Dünyada kiralık ev aramak çoğu zaman zorlu bir süreç olurken, bazı ülkelerde durum tam tersine işliyor. Londra’nın yarısı büyüklüğünde olan Singapur, dünyanın en zengin ülkelerinden biri olmasının yanı sıra neredeyse tüm vatandaşlarının kendi evine sahip olmasıyla dikkat çekiyor.
DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKELERİ ARASINDA
Satın alma gücü paritesi (SAGP) açısından kişi başına düşen GSYİH’si 80.077 sterlin olan Singapur, dünyanın en yüksek gelir seviyesine sahip ülkeleri arasında. Uluslararası alanda Lüksemburg, İsviçre ve İrlanda’nın ardından gelen şehir devleti, Asya’nın en zengin ülkesi konumunda. İlginç olan ise bu zenginliğin kaynağı petrol değil; düşük hükümet yolsuzluğu ve iş dostu ekonomi.
YÜZDE 90'I KENDİ EVİNE SAHİP
Singapur’da yaşayanların yaklaşık %90’ı kendi evine sahip. Bu oran, Batı ülkelerindeki mevcut konut krizleri göz önüne alındığında olağanüstü bir sonuç olarak değerlendiriliyor. Ülkede arz daraldığında piyasanın kendi kendini düzenlemesine izin verilmiyor; devlet daha fazla sosyal konut üretimi ve sıkı mali düzenlemelerle müdahale ediyor.
DEVLETİN KONUT POLİTİKASI
Singapur’da hanelerin %80’i, Toplu Konut Geliştirme Kurulu (HDB) tarafından desteklenen kamu binalarında yaşıyor. Devlet, konut piyasasını istikrarlı tutmak için çeşitli hibeler ve teşvikler sunuyor.
Yakınlık Konut Hibesi: Ailesine yakın ev alanlara 17.320 £’a kadar destek sağlanıyor.
Gelişmiş Konut Hibesi: İlk kez ev sahibi olacaklara gelir ve medeni duruma bağlı olarak 103.950 £’a kadar yardım veriliyor.
YABANCILARA YÜKSEK VERGİ
İstikrarı sağlamak için çoklu mülk sahiplerine ve yabancılara yüksek vergiler uygulanıyor. Vatandaşlar ikinci evleri için %20, üçüncü evleri için %30 daha fazla vergi öderken; yabancılar herhangi bir satın alım için %60, tüzel kişiler ise %65 vergi ödemek zorunda. Bu sistem, yatırım amaçlı konut alımlarını caydırarak, kendi evinde yaşayan bir toplum oluşturuyor.