İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP İstanbul Adayı Ekrem İmamoğlu, Göztepe-Ataşehir-Ümraniye metro hattında çalışan 300’den fazla işçiyle iftar sofrasında buluştu. CHP milletvekili Ali Gökçek ve CHP Ataşehir Belediye Başkan Adayı Onursal Adıgüzel de hattın Ataşehir şantiyesinde, yer altında düzenlenen iftar programında İmamoğlu’na eşlik etti.
Konuşmasına, hatta emeği geçen herkese teşekkür ederek başlayan İmamoğlu, “Bugün biz burada sizin çalışma ortamınızı hissetmeye ve sizlerin sofrasında bulunmayı kendimize seçtik. Ne mutlu bize. Çok özel bir hizmet yapıyorsunuz. İstanbul'umuza belki de tarihinin en önemli hizmetlerini sunan projelerin başında, metro yapıları geliyor. Metro yapıları yapmak teknolojisiyle, mühendisliğiyle, maliyetiyle her aşaması ayrı bir titizlik gerektiriyor. Bu manada topyekun, bütüncül yapı için emeği geçen herkesin ortaya koyduğu performans İstanbul ve İstanbul halkı için önemli” dedi.
“METRO KONUSUNDA MUAZZAM BİR 5 YIL GEÇİRDİK”
İmamoğlu, şunları söyledi:
* "Metro konusunda muazzam bir 5 yıl geçirdik. Sizin gibi dostlarımızın emekleriyle, 65 kilometre metroyu hizmete sunduk. Şimdi önümüzde sağlam bir hedef daha var. Zira, devam eden 8 metro hattımız var. 8 metro hattımızı 2025’te açmayı tasarlıyoruz. Ki bu konuda iddialıyız. Birisi inşallah bu hattımız olacak; Göztepe-Ataşehir-Ümraniye hattı. Diğeri Samandıra-Sultanbeyli bölümü olacak. O da çok önemli. Bir diğeri de inşallah Yıldız-Kabataş bölümü olacak. Bunları üst üste koyduğumuzda, seneye 28 kilometre civarında bir metro hattını, yine İstanbullularla buluşturuyor olacağız.
* Şu anda biz, yerin altında açtığımız 65 kilometrenin yanı sıra tam gaz -bulunduğumuz metro hattı da dahil- 73 kilometre metro yapıyor durumdayız, devam ediyoruz. ‘Tam yol ileri’ diyerek devam ediyoruz. Yerin altında, binlerce insanımızın verdiği bu emeği görmeyip, ‘8 kilometre metro yaptı’ diyerek, bir dezenformasyon yaratmak adına, siyaset yapmak adına, bu kadar insanların emeğinin küçümsenmesi konusunda belki de tarihe geçecek bir iddia oldu bu. Ama boşa çıktı. Sonuçta açtığımız metrolar ortada. Öyle adımlanmayla dolaşılacak gibi değil. Bir gün inşallah adımlayarak dolaştırırız o arkadaşı buralarda.”
"PROJENİN SAHİBİ DE MİLLETTİR; O PARTİ, BU PARTİ DEĞİLDİR”
“Sofranızda bulunmaktan büyük onur duydum” diyen İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
* "Bu yaptığınız işler, İstanbul'a hizmet. Sizler, ekmeğinizi kazanıyorsunuz. Yüklenici firmalar, deneyimleriyle bu işlerin yapılmasına vesile oluyor. Bizler, bu süreci iyi yöneterek nitelikli, kimlikli işlerin var olmasını ortaya koyuyoruz. Amacımız; milletimize ait bu projelerin layıkıyla insanlarımızın hizmetine sunulabilmesi. Bu manada burada kazanç sağlayan, ekmeğini evine götüren her kardeşimin, her hemşehrimin de evine bolluk, bereket diliyorum. Çocuklarına, gençlerine, evde yaşayan her insanına güzel bir gelecek diliyorum.
* Biz de inşallah, o geleceği sağlama konusunda, sizlere layık birer yönetici olma gayreti içerisindeyiz. Burada ben ve benim gibi siyasi yol arkadaşlarım, aynı zamanda bürokrasiden idareci yol arkadaşlarım var. Gerçekten bu önemli bir temennidir. Sizlere layık olmak, iyi yönetici olmak, devletine, milletine iyi hizmetler sunabilmek… Bir şeyin de altını çizeyim. Bu kıymetli proje, değerli bir projedir. Bu projenin sahibi de millettir; o parti, bu parti değildir. Biz milletimiz adına, İstanbul halkı adına bir proje ürettik. Yapıyoruz, bitireceğiz ve insanlarımızın hizmetine açacağız. Ve İstanbullunun projesi olacak. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Allah tamamına erdirsin."
“KENDİMİ NEREDE HİSSETTİM BİLİYOR MUSUNUZ?”
Ekrem İmamoğlu, CHP Sultanbeyli Belediye Başkan Adayı Ayhan Koç ile birlikte Kent Meydanı’nda halk buluşması gerçekleştirdi. Meydanı dolduran coşkulu kalabalık, İmamoğlu ve Koç’a sevgi gösterilerinde bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Volkan Demir, CHP Parti Meclisi üyeleri Ozan Işık, Bedirhan Berk Doğru ile CHP milletvekili Ali Gökçek de buluşmaya katılarak, İmamoğlu ve Koç’a destek verdi.
Konuşmasına, “Kendimi nerede hissettim biliyor musunuz” sorusuyla başlayan İmamoğlu, “Kendimi evimin salonunda hissettim. Ben, evimdeyim şu an. Sanki birazdan bir kız kardeşim içeriden kahveyi getirecek. Sanki bana bir ağabeyim hal-hatır soracak. Sanki küçük bir yeğenim, bugün dersler nasıl geçmiş, onu anlatacak. Ben, Sultanbeyli'deki evimdeyim, Birileri zannediyor ki, birileri diyor ki, şu buluşma oy için oluyor. Ben hep ne diyorum biliyor musunuz? Milletimin gönlüne gireyim, benim için oy var ya teferruat, oy teferruat” ifadelerini kullandı.
“5 YIL DAHA SULTANBEYLİ’NİN ANNELERİ İÇİN ÇALIŞMAK İSTİYORUM”
“Önümüzdeki 5 yıl çok çalışarak, önce o güzel Sultanbeyli çocuklarına borçlarımı ödemeye devam etmek istiyorum” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
* "Bu şehrin pırlanta gibi genç delikanlılarına, güzel kızlarımıza borcum var. Önümüzdeki 5 yıl onu ödemeye devam etmek istiyorum. Ve ben özellikle bu şehrin, Sultanbeyli'nin annelerine, onlara çok güzel bir yaşam, huzurlu bir ortam, bebelerini büyütecekleri yarına umutla bakacakları, o bebelerin bu şehirde emin ellerde olduğunu bileceği bir Sultanbeyli var etmek istiyorum. Onun için 5 yıl daha Sultanbeyli’nin anneleri için çalışmak istiyorum.
* Ben, bu şehrin insanlarının kocaman bir aile olduğunu bilerek, bu güzel Cumhuriyetin, bu güzel memleketin, bu güzel ülkenin demokrasisinin insanlarını eşit ve hür yaptığı, insanlarını eşitlediği için Sultanbeyli'nin, İstanbul'un insanlarını barıştırmaya, buluşturmaya devam etmek için 5 yıl daha istiyorum. Ben bu şehrin, şuradaki güzel bebelerimin o abisi, amcası, dayısı olmak istiyorum. Ben bu gençlerin, Ekrem Abisi olmak istiyorum. Ben; sizlerin, bu şehirde yaşayan herkesin etnik kökeni, inancı, dili, giyimi, yaşamı, herkesi ailesinin bir evladı olmak istiyorum.”
“DAYANIŞMAYI BÜTÜN İSTANBUL'DA BÜYÜTTÜK”
Göreve geldikleri günden bu yana gece-gündüz çalıştıklarını kaydeden İmamoğlu, şunları belirtti:
* "Gece-gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bu şehrin sorunlarını biz biliyoruz. Bu şehirde tek şey, bu şehrin insanları, bu şehrin doğası, bu şehrin yaşamı, bu şehrin ihtiyaçları, zorda olanın, sıkıntıda olanın, yoksulluğu çekenin yanında olmak. Annenin yanında olmak, evlatların yanında olmak, çocukların, annelerin, babaların, emeklilerin yanında olmak. Dayanışmayı bütün İstanbul'da büyüttük. Sultanbeyli'de de büyüttük. Daha da yukarıya taşıyacağız.
* Ekonomiyi kötü yönettiler. İnsanlarımızı yoksullaştırdılar. İnsanlarımız sıkıntıya girdi. Ama bu kardeşiniz, vatandaşlarımızın ihtiyacını gördüğü için, yönetici kadrosuyla, sosyal yardımı 6 kat arttırdı. Daha da arttıracağız. 100 bin üniversite öğrencisine burs verdik. Daha da arttıracağız. Sadece Sultanbeyli'de 8 bin 600 üniversite gencine burs verdik. Daha fazla destekleyeceğiz. 2 tane kreş açtık. Daha fazla destekleyeceğiz."
“BU ZOR GÜNLERİ HEP BİRLİKTE ATLATACAĞIZ”
Sultanbeyli özelinde gerçekleştirdikleri sosyal desteklerden örnekler veren İmamoğlu, şöyle konuştu:
* "Bu zor günleri hep birlikte atlatacağız. Bir an önce, Allah'ın izniyle, memleketin bu sosyal çöküntüden, bu ekonomik afetten kurtulmasını istiyoruz. Peki, bundan kurtulmak için ne yapacaksınız biliyor musunuz? Söyleyeyim. Şimdi işini terk edenler var, işini terk edip Ekrem'e misafir olmaya gelenler var. Biliyorsunuz değil mi? Sizler görevinizi Sultanbeyli'de tam yaparak, onlara, ‘Gidip işinizin başına, bu memleketin dertleriyle uğraşın. Atanamayan öğretmenlerle uğraşın. Gidin Ankara'ya, enflasyon sorununu çözün. Faiz sorununu çözün. İşsizlik sorununu çözün’ demek için, 31 Mart'ta, pazar günü rekor bir fark atacaksınız, fark. Onlar ne yapacak? Arkalarına bakmadan, koşa koşa Ankara'ya gidecek. Niye? Bu millet ona oy verdi.
* Dedi ki, ‘Ben seni hükümet yaptım. Söz verdin; ‘Mülakatı kaldıracağım’ dedin, kaldırmadın. ‘Enflasyonu düşüreceğim’ dedin, düşürmedin. ‘Zam yapmayacağım’ dedin, zam yaptın. Şimdi Ankara'ya dönecekler. Çünkü niye biliyor musunuz? Fark yediler ya; bir an önce tutuşacaklar. Öbür seçimi kaybetmemek için, çok çalışmaya Ankara'ya gidecekler. Ama yapabilirler mi; bilmiyorum. Onu bakacağız. Onu bilmiyorum. Bakın bir şey daha yapacaklar, söyleyeyim. Fark yiyince; hani bizim bazı işlerimizi engelliyorlar ya, bazı imzaları atmıyorlar ya, hemen imzalayacaklar, göreceksiniz.”
“BEN BU KOLLARI SULTANBEYLİ'DE SIVADIM”
Coşkulu kalabalığın, “Ceketi çıkar, kolları sıva” seslenişine kayıtsız kalmayan İmamoğlu, “Sultanbeyli, hatırlıyorsunuz değil mi? Neyi hatırlıyorsunuz söyleyeyim? Zannediyorsunuz ki kollarımı Beylikdüzü’nde sıvadım değil mi? Hayır. Ben burada iftarı açarken, seçimi iptal ettiler ya, ben bu kolları Sultanbeyli'de sıvadım, Sultanbeyli'de” dedi.
Halk buluşması öncesinde iftarını, yerin altında, Göztepe-Ataşehir-Ümraniye metro hattında şantiyesinde, metro emekçileriyle yaptığını aktaran İmamoğlu, “Sancaktepe-Çekmeköy-Samandıra metrosunu açtık, biliyorsunuz değil mi? Tam bir sene sonra, yine bir bahar günü, martı nisana bağlayan haftalarda metro Sultanbeyli'de, Sultanbeyli'de. Seneye bugünlerde, bu meydanda hep birlikte metroyu açmaya hazır mıyız? Daha sonra bu metro buradan Kurtköy'e de gidecek. Ona da çalışıyoruz. Ona da başladık” diye konuştu.
“BACALARI YENİ TEMİZLEDİK, KURUM TUTMASINA İZİN VERMEYİZ”
Seçimeler 2 gün kaldığını hatırlatan İmamoğlu, vatandaşlardan kendisi, Koç ve meclis üyelikleri için destek isteyen İmamoğlu, yurttaşları sandıklarda görev almaya çağırdı. Vatandaşlardan, oylarını kullandıktan sonra okul bahçelerinden ayrılmamalarını ve ortamı demokrasi şenliğine çevirmelerini isteyen İmamoğlu, 1 Nisan sabahını, “1 Nisan pazartesi sabahı kalktınız. İstanbul, mis gibi demokrasi kokacak. İstanbul, mis gibi barış kokacak, huzur kokacak. İstanbul, çok güzel bir bahar gününe uyanacak” sözleriyle tasvir etti.
Alanda bulunan dövizleri kendi yorumlarıyla birlikte okuyan İmamoğlu, "Kardeşim yazmış, ‘Yok sağı solu, aklın yolu İmamoğlu’ demiş. ‘Hoş geldin İstanbul'un muhafızı’ demiş. Biri de demiş ki, ‘Bacaları yeni temizledik, KURUM tutmasına izin vermeyiz.’ ‘Onlara kabine yetmedi, bize hayır duanız yeter’ demiş bir genç kardeşim. ‘Siz bütün kabine, ben tek.’ Ben tek değilim ki. Benim arkamda 16 milyon var, 16 milyon. ‘Eski bir atasözü der ki: Kurdun ensesi neden kalındır? Kendi seçimine kendi savaşır da ondan.’ ‘Takmış koluna İstanbul halkını, kabineyi orta yerinden çatlatıyor.’ ‘Korku kabineyi aştı.’ Helal olsun sana. ‘8 adımı adımlamaya biz de varız Eko Başkan.’ Fıstık. ‘Sazın özü, Eko’nun sözü.’ Sana kurban olurum ben. ‘İyi olacak seçmenin doktoru burada.’” dedi.
İMAMOĞLU DUA ETTİ, VATANDAŞLAR “AMİN” DEDİ
İmamoğlu konuşmasını, vatandaşların “Amin” katkıları eşliğinde dualarla şöyle bitirdi: “Sevgili hemşerhilerim, Ramazan ayınız mübarek olsun. Allah, bütün güzel dualarınızı kabul eylesin. Allah; çocuklarınızı, evlatlarınızı, yuvanızı korusun. İşinize, yuvanıza bolluk, bereket versin. Dünyada var olan bütün zalimlikler son bulsun. Ülkemiz barışa, huzura bürünsün. İstanbul'umuz dünyanın en keyifli, en huzurlu şehri olsun. Sultanbeyli, İstanbul'un en güzel ilçesi olsun. Hepinizi çok seviyorum. Son söz: Onlar diyor ki, ‘İstanbul tam gaz geri’; biz diyoruz ki, ‘Tam yol ileri.’ Her şey çok güzel olacak.”