen, Yunan sahil güvenliği tarafından denize atıldığını ve iki arkadaşının boğulduğunu söyledi.

BBC, bu iki kişinin cansız bedenlerinin Türkiye'de kıyı şeridinde bulunduğunu aktardı.

Somalili bir adam da BBC'ye, Mart 2021'de Sakız adasına vardığında Yunan ordusu tarafından yakalandığını, sahil güvenliğin onu suya bırakmadan önce ellerini arkadan bağladığını belirterek "Beni denizin ortasına fermuarla bağladılar. Ölmemi istediler" dedi.

Birçok göçmen, motorsuz şişirilebilir lastik botlara bindirildiklerini ve daha sonra bunların havasının indiğini veya delinmiş olabileceklerini anlattı.

'ÇIĞLIKLARIMIZI DUYDULAR AMA...'

Eylül 2022'de meydana gelen ve en yüksek can kaybının yaşandığı olaylardan birinde, 85 göçmeni taşıyan tekne, Yunanistan'ın Rodos adası yakınlarında motorun arızalanması sonucu sorun yaşadı. BBC'ye konuşan Suriyeli Muhammed, yardım için Yunan sahil güvenliğini aradıklarını, bir tekneye yüklendiklerini ve Türk sularına geri götürülerek cankurtaran botlarına bindirildiklerini anlattı.

Muhammed, kendisine ve ailesine verilen salın vanasının düzgün şekilde kapatılmadığını kaydederek "Hemen batmaya başladık. Bizi gördüler, çığlıklarımızı duydular ama yine de bizi bırakıp gittiler. İlk ölen çocuk kuzenimin oğluydu…Sonra birer birer öldüler. Başka bir çocuk, başka bir çocuk daha...Sonra da kuzenim kayboldu. Sabah olduğunda, yedi ya da sekiz çocuk ölmüştü. Çocuklarım sabaha kadar ölmedi… sonra Türk sahil güvenliği geldi..." ifadelerini kullandı.