Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda, yurt içi ve yurt dışındaki gelişmeler ele alındı. 

"YENİ BİR SINIR DAHA AŞILDI"

Toplantı sonrası yaptığı açıklamada, bölgede sancılı günlerin yaşandığına dikkat çeken Erdoğan, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın 2,5 yılını doldurduğunu, savaşın kısa vadede sona erme ihtimalinin henüz ufukta görünmediğini söyledi. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında 10'uncu ayın geride kaldığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

* "Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin şehit edilmesiyle Gazze krizinde yeni bir sınır daha aşıldı. Netanyahu yönetiminin kural, hukuk tanımaz saldırgan tavrı bölgemizi kötü senaryolarla karşı karşıya bırakıyor. Amerika başta olmak üzere Batılı aktörler ne yazık ki İsrail'in ve bir avuç fanatik siyonistin esiri olmuş durumda. Ateşkes görüşmelerinden umutları yeşertecek bir sonuç çıkmadı. Hamas'ın yapıcı tavrına rağmen Netanyahu yönetimi, katliam politikasını sürdürme niyetinde olduğunu defaatle gösterdi. Üzerinde etki sahibi güçlerin tavşana kaç, tazıya tut politikası sürdükçe İsrail Gazze'deki ateşi tüm bölgeye yaymak için her yolu deneyecektir."

"TÜRKİYE, FİLİSTİN'İN YANINDADIR"

Türkiye olarak bölgelerindeki gelişmeleri anbean takip ettiklerini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

* "Son 10 ayda 40 bin masumun hayatına mal olan bu barbarlığın bir an önce sona ermesi için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Daha evvel Uluslararası Adalet Divanı'nda, İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma kararımızı açıklamıştık. Bununla ilgili somut adımımızı çarşamba günü atıyoruz. Meclis Hukuk Heyetimiz 7 Ağustos tarihinde Lahey'de davaya müdahillik dilekçemizi Adalet Divanı'na teslim edecektir. Türkiye adına resmi başvurumuzu inşallah böylece yapmış olacağız. Milletimin şu gerçeği çok iyi bilmesini arzu ediyorum, Türkiye, varlık yokluk mücadelesi verdiği bu zor günlerinde Filistin'in yanındadır. Tüm imkanlarıyla Filistinli kardeşlerine sahip çıkmaktadır."

İsrail'in soykırım politikasına en net ve güçlü tepkiyi veren ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

* "Ülkemizin bu kararlı tavrının Netanyahu hükümetinde nasıl bir rahatsızlık oluşturduğu yapılan densiz açıklamalardan anlaşılmaktadır. Devlet adamı olmak yerine klavye soytarılığına özenenlere şunu söylemek isterim, 'Bayrağımıza ve bağımsızlığımıza dil uzatan sosyal medya şarlatanlarını rahatsız etmeyi sürdüreceğiz.' Gözünü kan bürümüş soykırım şebekesi ne yaparsa yapsın Türkiye'nin ve Türk milletinin, Filistin halkıyla dayanışmasını engelleyemeyecektir. Masumların gözyaşı üzerinden ikbal devşirmeye heveslenenler, ne kadar büyük bir gaflete düştüklerini er ya da geç anlayacaklardır. Güçlü Türkiye inşallah bölgemizde barışın teminatı olacaktır. Tarih boyunca mazlumların sığınağı olan ülkemiz kimsesizlerin, kimsesi olma vasfını koruyacaktır.

* Türkiye mevcut İsrail hükümetini ateşkese zorlamak ve insani yardımların Gazze'ye kesintisiz girişimini temin etmek amacıyla aldığı bu kararın sonuna kadar arkasındadır. İhracatçılarımızın da kendilerine yeni pazarlar bularak burada yaşanan kaybı telafi ettiklerini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Hemen her şeyin bir şekilde telafisi olur ama Filistinli mazlumlara sırtını dönmenin telafisi olmaz."

"TURİZM SEKTÖRÜMÜZE YAPTIĞIMIZ YATIRIMLARIN KARŞILIĞINI FAZLASIYLA ALIYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke olarak, kültür, inanç, sağlık turizmi, doğa sporları gibi farklı alanlarda ciddi imkanlara sahip olduklarını, 81 ilin her bir köşesinin, köylerde, ilçelerde saklı kalmış her eserin ayrı bir medeniyetin izlerini taşıdığını ifade etti. Anadolu'nun eşsiz güzellikte açık hava müzesi olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:

* "Ancak uzun yıllar bu imkanlardan yeterince istifade edemedik. Altyapı eksiği ve terör belası turizmin gelişmesine yıllarca engel oldu. Son 22 yılda doğudan batıya, kuzeyden güneye ülkemizin gizli kalmış hazinelerini turizme kazandırmak için çok mücadele ettik. Doğu ve güneydoğu illerimizin üzerinden terörün gölgesi kalktıkça buralar turizmden de hak ettiği yeri almaya başladı. Ulaştırma yatırımlarımızla ülkemizin 81 vilayeti, 782 bin kilometrekarenin her bir karışı yerli ve yabancı misafirlerimizin ziyaretine açıldı. Bir zamanlar bacasız sanayi denilen turizm bizim dönemimizde Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri haline geldi. Turizm sektörümüze yaptığımız yatırımların karşılığını fazlasıyla alıyoruz. Geçtiğimiz günlerde açıklanan 2024 yılının ilk 6 ayına ait turizm rakamları bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuştur."

"60 MİLYON TURİST SAYISINI YAKALAYACAĞIZ"

Erdoğan, şöyle devam etti:

* "Çok büyük aksilik olmazsa yıl sonunda 60 milyar dolar turizm gelirini, 60 milyon turist sayısını yakalayacağız. Ancak turizmde hala katetmemiz gereken mesafe olduğunu biliyoruz. Bölgemizdeki istikrarsızlıklar ve çatışmalar azaldıkça bu mesafeleri çok daha hızlı şekilde aşacağız. Turizm sektörümüzün de vizyonunu buna göre şekillendirmesinde fayda var, Şunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım, aşırı kar hırsıyla, hızlı kazanç peşinde koşmak, orta ve uzun vadede turizm sektörümüzde onulmaz yaralar açacaktır. Her ne suretle olursa olsun vurgunculuk yapanlar, en büyük zararı milletimize, Türkiye'nin saygınlığına, sektörden ekmek yiyen milyonlarca vatandaşımıza vermektedir.

* Her zaman söylüyorum itibar ve güven zor kazanılan fakat kolayca kaybedilen değerlerdir. Fırsatçıların bu değerlerimizi dinamitlemesine müsaade etmemeliyiz. Ülkemizin prestijine ve turizm sektörümüze zarar veren arızi durumların ortadan kaldırılması noktasında, devletimizin kurumları kadar sektörün bizatihi kendisine çok önemli görevler düşüyor. Daha büyük hedeflere kulaç atarken, turizm sektörünün gelişmesine ayak bağı olan bu yüklerden de kurtulacağımıza inanıyorum."

"BİRAZ DAHA SABREDECEK, BİRAZ DAHA DİRAYETLİ DAVRANACAĞIZ"

Turizm ve ticaret rakamlarında olduğu gibi bugün açıklanan temmuz ayı enflasyon oranlarının da ümitlerini artırdığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

* "Haziran itibarıyla enflasyonda başlayan düşüş süreci, temmuzda biraz daha belirginleşti. Yıllık enflasyon, en yüksek seviyesine göre 13,7 puan geriledi. Önümüzdeki aylarda bu eğilim, hızlanarak devam edecek. Sene sonunda enflasyonu hedeflerimizle uyumlu oranlara mutlaka indireceğiz. Amacımız, enflasyonu düşürerek kalıcı refah artışını sağlamaktır. Küresel ekonomide son 4 yıldır devam eden fırtınalı seyir, gelişmiş ülkeler dahil hepimizi zorluyor."

Erdoğan, bu sabah dünya sermaye piyasalarında yaşananların, hükümetin nasıl belirsizliklerle dolu bir atmosferde yürüdüğünü gösterdiğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

* "Türkiye, emin ve ehil ellerde yoluna devam etmektedir. İnşallah bu yolun sonunda da ekonomide menzili maksuduna varacaktır. Türk ekonomisi bu güce, bu potansiyele, 22 yıllık çabalar neticesinde inşa ettiği bu sağlam temele ziyadesiyle sahiptir. Bunun için biraz daha sabredecek, biraz daha dirayetli davranacağız. Muhalefetin buram buram popülizm kokan, ülkeye faydadan çok zarar getirecek afaki söylemlerine prim vermeyeceğiz. Onlar konuşmayı, meydanlarda atıp tutmayı çok sever ama iş, verilen sözleri tutmaya gelince ara ki bulasın. SGK'ye olan birikmiş borçlarını dahi ödemeyen, dahası absürt bahanelerle bu borçtan kaçmanın yollarını arayan bir zihniyetten memlekete ve şehirlerimize hayır gelmez. Vatandaşlarımdan muhalefetin karamsar, kötümser, moral bozmayı amaçlayan açıklamalara itibar etmemelerini, 22 yıllık tarihi başarılarla dolu hükümetimize güvenmeye devam etmelerini bekliyorum."

"DESTEK PROGRAMIMIZI, 2024 YILININ SONUNA KADAR UZATIYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet olarak kendilerinin de üzerlerine düşeni yaptıklarını belirterek, şunları söyledi:

* "İçinden geçtiğimiz hassas dönemde, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın yükünü hafifletmek için onların yanında oluyoruz. 2022 yılında çok önemli bir program başlattık. Türkiye Aile Destek Programı'yla ihtiyaç sahiplerine nakdi destek ulaştırdık. Hanelerimizi elektrik tüketim desteğinden faydalandırma yanında, bu hanelerdeki evlatlarımız için de ilave destekler sağladık. Programımız kapsamında bugüne kadar 4,2 milyon tekil ailemizin elinden tuttuk. Dar gelirli ailelerimize toplamda 88,2 milyar liranın üzerinde destekte bulunduk. Programın son ödemesini geçtiğimiz ay gerçekleştirdik. Kabine toplantımızda bu konuyu tüm yönleriyle tekrar gözden geçirdik. 2 yıldır uyguladığımız destek programımızı, sosyal devlet vasfımızın bir gereği olarak 2024 yılının sonuna kadar uzatıyoruz. Aldığımız bu kararın, Türkiye Aile Destek Programından faydalanan kardeşlerim başta olmak üzere milletimize hayırlı olmasını diliyorum."

"DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK ŞEKİLDE YAPILDI"

Erdoğan, şunları söyledi:

* "Rusya-Ukrayna savaşında İstanbul sürecinden 33 milyon ton tahılın Türk boğazlarından dünya piyasasına ulaştırıldığı Karadeniz Tahıl Girişimi'ne kadar pek çok önemli diplomasi zaferine bizler imza attık. Bunun en son örneği istihbarat alanında geçen hafta yaşandı. Milli İstihbarat Teşkilatımızın ara buluculuğunda son derece hassas bir çalışma neticesinde, 2. Dünya Savaşı sonrası en büyük esir takası, ülkemizin ev sahipliğinde Ankara'da gerçekleştirildi. Amerika, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç, Rusya ve Belarus cezaevlerinde bulunan 26 kişinin değişimi, hiçbir pürüzle karşılaşılmadan hamdolsun tüm dünyaya örnek olacak şekilde yapıldı. 

"ENVER PAŞA'YI BİR KEZ DAHA RAHMETLE YAD EDİYORUM"

* İnsani boyutunun ötesinde Türkiye'nin kilit rolünü de tescilleyen bu önemli takas operasyonunda kritik rol üstlenen Milli İstihbarat Teşkilatımızı ve MİT mensuplarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. 97 yıldır devletimizi nice saldırıdan, nice ihanetten, nice provokasyondan gerektiğinde canları pahasına koruyan MİT Başkanlığımızın isimsiz kahramanlarına bugün bir kez daha teşekkür ediyorum. Dün Tacikistan'da Pamir Dağları'nda işgalcilere karşı yürüttüğü cihat sırasında şehit düşen Teşkilat-ı Mahsusa'nın kurucusu Enver Paşa'nın şehadetinin 102. yıl dönümüydü. Ömrü harp meydanlarında geçen, son nefesini yine savaş meydanında veren Türk-İslam İttihadı'nın büyük mücahidi Enver Paşa'yı, bu vesileyle bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Rabbim ruhunu şad, mekanını inşallah cennet eylesin."