Yaz aylarında yaşanan terleme gibi sorunlar nedeniyle sık sık çalıştırılan çamaşır makineleri, kışın daha nadir kullanılabilir. 

Yıkanan çamaşırların hacimleri, kumaş yapıları ve büyüklükleri de yaz ve kış mevsimlerinde büyük farklılıklar göstermekte. Bu nedenle sıcak havalarda uyguladığımız yıkama alışkanlıklarımızı, kış soğuklarında da tekrar etmek çamaşırlarımıza ve ev bütçemize büyük zarar verebilir.

40 DERECEYE ALMADAN ÖNCE BİR DAHA DÜŞÜNÜN

Hayatımızı kolaylaştıran teknolojik aletlerin başında gelen çamaşır makineleri, zaman zaman en pahalı kıyafetlerimizde dahi büyük hasarlara yol açabilir. Bu nedenle temizlik uzmanları, kullanılacak deterjan kadar çamaşır makinesinin çalıştığı programın da önemini vurgulamakta. 

Türkiye'de ve dünyanın birçok ülkesinde en sık tercih edilen sıcaklık ayarı 40 derece olsa da, gelişen kumaş teknolojisi, yeni nesil pamuk ve polyester ürünler bu alışkanlığın değişmesi gerektiğini gözler önüne seriyor. Birçok insan, çamaşır makinesinin çalıştığı sıcaklıklar arasındaki 5 ve 10 derecelik farklılıkları 'aynı' görerek, aradaki değişikliklerin etkisiz olacağını düşünse de, çamaşırları 35 ve 40 derece arasında yıkamak elektrik faturasında çok ciddi bir değişikliğe neden olmakta. 

Yüksek enflasyonla birlikte artan enerji maliyetleri, elektrik faturalarının katlanarak artmasına neden olurken, uzmanlar ev bütçesini korumak için çamaşır makinesinin kış aylarında 35 derecede çalıştırılmasını tavsiye ediyor. Buna karşın tavsiyelerin tek nedeni ekonomi ile alakalı değil. 

KUMAŞ SAĞLIĞI İÇİN 35 DERECEYİ TERCİH EDİN 

Yeni nesil kumaşların büyük bölümü, soğuk suyla dahi kendini temizleyebilecek yapıda üretilmekte. Bu nedenle temizlik uzmanları, sık sık yüksek sıcaklıklarda yapılacak yıkama işleminin kumaşın ömrünü daha erken tüketeceğini hatırlattı. 

Zorunda kalınmadıkça 30 ve 35 derecelik sıcaklıkların tercih edilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, nevresimler, havlular ve bebek kıyafetleri gibi çamaşırların asla 40 derecelik sıcaklıkta tercih edilmemesi gerektiğini vurgulamakta.