Yapılan bir araştırmaya göre, Dünya’nın dönüş hızının azalması, atmosferde oksijen seviyesinin yükselmesine katkı sağlamış olabilir. Araştırmayı yürüten Michigan Üniversitesi'nden mikrobiyolog Gregory Dick, Dünya'nın atmosferinde oksijenin nasıl ve ne zaman arttığına dair bu yeni yaklaşımın önemli ipuçları sunduğunu belirtti.

Dünya'nın dönüşü, Ay’ın uyguladığı kütleçekim etkisiyle yavaşlıyor. Bu süreç, 1.4 milyar yıl önce günlerin sadece 18 saat olduğu ve 70 milyon yıl önce bile günlerin bugünkünden yarım saat daha kısa olduğu fosil kayıtlarından anlaşılabiliyor. Şu anda Dünya'nın gün uzunluğu her yüzyılda yaklaşık 1.8 milisaniye artıyor.

Bu dönüş yavaşlamasıyla paralel olarak, yaklaşık 2.4 milyar yıl önce gerçekleşen Büyük Oksidasyon Olayı'nda (Great Oxidation Event) mavi-yeşil algler yani siyanobakteriler, atmosferdeki oksijen seviyesini önemli ölçüde artırdı. Bu olmasaydı, bildiğimiz anlamda yaşamın ortaya çıkması mümkün olmayabilirdi.

Araştırmacılar, Michigan Gölü'ndeki siyanobakteri benzeri mikrobiyal matlar üzerinde çalıştı. Buradaki gözlemler, siyanobakterilerin sabahları fotosentezle oksijen üretmeye başlamasında uzun bir gecikme yaşadığını gösterdi. Bu da, daha uzun günlerin siyanobakterilere daha fazla oksijen üretme fırsatı tanımış olabileceğini düşündürdü.

Bu hipotezi test etmek için doğal ortamlarda ve laboratuvar ortamında deneyler yapıldı. Ayrıca detaylı modellemelerle, güneş ışığı süresinin ve moleküler difüzyonun oksijen üretimi üzerindeki etkisi incelendi.

Bu sonuçlar, hem Büyük Oksidasyon Olayı'nda hem de yaklaşık 550-800 milyon yıl önce gerçekleşen Neoproterozoik Oksijenlenme Olayı'nda günlerin uzamasının kritik rol oynamış olabileceğini ortaya koydu.

Araştırmacılar, moleküler seviyedeki difüzyon süreçlerini Dünya ve Ay’ın kozmik hareketleriyle ilişkilendirerek, canlı yaşamının kaderini belirleyen temel bir fiziksel bağlantıyı açığa çıkardıklarını ifade etti.