Bir zamanlar yerleşim yeri olan köyler, boşaldıktan sonra artık ürpertici köyler arasına girdi. Hayalet köyler olarak bilinen bu köyler, korku filmlerini aratmıyor. Hatta köye adım dahi atmak oldukça korkutucu. İşte Türkiye'deki o köy
ORADOUR-SUR-GLANE

Fransa'da bulunan bu köy, 2. Dünya Savaşı'nın en karanlık sayfalarının yazıldığı köylerden biri. 1944 yılında Naziler tarafından tamamen yıkılan köy, bir daha asla yerleşim yeri olmadı. Fransa hükümeti, ise bu köyü 'Savaşın dehşetine dair canlı bir kanıt' olarak hala korumaya devam ediyor. Köye gidenler sokaklarda hala savaşın izlerini yanmış araçları görebiliyor.
KOLMANSKOP

Elmas zenginliğiyle anılan bu köy ise bugün çöl kumları tarafından yutulmuş bir hayalet kasaba konumunda. 1900'lerin başından sonra hızla büyümeye devam köy, elmas kaynakları tükenince terk edilmeye başlandı. Şimdi ise sadece rüzgarlarla savrulan kumların doldurduğu evleriyle artık ürpertici bir sessizlik hakim.
NAGORO KÖYÜ

Aynı şekilde bir zamanlar yüzlerce kişinin yaşadığı Nagoro’da bugün hiç denecek kadar az insan kaldı. Köyünen yaşlı sakini, vefat eden veya taşınan komşularının anısına birebir boyutlarda bez bebekler yaparak köyü yeniden doldurdu. Tarlalarda evlerde ve okul sıralarında oturan bu bebekler, köye oldukça ürkütücü bir atmosfer kazandırdı.
CENTRALİA

Maden alanlarıyla bilinen bu köy ise 1962 yılında çıkan yangınla adeta yok oldu. Hatta aradan geçen onca yıla rağmen yangın hala söndürülmedi. Toprağın altından yükselen dumanlar çöken yollardan dolayı neredeyse tamamen terk edildi. Bugün ise yalnızca birkaç evin kaldığı köy 'cehennemin kapısı' olarak anılmakta. r.
KAYAKÖY

Dünyadaki bu ürkütücü köyler listesine Türkiye'den de bir köy girdi. Muğla'nın Fethiye ilçesinde bulunan Kayaköy, 1923 yılında nüfus mübadelesinden sonra tamamen boşaltıldı. Şimdi ise taş evleri, sokakları ve 2 büyük kilisesiyle de adeta zamana meydan okumakta. Geceleri çok sessiz olan köy, mistik ve biraz da korkutucu bir atmosfer yaratıyor.