Sağlık açısından oldukça faydası olan kızılcık, antosiyaninler, proantosiyanidinler ve kuersetin gibi güçlü antioksidanlar açısından zengin bir bitki.  Kingston Üniversitesi Eczacılık Uygulamaları Kıdemli Öğretim Üyesi Dipa Kamdar, bu kırmızı meyveyi “süper besin” olarak tanımlıyor.

ENFEKSİYONLARA KARŞI KORUYUCU

Kızılcık, özellikle idrar yolu enfeksiyonlarını (İYE) önlemedeki rolüyle biliniyor. Kamdar'a göre kızılcıkta bulunan proantosiyanidinler, E. coli gibi bakterilerin idrar yolu duvarına tutunmasını zorlaştırıyor. Bu etkinin enfeksiyonu tedavi etmekten ziyade önlemeye yardımcı olduğuna dikkat çekti. 

Yapılan araştırmalar da  tekrarlayan İYE sorunu yaşayan kadınlar ve çocuklarda kızılcık tüketiminin koruyucu olabileceğini gösterdi.  Çalışmada, hem kızılcık suyu hem de tablet formunun İYE oranlarını azalttığı, tabletlerin ise biraz daha etkili ve ekonomik olduğu tespit edildi. Her iki formun da antibiyotik kullanımını azalttığı bildirildi.

KALP VE DAMARLARI KORUYOR

Kızılcığın kalp sağlığı üzerindeki etkileri de bilimsel olarak kanıtlandı. Antioksidan içeriği sayesinde serbest radikallerin hücrelere verdiği zararı azaltan kızılcık, kalp hastalığı risk faktörlerini iyileştirebiliyor. Kamdar, kızılcık ürünlerinin kan damarlarının esnekliğini artırabileceğini, tansiyonu düşürebileceğini ve iltihaplanmayla ilişkili homosistein seviyelerini azaltabileceğini belirtti.

KOLESTEROLÜ DENGELİYOR 

Araştırmalara göre kızılcık, "iyi kolesterol" olarak bilinen HDL seviyelerini artırırken, özellikle diyabetli bireylerde "kötü kolesterol" LDL düzeylerini düşürmeye yardımcı olur. Bu etki, kalp-damar hastalıkları riskinin azalmasına katkı sağlıyor. 

KANSERE FAYDA SAĞLAR MI?

Çağın en büyük tehlikeli hastalıklarından biri olan kanser için de incelemeler yapılmaya başlandı. Kızılcığın kanser üzerindeki potansiyel etkileri de araştırılıyor. Laboratuvar ve hayvan çalışmalarından çıkan sonuçta, kızılcıkta bulunan ursolik asit gibi bileşiklerin tümör hücrelerinin büyümesini yavaşlatabildiği görüldü. Ayrıca iltihap önleyici özelliklerin, kronik iltihaplanmanın kanser gelişimindeki rolü nedeniyle önem taşıdığı vurgulanıyor.

Bir klinik çalışmada ise kızılcık suyunun, mide kanseriyle ilişkili H. pylori bakterisinin mide duvarına tutunmasını engelleyebildiği ortaya kondu. Günde yaklaşık iki bardak kızılcık suyu tüketen yetişkinlerde enfeksiyon oranlarının daha düşük olduğu bildirildi.

TÜKETİRKEN ÖLÇÜSÜNE DİKKAT EDİN

Kızılcığın en faydalı tüketim şeklinin taze olarak tüketilmesi gerektiğini ifade eden Kamdar,  bu süper meyvenin lif ve ek besin açısından zengin olduğunu söyledi.  

Kamdar, bazı kişiler içinse dikkatli olmaları gerektiğini belirtti.  Aşırı kızılcık suyu fazla tüketildiğinde mide rahatsızlığı ve ishale yol açabiliyor. Kızılcık, böbrek taşı riskini artırabilecek oksalatlar içerdiği için bu riski taşıyanların temkinli olması öneriliyor. Ayrıca şekerli kızılcık suları, fazla şeker alımına neden olarak sağlık faydalarını azaltabiliyor.

İlaçlarla kullananlar ise kesinlikle doktorlarına danışmalı