NASA, uzayda bir ölüm durumu için hazırlıklı olmayı amaçlayan bazı planlar geliştirmiştir.
Astronot ve Uluslararası Uzay İstasyonu'nun eski komutanı Chris Hadfield'e göre, uzay ajansı, astronotların bu tür senaryoları değerlendirebilmesi için "ölüm simülasyonları" gerçekleştiriyor. Bu simülasyonlar, uzayda ölüm gibi acil durumlarla başa çıkabilmek için gerekli stratejilerin geliştirilmesine yardımcı olmayı amaçlar.
Uzay yürüyüşü sırasında bir trajedi yaşanması durumunda, çürümeden kaynaklanan kötü kokuların önlenmesi için cesedin hava kilidine geri götürülmesi ve kapalı bir uzay giysisinde muhafaza edilmesi gerekiyor.
Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS), ceset soğuk bir odaya taşınarak güvenli bir şekilde saklanacak. Daha sonra, ceset Dünya'ya geri gönderilebileceği gibi, atıklarla birlikte atmosferde imha edilebilir. Bu süreç, uzayda yaşanabilecek olası ölüm durumlarına karşı alınan önlemler arasında yer almaktadır.
Hadfield, "Elbette bir cesedi uzaya atarak eski bir meslektaşınızı potansiyel olarak tehlikeli uzay enkazına dönüştürebilirsiniz. Ancak bu, BM Uzay Enkazının Önlenmesi Sözleşmesi'ni ihlal eder ve bu tür bir olay, uluslararası bir krize yol açabilir" şeklinde uyarıyor.
NASA, Ay ve Mars'a yapılacak görevlerde ölüm durumları için henüz kesin bir plan geliştirmiş değil. Uzay aracında bir ölüm gerçekleşirse, cesedin özel bir çantaya yerleştirilmesi için robotik manipülatörler kullanılabilir. Ardından, ceset dondurulup küçük parçacıklara ayrılmak üzere titreşimlere maruz bırakılır ve bu parçacıklar Dünya'ya gönderilebilir.
Ceset Ay'da bırakılırsa, ayrışma süreci farklı şekilde gerçekleşir.
Ay yüzeyinde bir kişi hayatını kaybederse, bedenini bekleyen koşullar Dünya'dakilerden çok farklı olacaktır. Bilim insanlarına göre, Ay'da ölüm sonrası uygulanabilecek stratejilerden biri, Ay yüzeyini kirletebilecek karasal mikropları yok etmek amacıyla kremasyondur. Alternatif olarak, koşullara bağlı olarak ceset gömülebilir veya bulunduğu yerde bırakılabilir. Eğer ceset Ay'da bırakılırsa, ayrışma süreci farklı şekilde gerçekleşir. Uzay boşluğunda bakteriler hızla ölür ve ölüm anında vücuttan buharlaşan su, ayrışmayı önemli ölçüde yavaşlatır.
Ay gece olduğunda ise vücut donacak ve bakteriler, uygun koşullar olmadığı için işlevini yitirecektir. Atmosfer ve manyetik alanın yokluğu nedeniyle, Güneş'in etkisi organik kalıntıları hızla yok edebilir, ancak bu süreç uzun zaman alacaktır. Sonuçta, vücut bir mumyaya dönüşebilir ve kemikler milyonlarca yıl boyunca Ay yüzeyinde kalabilir.
Dünya'nın uydusu Ay'daki sıcaklık değişimleri, eksi 170°C ile artı 120°C arasında büyük dalgalanmalar gösterebilir, bu da ayrışma sürecini daha karmaşık hale getirir. Bu aşırı sıcaklık farkları, vücudu donmaya ve ardından erimeye zorlayarak, ayrışma sürecini önemli ölçüde geciktirir.