CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, gazeteciler Soner Yalçın, Şaban Sevinç, Aslı Aydıntaşbaş, Ruşen Çakır, Yavuz Oğhan ve Batuhan Çolak'ın ifadelerinin alınmaya götürülmesine tepki gösterdi.
Tanal, "Yavuz Oğhan Soner Yalçın Şaban Sevinç ve Batuhan Çolak’ın gözaltına alınması yalnızca gazetecilere değil halkın haber alma hakkına vurulmuş bir darbedir. Gazetecilerin cep telefonlarına el konulması sadece bir delil toplama işlemi değildir, Anayasa'nın açık ihlalidir" yorumunu yaptı.
Tanal şunları kaydetti:
Anayasanın 26 maddesi herkesin düşünce ve kanaatini açıklama yayma hakkını güvence altına alır, Gazeteci bu hakkı yalnızca kendi adına değil toplum adına kullanır. Bu hakkı cezalandırmak ifade özgürlüğünü yok etmektir.
Anayasanın 28 maddesi "Basın hürdür sansür edilemez" der. Gazetecinin telefonu kamerası kalemi onun haber kaynağıdır Bu araçlara el koymak gerçeğe el koymaktır.
Anayasanın 30 maddesi ise çok nettir. Kanuna uygun şekilde basılmış eserler ve bu eserlerin basımında kullanılan basımevi matbaa veya bunlara benzer araçlar suç aleti olduğu gerekçesiyle müsadere edilemez.
"TELEFONA EL KOYMAK HALKIN HABER ALMA HAKKINA EL KOYMAKTIR"
Gazetecinin telefonu haberleşme aracıdır suç aleti değil demokrasinin aracıdır
O telefona el koymak sadece bir cihaza değil halkın haber alma hakkına el koymaktır
Bir ülkede gazetecilerin evleri basılıyor haber kaynaklarına el konuluyor, mikrofonlar susturuluyorsa orada yargı değil korku rejimi vardır. Bugün susturulan gazeteci yarın susturulacak vatandaştır. Bugün el konulan telefon yarın halkın gerçeğe ulaşma hakkıdır
Gazetecilik suç değildir.Anayasayı hukuku ve basın özgürlüğünü çiğneyenler hesap verecektir
Basın özgürlüğü ve gazetecilik suç değildir. Anayasa Madde 30, "İfade özgürlüğü haber haktır"