Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi'nin (İSEDAK) 39. Bakanlar Oturumu Açılış Programı'na katıldı.

Burada bir konuşma yapan Erdoğan, şunları söyledi:

- 7 Ekim'den beri İsrail'in ahlaksız saldırılarına karşı vatanlarına sahip çıkan Gazellileri yürekten selamlıyorum. 

"ŞEHİTLERİN ÜÇTE İKİSİ ÇOCUK VE KADIN"

- İsrail'in saldırılarında 16 binin üzerinde şehit ve 36 binin üzerinde yaralı verildi. Şehit edilen her üç kişiden ikisini çocuklar, kadınlar ve bebekler oluşturuyor. 

- Küresel güvenlik için kurulan BM kendi çalışanlarını dahi İsrail barbarlığından koruyamıyor. İsrail'in katliamı hızlandı, direnen Gazze'yi selamlıyorum.

"BATI KÖR VE SAĞIR"

- Batılı ülkeler İsrail'e daha fazla çocuk öldürmesi için şartsız destek veriyor. Batı kör ve sağır. Uluslararası basın kuruluşları öldürülen meslektaşları için tek cümle kuramıyor. Bunlar bize yıllarca demokrasi ve hukuk dersi vermişti. Basın özgürlüğünden bahseden bunlar değil miydi.

- Şatafatlı ideolojileri, beyannameleri, ilkeleri yerle yeksan olmuştur. Bunca masumun ölümünü Hamas bahanesi ile geçiştirmeye çalışanların insanlığa söyleyecekleri bir şey kalmamıştır.

- Gazze, küresel sistem açısından bir turnusol kağıdı işlevi gördü. Şahit olduklarımız batılı demokrasilerden küresel şirketlere birçok yapının gerçek yüzünü bize gösterdi. 

"AKAN KANIN DURMASINDA TESİRLİ OLMADI"

- BM kurumsal olarak Gazze imtihanından başarısız çıktı. BM Genel Kurulu'nda 121 evet oyu ile kabul edilen karar kıymetli adımdı. Yapısı nedeniyle kadük kaldı. Akan kanın durmasında tesirli olamadı. 

- Bu tablo bile 2 milyarlık Müslüman alemi olarak nasıl bir cendereye sıkıştırıldığımızı gösteriyor. Bir tarafta kan akmasın diyen 121 ülke diğer tarafta İsrail'e açık çek veren 3-5 ülke var. Böyle bir yapının ne barışlı getirmesi ne de insanlığa umut getirmesi mümkün değil.

"DAHA ADİL DÜNYA MÜMKÜNDÜR"

- Hiçbirimiz bu sistemi kabul etmek zorunda değiliz. Müslümanlar olarak daha adil dünya mümkündür diyoruz. Gelecek nesillere karşı da sorumluluğumuzdur bu. Bunu yaparken elimizdeki imkanlardan sonuna kadar istifade edeceğiz. 

- İslam İşbirliği Teşkilatı mücadelenin tek ses yürütülmesinde bizlere önemli bir zemin sunuyor. Riyad'da Filistin meselesindeki duruşumuzu ortaya koyduk. Kilometre taşı mahiyetinde kararlar aldık.

"İZİN VERMEYECEĞİZ"

- İsrail'in mevcudiyetini kabul ettiği nükleer silahlar meselesinin unutulmasına izin vermeyeceğiz. Şu anda Gazze kasabı olan Netanyahu, bir savaş suçlusu olmanın ötesinde Miloseviç gibi, Gazze Kasabı olarak yargılanacaktır. 

"GAZZE FİLİSTİN TOPRAĞIDIR"

- Gazze'nin yeniden imarı için hazırlıklara şimdiden başlamalıyız. Gazze bir Filistin toprağıdır, Gazze Filistinlilerindir ebediyen de öyle kalacaktır. İsrail'e bırakmamak hepimizin boynunun borcudur. Bunun aynı zamanda kendi toprak bütünlüğü için yapmalıyız. 

"FİLİSTİN'İ SAVUNMAK İSTANBUL'U SAVUNMAK DEMEKTİR"

- Yarın başka yerlere göz dikeceklerini iyi bilmiyoruz. Gazze kasabı meselenin Gazze ya da Ramallah olmadığını kameralar önünde ifşa etti. Gazze'yi ve Filistin'i savunmak demek Mekke'yi, Medine'yi, İstanbul'u savunmak demektir. Yangının, acının, feryadın bizim ocağımıza ulaşmasını beklersek o yangın bir gün evimize gelecektir. 

"BARIŞA GİDEN YOL FİLİSTİN DEVLETİ'NİN KURULMASI"

- Filistin için çabalarımızı çok yönlü olarak sürdüreceğiz. 1967 sınırlarında bir Filistin devletinin vücut bulmasının ne kadar önemli olduğu anlaşıldı. Barışa giden yol Filistin devletinin kuruluşundan geçmektedir.

"İSLAM DÜŞMANLIĞI VEBA GİBİ YAYILIYOR"

- Kuranı Kerim'in yakıldığı 500'ün üzerinde İslam karşıtı saldırı gerçekleşti. İslam düşmanlığı batı toplumlarında veba gibi yayılırken hiçbir önlem alınmıyor. Alçakça eylemler düşünce özgürlüğü kisvesinde mazur görülüyor.

"ASIL AMAÇ MÜSLÜMANLARI KIŞKIRTMAK"

- Burada asıl amaç Müslümanları kışkırtarak 85 yıl öncesi gibi Müslüman sorunu oluşturmaktır. Bizi çekmek istedikleri tuzağa düşmeyeceğiz. Ortak hareket etmemiz önemli. Uluslararası platformları kullanarak nefret suçlarıyla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.

MİLOSEVİÇ KİMDİR?

Yugoslavya'nın dağılması sonrası 1992 ile 1995 yılları arasında yaşanan Bosna Savaşı sırasında Hollanda'nın Lahey kentinde kurulan mahkeme, Balkan uluslarından 83 savaş suçlusunu mahkûm etti. Bu kişilerden 56 kişi cezasını çekerken, 19 kişi beraat etti ve aralarında eski Sırp lider Slobodan Miloseviç'in de bulunduğu yedi kişi de yargılama sonuçlanmadan hayatını kaybetti.

2006 yılında ölen Miloseviç'in yanı sıra, bir diğer üst düzey savaş suçlusu Karaciç hakkında da 2016 yılında 10 ayrı suçtan 40 yıl hapis cezası verilmişti.