Dünyada hiçbir maddeye alerjisi olmayan Schmitt, 1972’de Ay yüzeyinde görev yaparken Ay tozuna karşı beklenmedik bir tepki gösterdi. Burnu tıkandı, gözleri kaşındı, hapşırıkları ardı ardına geldi.
Ay toprağı, Dünya’daki benzerlerinden hayli farklı. Köşeli ve keskin yapısıyla insan vücudu için tahriş edici etkiye sahip olan bu toz, Schmitt’in ifadesiyle “düşündüğünden çok daha yoğun” bir rahatsızlık yarattı. Üstelik Schmitt’in ekip arkadaşlarından biri de benzer bir reaksiyon göstererek uzay giysisini çıkardığı sırada görevini yarıda bırakmak zorunda kaldı.
AKCİĞERDE ASILI KALIYOR
2019 yılında katıldığı bir etkinlikte, “Tozu ilk kokladığım an burnumun içi şişti, sesim değişti” diyen Schmitt, bu durumu üç kez yaşadığını ve gelecekteki görevler için bu sorunların kesinlikle çözülmesi gerektiğini söyledi.
Sputnik'in haberine göre araştırmalar da Schmitt’in deneyimini doğrular nitelikte. Ay tozu, insan saç telinden 50 kat daha küçük parçacıklardan oluşuyor ve akciğerlerde uzun süre asılı kalabiliyor. Uzmanlar, bu durumun sadece geçici alerjik reaksiyonlara değil, hücre ölümü ve DNA hasarı gibi uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda uyarıyor.
İLGİNÇ UYARI: ALERJİSİ OLAN AYA ÇIKMASIN
NASA, astronotların kabinlerine veya giysilerine Ay tozunun girmesini önleyecek yeni teknolojiler üzerinde çalışırken Schmitt, gelecekte Ay’a gidecek ekiplere uyarıda bulunuyor: “Ay tozuna maruz kalacak kişilerin alerjik tepki verip vermeyeceğini önceden test etmeliyiz.”
Harrison Schmitt, NASA’dan ayrılıp senatör olmasına kadar uzanan renkli kariyerinde, uzayda yaşadığı bu sıradışı sağlık deneyimiyle de anılıyor. Onun enteresan hikâyesi, Ay’da uzun vadeli varlığın yalnızca teknolojik yeniliklerle değil, aynı zamanda sağlığı koruyacak özenli planlamalarla mümkün olacağını gösteriyor.