İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini acilen toplaması hususunda BMGK Dönem Başkanı'na bir mektup gönderdiğini bildirmişti.
Erdan, açıklamasında, "Konseyin acilen toplanmasını, İran'ın İsrail'e yönelik saldırılarını kesin şekilde kınamasını ve İran Devrim Muhafızları Ordusunu bir terör örgütü olarak kabul etmesini talep ettim." ifadelerini kullanmıştı.
İran'ın saldırılarının "dünya barışına açık bir tehdit" olduğunu öne süren Erdan, BMGK'nin elindeki tüm araçlarla İran'a karşı harekete geçmesi gerektiğini savunmuştu.
BMGK'den yapılan açıklamada, İran'ın İsrail saldırılarını görüşmek üzere konsey toplandı.
GUTERRES'TEN AÇIKLAMA
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail'in çağrısı üzerine acil toplanan BMGK'de yaptığı konuşmada, Orta Doğu'da artan gerginliğin bölge ve dünya için tehlikeli olduğuna dikkati çekti.
"Şu anda itidal ve tansiyonu düşürme zamanı." ifadesini kullanan Guterres, İran'ın hava saldırılarıyla bölgede tansiyonu daha da artırmasını kınadığını kaydetti. Guterres taraflara yaptığı itidal çağrısını hatırlattı.
İsrail'in İran'ın Şam'daki diplomatik misyonuna düzenlediği saldırıyı da o gün kınadığını anımsatan Guterres, "Orta Doğu'da birçok cephede askeri karşılaşmalara neden olabilecek her türlü adımdan uzak durulmalıdır." değerlendirmesini yaptı.
Guterres'in açıklamaları şöyle:
* Bölge halkı yıkıcı bir tam ölçekli çatışma tehlikesiyle karşı karşıya. Şimdi bu gerilimi azaltma zamanıdır, şimdi itidal zamanıdır. Son haberlere göre İran kendi topraklarından İsrail'e doğru yüzlerce insansız hava aracı ve füze fırlattı ve bunların çoğu önlendi. Birkaç füzenin İsrail topraklarına isabet ettiği ve bunlardan birinin ülkenin güneyindeki bir İsrail askeri tesisine zarar verdiği bildirildi.
* Genel olarak, birkaç sivil yaralandı. Saldırı netleştiğinde dün gece, 'İran İslam Cumhuriyeti tarafından bu akşam İsrail'e karşı başlatılan geniş çaplı saldırının temsil ettiği ciddi tırmanışı şiddetle kınıyorum. Bu düşmanlıkların derhal durdurulması çağrısında bulunuyorum' açıklamasını yapmıştım.
"ARTIK UÇURUMUN KENARINDAN DÖNME ZAMANI GELMİŞTİR"
* Tüm Üye Devletlere, Birleşmiş Milletler (BM) Antlaşması’nın herhangi bir devletin toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı ya da BM'nin amaçlarıyla uymayan herhangi bir şekilde güç kullanımını yasakladığını hatırlatırım.
* Ayrıca, 1 Nisan'da Şam'daki İran konsolosluğuna yapılan saldırıyı kınarken de belirttiğim üzere, uluslararası hukuk gereğince diplomatik ve konsolosluk binaları ile personelinin dokunulmazlığı ilkesine her koşulda saygı gösterilmelidir.
* Artık uçurumun kenarından dönme zamanı gelmiştir. Ortadoğu'da birden fazla cephede büyük askeri çatışmalara yol açabilecek herhangi bir eylemden kaçınmak hayati önem taşımaktadır.
* Siviller halihazırda en ağır yükü taşımakta ve en yüksek bedeli ödemektedir. Gerilimin daha da tırmanmasını önlemek için ilgili tüm tarafları aktif bir şekilde devreye sokmak gibi ortak bir sorumluluğumuz var.
"NE BÖLGE NE DE DÜNYA DAHA FAZLA SAVAŞI KALDIRABİLİR"
* Devletler Arasında Dostça İlişkiler ve İşbirliğine İlişkin Uluslararası Hukuk İlkeleri konusundaki BM bildirgesinde de belirtildiği üzere güç kullanımını içeren misilleme eylemleri uluslararası hukuk kapsamında yasaklanmıştır.
* Gazze'de derhal insani ateşkes sağlanması, tüm rehinelerin koşulsuz olarak serbest bırakılması ve insani yardımların engelsiz bir şekilde ulaştırılması konusunda ortak sorumluluğumuz bulunmaktadır.
* İşgal altındaki Batı Şeria'da şiddetin durdurulması, Mavi Hat boyunca gerilimin azaltılması ve Kızıldeniz'de güvenli seyrüseferin yeniden sağlanması ortak sorumluluğumuzdur. Barış için çalışmak ortak sorumluluğumuzdur.
* Bölgesel ve hatta küresel barış ve güvenlik her geçen saat daha da zayıflamaktadır. Ne bölge ne de dünya daha fazla savaşı kaldırabilir.
