Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mine Eder, üniversitelerindeki bazı fakültelerin bölüneceği, bazılarının kapatılacağı konusuyla ilgili açıklamalar yaptı.

Hangi fakültelerin gündemde olduğu sorulan Prof. Dr. Eder, “İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin kapatılması gündemde. Bu geçen hafta üniversite yönetim kurulunda böyle aniden gündeme getirildi. Fen ve Edebiyat Fakültesi’nin ikiye bölünmesi tartışılıyordu. Bizim fakültenin iki bölümünü yani, İktisat ve Siyaset Bilimini, ayrılmış olan Fen ve Edebiyat Fakültesi’nin sosyal bilimler ve insani bilimler kısmına, diğerini de fen bilimleri diye ikiye ayırıp, bizi oraya dağıtıp, bu arada da işletme bölümünü de daha yeni açılmış olan, geçen sene açılmış olan Yönetim Bilimleri Fakültesi ile birleştirme planı vardı. Bunun gündeme geldiği haberi alındı. Öğrenciler de bu haberi aldı, ‘Girdiğimiz fakülte mi kapatılıyor’ şeklinde. ‘Biz İşletme ya da Siyaset Bilimi bölümüne girdik. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin öğrencisi olarak girdik. Ne oluyoruz’ şeklinde öğrenciler de bu işe tepki gösterdiler. Bugünkü protestoların konusu aslında buydu. Bugün senatoya bu gündem geldi. Bu tepeden inme anlayışla neyin nasıl yapıldığı anlamadığımız için, gündem bir anda değişti. Yine maalesef Fen ve Edebiyat Fakültesi ikiye bölünüyor. O kararda bir geri adım atılmamış” diye konuştu.

“GENEL MOTİVASYON DAHA FAZLA KADRO ALINMASI”

Bölünme konusundaki gerekçenin ne olduğu sorusuna yanıt veren Prof. Dr. Mine Eder şöyle konuştu:

“İnanın birimlere sorulmuyor, zaten sorun o. Fen Edebiyat Fakültesi’ne sorulduğunu ve genel olarak birimlerden olumsuz görüş geldiğini duydum. Olumsuz olmasının en önemli sebeplerinden biri de biz üniversitede hem sosyal bilimler hem fen bilimlerini hep beraber, bu yapıda korumayı doğru bulduğumuz için bu şekilde yapılanmıştık. Yıllardır olan bir şey. Keza İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi de 65 yıllık bir fakülte. Kurucu fakültelerden bir tanesi. Şerif Mardin’lerin, Murat Sertel’lerin dekanlığının olduğu çok köklü fakültelerden bir tanesi. Niye durup dururken bir yapılanma yapılıyor inanın anlamış değilim. Sırf Boğaziçi’ne yapılan bir şey değil bu biliyorsunuz. Daha önce üniversitelere yapılanlardan bildiğimiz; genel motivasyon daha fazla kadro alınması. İki fakülte olunca, daha fazla insan alınması hızlandırılıyor. Bizim genelde itiraz eden hocalar arasında konuşmalarımızda; böyle dışarıdan gelen, hiç birimlere sorulmadan, uzmanlık alanlarındaki insanlara hiç sorulmadan gelen bu insanlara bir an önce kadrolaşmayı hızlandırmak için yaptıkları bir yöntem diye düşündük. Yönetimden herhangi bir açıklama hiçbir şekilde gelmiyor. Biz de her gün bu şapkadan ne çıkacak diye bekliyoruz."