Aile dinamiklerini korumak ve iyi bir kayınvalide olmak hiç kolay olmadı. Onları seviyor musunuz? Onlar sizi seviyor mu? İlişkilerine ne kadar dahil olmanız gerekiyor?
İyi niyetli yorumlar kolaylıkla gerginliğe yol açabilir. Modern hayatın hızıyla birlikte ilişkiler daha da karmaşık hale gelebilir.
Üstelik çocuklarınızın seçeceği eşler daha önce evlenmiş, kendi çocukları olan kişiler olabilir ve aileye katılacak başka kayınvalideler de getirebilirler.
Peki nasıl iyi bir kayınvalide olabileceğinizi biliyor musunuz? Daily Mail'in haberine göre, İngiltere merkezli klinik psikolog Dr. Linda Blair, mutlu ve huzurlu bir aile için dokuz öneri sunuyor.
1. HAYATLARINA DEVAM ETMELERİNE İZİN VERİN
Mükemmel kaynana bir masal karakteridir, bu yüzden ilişkiyi "doğru" yapmaya çalışmayı bırakın. Bu bir "rol" değil, artık yalnızca bir gözlemcisiniz.
Çocuğunuzu iyi yetiştirdiyseniz, mümkün olduğunca iyi hazırlanmış bir şekilde hayata atılmış olacaklardır. Onlara iyi bir eğitim verdiğinize güvenin.
Kaynana olmanın sevinci, aşırı derecede dahil olmaktan ziyade, çocuklarınızın kendi hayatlarına devam etmelerini izleyecek kadar yakın kalmaktır. Umut edebileceğiniz en iyi şey, sizin, çocuklarınızın ve eşlerinin arasında uyumlu bir ilişki olmasıdır.
2. PARTNERİ HAKKINDA SÖYLEDİKLERİNİZE DİKKAT EDİN
Bundan sonra söylediğiniz her şeyin nezaket çerçevesinde olmasına çok dikkat etmelisiniz, çünkü olumsuz her şey eleştiri olarak algılanabilir.
Çocuğunuzun partneri, sizi sevdiği kişiyle en güçlü ilişkiye sahip kişi olarak görür. Olumsuzluklara karşı tetikte olacak ve onay için tetikte olacaktır.
3. BİR EVLAT SAHİBİ DAHA OLDUĞUNUZU DÜŞÜNMEYİN
Çocuklarınızın evlendiği kişiler sizin çocuklarınız değildir ve onlara "annelik" edebileceğiniz fikrini kafanızdan atmanız gerekir. Kazanabileceğiniz en fazla şey, çocuğunuz için önemli olan bir ilişkiye dair yeni bir bakış açısıdır. Kartlarınızı doğru oynarsanız, onlara yakın olursunuz ve hayatlarının büyük bir bölümünü paylaşırsınız.
4. EBEVEYNLERİNİ ELEŞTİRMEMEYE ÇALIŞIN
Çocuklarınızın eşlerinin, kendi anne babaları hakkındaki olumsuz duygularını boşaltmak için sizi bir "çöplük" olarak kullanması cazip gelebilir.
O oyunu oynamayın. Dedikodu yapmak ne kadar cazip olursa olsun, hiçbir şey söylememek veya "Eminim ki koşullar altında ellerinden gelenin en iyisini yapmışlardır" gibi yatıştırıcı bir şey söylemek akıllıca olur.
5. KÜÇÜK JESTLER İLGİNİZİ GÖSTEREBİLİR
Çocuğunuzun partneriyle bağ kurmanın en iyi yolu onu birey olarak tanımaktır. Doğum gününü veya yeni bir işe başladığı günü not edin, sonra çiçek veya komik bir kart gönderin. Küçük bir jest, sadece çocuğunuzun eşi olarak değil, bir birey olarak ona değer verdiğinizi gösterecektir.
6. ONLARI SEVMEK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ
Kızınızı veya damadınızı sevmeniz beklenmez. Dürüst olun, bazen muhtemelen kendi çocuklarınızı bile istemezsiniz ancak sevgi her şeyin ötesindedir. Bu eski partnerler için de geçerlidir.
İlişki bitse bile, "İyi ki gittiler, hiç sevmedim onları" demekten kaçının. Çocuğunuz onlara geri dönmeyi seçebilir...
7. İSTENMEDİKÇE TAVSİYE VERMEYİN
İyi bir kaynana, zamanının çoğunu dilini ısırarak geçirir ve bilgece öğüt verme cazibesine direnir. Onlar birer yetişkindir ve sizin iyi tavsiyelerinizi küçümseyici olarak algılayabilirler. Onları her zaman istediğinizi yapmaya zorlayamazsınız ancak kararlarıyla barışabilirsiniz.
8. ANNEANNE/BABAANNE OLMANIN ALTIN KURALI
Bir kaynananın, çocuğunu ve eşinin çocuklarını nasıl yetiştirdiğini eleştirmesinden daha fazla sinir bozucu bir şey olamaz.
Bu nedenle torunlarınız olduğunda, çok erken bir dönemde önemli bir kuralı belirlemenizi rica ediyorum.
Onlara çocuklarını istedikleri gibi yetiştirebileceklerini, kendilerine danışılmasından mutluluk duyacağınızı ancak asla eleştiremeyeceğinizi veya istenmeyen önerilerde bulunmayacağınızı söyleyin.
Yani, hep birlikte olduğunuzda, herhangi bir "ebeveynlik hatasına" göz yummalısınız. Ancak onlara, o çocuklardan tek başınıza sorumlu olduğunuz durumlarda, onlara uygun gördüğünüz şekilde davranacağınızı söyleyin.
9. DİĞER KAYINVALİDELERLE REKABETTEN KAÇININ
Diğer kayınvalideleri geride bırakmaya çalışmak sadece gözyaşlarıyla sonuçlanacaktır. Çocuklarınızın veya torunlarınızın eşlerinin aileleriyle geçirdikleri zamanı karşılaştırma cazibesine kapılmayın. Birlikte geçirilen zamanın kalitesi önemlidir, niceliği değil.
