Mutluluk, içsel bir sürece mutsuzluk ise dışsal faktörlere bağlanır. Çocukluk döneminde sorunlar ebeveynler tarafından çözülürken, yetişkinlikte bireyin kendi sorumluluğunu alması gerekir.
Ancak, bu geçişi yapamayan ve "büyümeyen" yetişkinler, hayatlarının kontrolünü ele almak yerine, dünyanın neden kendilerine yardım etmediğini sorgulayıp durur.
Olgunluk, kişinin geçici heveslere kapılmadan uzun vadeli hedeflere odaklanmasını sağlar. Olgunlaşmamış bireyler bu kapsamda bu dengeyi kuramadıklarından mutluluğu yakalamakta zorlanır. Mutsuz insanların ortak özelliği, olgunlaşmamış olmaları ve hayatlarının sorumluluğunu üstlenmekten kaçınmaları.
Özetle psikologlara göre, olgun bireyler günlük hayatta mutluluğu nasıl bulacaklarını bilirler. Kariyerlerindeki başarıların, yeni bir günün getirdiği fırsatların ve sevdikleriyle geçirilen zamanın değerini fark ederler.