Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, İsrail ile anlaşmaya varılmasını kolaylaştırmak amacıyla çaba sarf edildiği kaydedildi.
Netanyahu'nun ise müzakerelerin önüne daha fazla engel koyduğu, Filistin halkına yönelik saldırılarını ve işlediği suçları tırmandırdığı, anlaşmaya varma çabalarını başarısızlığa uğratmak için Filistinlileri zorla yerinden etme girişimlerini sürdürdüğü vurgulandı.
Hamas, arabulucuları "Netanyahu'nun oyunlarına ve suçlarına son vermek için müdahale etmeye" çağırırken, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletlere "yasal ve insani sorumluluklarını üstlenmeleri ve soykırım suçunun durdurulması için baskı yapmaları" çağrısında bulundu.
Açıklamada, "İsrail ordusunun Gazze'ye yönelik saldırılarını artırması ve on binlerce Filistinlinin acımasız bombardımanın gölgesinde zorla yerlerinden edilmesi, uluslararası yasalara ve anlaşmalara meydan okuyan soykırım savaşını devam ettirmektir." ifadeleri kullanıldı.
HENİYYE’DEN AÇIKLAMA
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, İsrail ordusu tarafından Gazze'de işlenen "kapsamlı katliam" ve "zorla yerinden etme"ler devam ederken arabulucularla acil temaslar yürüttü.
Heniyye görüşmeler sırasında Gazze, Refah ve diğer kentlerde yaşananların felaket niteliğindeki yansımaları konusunda uyarıda bulundu.
Müzakere sürecinin başarısız olması konusundaki sorumluluğunun tamamen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ordusuna ait olduğunu vurgulayan Heniyye, Gazze, Refah ve diğer yerlerde yaşananların müzakere sürecini başlangıç noktasına döndüreceği konusunda uyardı.
DOLAYLI MÜZAKERE SÜRECİ
Hamas, 6 Mayıs'ta Katar ve Mısırlı yetkililere, ateşkes için sundukları teklifi onayladıklarını iletmiş ancak İsrail "şartlarını karşılamadığı" gerekçesiyle bu teklifi reddetmişti.
ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs'ta İsrail'in 3 aşamadan oluşan yeni bir ateşkes önerisi sunduğunu açıklamıştı.
Biden bu önerinin İsrail'e ait olduğunu söylese de Netanyahu, "belirlenen hedefler" gerçekleşinceye kadar Gazze’deki saldırılarına devam edeceklerini belirtmişti.
Netanyahu, 3 Haziran'da Meclis Dış İlişkiler ve Savunma Komitesi'nde yaptığı konuşmada, İsrail'in önerdiği ile Biden'ın sunduğu teklif arasında "boşluklar" olduğunu öne sürmüştü.
