Hayatımıza giren bazı insanlar ilk bakışta büyüleyici, yardımsever ve kusursuz görünebilir. Ancak psikoloji bilimi, bu "parlak" maskelerin altında bazen çok farklı niyetlerin gizlendiğini söylüyor. Profesyonel ve sosyal ilişkilerde güveninizi suistimal edebilecek kişileri erkenden tanımak, ruh sağlığınızı korumanın ilk adımıdır.

Sosyal çevrenizde herkes tarafından sevilen, her zaman doğru kelimeleri seçen o kişi aslında göründüğü kadar masum olmayabilir. Psikologlar, belirli davranış kalıplarının, özenle inşa edilmiş bir kişisel imajın altındaki gerçek karakteri ele verdiğini vurguluyor.

1. Menfaat odaklı nezaket

Bazı insanların nezaketi, sadece bir şeye ihtiyaç duyduklarında devreye girer. Eğer birinin size olan ilgisi, uzmanlığınıza veya bağlantılarınıza ihtiyaç duyduğunda artıyor, istediğini elde ettiğinde ise aniden sönüyorsa bu en büyük tehlike işaretidir. Gerçekten iyi insanlar, karşılığında ne alacaklarına bakmaksızın tutarlı bir saygı ve nezaket sergilerler.

2. Kronik mağduriyet ve sorumluluk reddi

Her şeyin başkalarının suçu olduğu bir dünyada yaşayanlara dikkat edin! Psikolojide "dışsal kontrol odağı" olarak adlandırılan bu durumda, kişi kendi hatalarının sorumluluğunu almayı reddeder. Sürekli adaletsizliğe uğradığını iddia etmek, aslında hesap verebilirlikten kaçmak ve ilgi toplamak için kullanılan bir manipülasyon taktiğidir.

3. "Dedikodu" bir güven ihlali fragmanıdır

Başkalarının sırlarını ve dramlarını size büyük bir iştahla anlatan biri, aslında siz yokken sizin hakkınızda nasıl konuşacağının provasını yapıyordur. Aşırı dedikodu, özgüven eksikliğinin ve başkalarının talihsizliklerinden beslenme eğiliminin bir göstergesidir. Sağlıklı bir karakter, birinin özel bilgilerini yaymanın güven ihlali olduğunu bilir.

4. Saptırılmış özürler

Gerçek bir karakter, hata yaptığında mazeret üretmeden sorumluluk alır. Ancak niyetleri samimi olmayan kişiler, özür dilerken bile suçu karşı tarafa yıkar: "Eğer böyle hissettiysen üzgünüm" veya "Üzgünüm ama..." gibi cümleler gerçek bir pişmanlık değil, egoyu koruma çabasıdır. Samimi bir özür, değişime yönelik somut bir taahhüt içerir.

5. İlişkileri "puan tablosuna" dönüştürmek

Sağlıklı ilişkiler bir alışveriş (transaksiyon) değil, paylaşım üzerine kuruludur. Eğer bir arkadaşınız size yaptığı iyilikleri sürekli hatırlatıyor veya "sana yardım etmiştim, bana borçlusun" gibi bir puan tablosu tutuyorsa, bu kişi gerçek bir ilgiyle değil, gelecekte kullanacağı bir kredi biriktirme amacıyla hareket ediyordur.