A23a, Londra’nın iki katı büyüklüğünde ve yaklaşık bir trilyon ton ağırlığında bir buz kütlesi. İlk olarak 1986 yılında Antarktika’daki Filchner Buz Sahanlığı’ndan kopan buzdağı, 2020 yılına kadar deniz tabanına sıkışmış durumdaydı.
2020’den sonra serbest kalan ve Antarktika kıyılarındaki okyanus girdaplarında dönerek hareket eden buzdağı, Aralık 2023’te bu girdaptan kurtuldu. O tarihten bu yana Antarktika Sirküler Akıntısı’nı takip ederek Güney Georgia Adası’na yaklaşıyor.
YAŞAMI TEHDİT EDİYOR
Buzdağı, deniz kuşları, Kral ve İmparator penguenler ile fok türleri gibi birçok canlının yaşam alanı olan Güney Georgia Adası’nın ekosistemini tehdit ediyor.
2004 yılında adaya daha küçük bir buzdağı olan A38’in çarpması sonucu penguen ve fok yavruları, devasa buz parçalarının yollarını kapatması nedeniyle açlıktan ölmüştü. A23a’nın çarpması halinde benzer bir felaket yaşanmasından endişe ediliyor.
NE ZAMAN VE NASIL ÇARPACAK?
Bilim insanları, buzdağının adaya ne zaman çarpacağı ya da çarpışmadan önce parçalanıp parçalanmayacağı konusunda kesin bir tahminde bulunamıyor.
Ancak sıcak okyanus sularında ilerledikçe eriyen buzdağı, yine de ciddi bir etki yaratabilecek büyüklüğünü koruyor. NASA’nın uydu görüntüleri, A23a’nın devasa boyutlarını ve uzaydan görülebildiğini ortaya koyuyor.
DEVASA BOYUTLARINI ETKİSİ BÜYÜK
Başlangıçta 3 bin 900 kilometrekare büyüklüğünde olan buzdağı, şu an 3 bin 500 kilometrekare büyüklüğünde bir alan kaplıyor.
Buzdağının 400 metre yüksekliğindeki kayalıkları, Londra’nın ikonik Shard binasından daha yüksek. Bu büyüklük, adaya çarpması halinde yerel ekosistemde büyük değişikliklere yol açabilir.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİSİ VAR MI?
A23a’nın 1986’da oluşmuş olması, iklim değişikliğinin doğrudan bir etkisi olmadığını gösteriyor. Ancak bilim insanları, ısınan okyanus sularının ve hava sıcaklıklarının gelecekte bu tür mega buzdağlarının daha sık oluşmasına neden olabileceği konusunda uyarıyor.
2004’te yaşanan felaket, A23a’nın yaratabileceği potansiyel tehlikelerin habercisi olabilir. Güney Georgia’daki yerel ekosistem, dev buzdağının çarpmasıyla ciddi bir darbe alabilir. Ekolojistler, bu durumun canlı türleri üzerinde uzun vadeli etkileri olabileceği görüşünde