İsrail, Lübnan’da Hizbullah hareketinin kullandığı el tipi çağrı cihazlarına sızdı. Cihazların patlaması sonucu en az 9 kişi hayatını kaybederken 3 bine yakın kişi de yaralandı.
Patlamaların İran destekli silahlı grubun kalesi olan Beyrut'un güney banliyölerinde ve diğer birkaç bölgede yaşandığını öğrenildi.
Bir Hizbullah yetkilisi olayın "şimdiye kadarki en büyük güvenlik ihlali" olduğunu ifade etti.
Üç güvenlik kaynağı, patlayan çağrı cihazlarının son aylarda Hizbullah tarafından getirildiğini ve son model olduğunu belirtti.
HİZBULLAH MİLLETVEKİLİNİN OĞLU DAHİL EN AZ 9 ÖLÜ, 3 BİNE YAKIN YARALI
Patlamalarda Hizbullah'ın üst düzey liderleri ve danışmanlarının da yaralandığını iddia edilirken Genel Sekreter Hasan Nasrallah’ın zarar görmediği belirtildi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı toplam ölü sayısının 9 olduğunu, 200'ü ağır olmak üzere 2 bin 750 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Patlamalarda ölenler arasında Hizbullah milletvekili Ali Ammar'ın örgüt üyesi oğlu ile 8 yaşındaki Fatıma Cafer Abdullah da var.
BÜYÜKELÇİ DE YARALANDI
Patlamalarda İran'ın Lübnan Büyükelçisi Mucteba Emani'nin yaralandığı duyuruldu.
İranlı bir kaynak "Mucteba Emani, hafif yaralandı ve şu anda hastanede gözlem altında" ifadelerini kullandı. Tahran konu hakkında resmi bir açıklamada bulunmadı.
ARKASINDA İSRAİL VAR
İsrail de henüz konu hakkında resmi bir açıklama yapmazken Başbakan Binyamin Netanyahu’ya yakın bir kaynak, olayın arkasında Tel Aviv’in olduğunu belirtti. Lübnan medyası da İsrail’in pager isimli çağrı cihazlarına sızarak patlamaları gerçekleştirdiğini belirtti.
İki ülke basınında çıkan iddialar Lübnan Sağlık Bakanı Firas el-Ebyad tarafından doğrulandı. El-Ebyad, İsrail’in sızdığı çağrı cihazlarını patlattığını belirtti.
KAN BAĞIŞI ÇAĞRISI YAPILDI
Lübnan Sağlık Bakanlığı, patlamaların ardından kan bağışı çağrısında bulundu.
Bakanlık, ülkenin çeşitli bölgelerindeki hastanelerde yüksek sayıda yaralı olması durumunda alarma geçmeleri ve yaralıların diğer bölgelere dağıtılması için bakanlıkla koordineli çalışmaları gerektiğini bildirdi.
Bakanlık, acil servislere gelen yüksek sayıda yaralılarla ilgilenmek için tüm sağlık çalışanlarına görev yaptıkları sağlık merkezine gitmeleri talimatı verdi.
Lübnan Kızıl Haçı, yaralıların sevkine yardımcı olmak üzere 50'den fazla ambulans ve 300 acil sağlık personelinin gönderildiğini açıkladı.
Başkent Beyrut sokaklarında onlarca ambulansın hareketliliği gözlemlenirken Lübnan askerleri de kentteki kaos ve trafikteki yoğunluğu ortadan kaldırmak için caddelerde konuşlandı.
İSRAİL HÜKÜMETİ ‘ACİL’ TOPLANIYOR
Lübnan'daki patlamaların ardından İsrail hükümetinin "acil toplantı" istediği belirtildi.
Tel Aviv'de yapılacak toplantının patlamaların ardından artan gerilim ve Hizbullah'ın olası misillemesini görüşmek için yapılacağı kaydedildi.
Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın bazı üst düzey güvenlik yetkilileriyle Tel Aviv'deki İsrail ordusuna ait merkezde görüştüğü aktarıldı.
İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre İsrail Genelkurmay Başkanı Halevi, akşam saatlerinde "tüm alanlarda saldırı ve savunmada hazırlıklı olmayı” ele alan bir durum değerlendirmesi yaptı. Açıklamada, ayrıca iç cephe komutanlığının, halkın uyması için verilen güvenlik direktiflerinde herhangi bir değişiklik olmadığı kaydedildi.
NETANYAHU’DAN ‘KONUŞMAYIN’ UYARISI
Lübnan'daki patlamalara ilişkin İsrailli resmi makamların sessizliği ise dikkati çekiyor.
İsrail Başbakanlık Ofisinden İsrailli bakanlara Lübnan'daki patlamalara ilişkin açıklama yapmamaları konusunda uyarı yapıldığı belirtildi.
LÜBNAN, BMGK’YA TAŞIYOR
Lübnan hükümetinden yapılan açıklamada, "İsrail'in canice saldırısının Lübnan'ın egemenliğinin ciddi ihlali ve her anlamda suç olduğu" vurgulandı.
Açıklamada, Lübnan hükümetinin "devam eden bu suçla ilgili sorumluluklarını almaları için ilgili ülkeler ve Birleşmiş Milletlerle derhal tüm temasları kurduğu" belirtildi.
Lübnan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Lübnan'ın birçok bölgesinde çok sayıda çağrı cihazının patlamasına sebep olan İsrail'in siber saldırısı en güçlü ifadelerle" kınandı.
"İsrail'in savaşı Lübnan'a doğru genişletme tehditlerine" dikkat çekilen açıklamada, İsrail'in gerilimi de "tehlikeli ve kasıtlı bir şekilde" artırdığına vurgu yapıldı.
Açıklamada, Bakanlar Kuruluyla yapılan istişarelerin ardından "saldırıya ilişkin bilgiler tamamlanır tamamlanmaz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) şikayette bulunmak üzere hazırlıkların" başlatıldığı aktarıldı.
ABD: İLGİMİZ YOK
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın brifinginde "ABD'nin bu işle bir ilgisinin olmadığını söyleyebilirim. ABD, bu olayla ilgili önceden bilgi sahibi de değildi. Şu anda olayla ilgili bilgi topluyoruz" ifadesini kullandı.
Hizbullah tarafından söz konusu olayın sorumlusu olarak İsrail'in gösterilmesiyle ilgili sorulara da yanıt veren Miller, olayın halen yeni olduğunu ve nasıl gerçekleştiğiyle ilgili bilgi topladıklarını vurgulayarak, "Şu anda bunun ötesinde herhangi bir değerlendirmemiz yok." dedi.
Miller, ABD gözünde Hizbullah'ın bir terör örgütü ve bu sebeple meşru bir hedef olduğunu ve İsrail'in Hizbullah karşısında kendini savunma hakkı bulunduğunu belirtti.
Beyaz Saray da Miller ile paralel açıklamalar yaptı.