Hazine eski müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, Hazine'nin 2024'ün ilk 4 ayında 807 milyar liraya ulaşan nakit açığını finanse etmesinin kolay olmayacağını belirtti.

Hazine'nin 2023'te ise 670 milyar nakit açığı verdiğini hatırlatan Eğilmez, "Bunları finanse etmek kolay değil. Köprü zamları ile başladık ama bu iş böyle bitmeyecek. Önümüzdeki dönemde büyük ihtimalle çok ciddi vergi artışları gelecek" dedi.

Garanti BBVA ile "İhracatta Sürdürülebilir Gelecek" buluşmalarında Adana'da bir araya geldiğimiz Dr. Mahfi Eğilmez, Türkiye'nin ekonomik göstergelerini anlattığı sunumunun ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. 

2021 Eylül ayında ortaya atılan 'faiz sebep enflasyon sonuçtur' tezinin ülkeyi bir faciaya sürüklediğini söyleyen Eğilmez, "O dönemde enflasyon yüzde 19, faiz de yüzde 19’du. Faizi o dönemde yüzde 22’ye çıkarsaydık bugün hiçbir problemimiz olmayacaktı. Tam tersi politika faizi yüzde 8.5’a kadar indi ve böyle bir facia yaşadık şimdi bunu çözmeye çalışıyoruz" dedi. 

CİDDİ BEDELLER ÖDEYECEĞİZ

Eğilmez, asgari ücrete ara zam beklentisi üzerine ise şunları söyledi: "Asgari ücrete zam yapıyor sonra enflasyon çıkıyor, sonra yine zam yine enflasyon bir türlü bu kısır döngüden çıkamıyoruz. Buna iktisatta ücret fiyat çekişmesi diyoruz, buradan çıkışın bir tek yolu enflasyonu çözmek. Yüzde 70 enflasyondan çıkış öyle davul zurna ile olmuyor, birçok şirket batacak maalesef. Öyle bir yere geldik ki buradan ciddi bedeller ödeyerek çıkacağız."

Faiz doğru tespit edilse bile tek başına bir ülkeyi kurtarma kabiliyetine sahip bir araç olmadığını vurgulayan Eğilmez, "Yanına mutlaka yapısal reformları koymalısınız, hukukun üstünlüğü, demokrasiyi düzeltmeniz lazım... Bunları yapmazsanız çıkış imkanı kalmıyor" ifadelerini kullandı.

EINSTEIN’IN SÖZÜNÜ HATIRLATTI 

TÜİK’e göre yüzde 70’e dayanan enflasyon oranına sokaktaki insanın inanmadığını, alternatif ölçüm yapan ENAG’ın yüzde 124 oranında ölçtüğü enflasyonun ise daha gerçeğe uygun olduğunu söyleyen Eğilmez, “Buna rağmen Merkez Bankası politika faizi yüzde 50’lerde… Yüksek faizi ben de savunmuyorum yani faizi gerçek enflasyon olan yüzde 124’lere çıkarırsanız hep beraber batarız. Sağlam holdingler de dahil…” dedi.

Albert Einstein’ın “Dünyadaki en büyük güç bileşik faizdir” sözlerini hatırlatan Eğilmez, “Faiz tek başına bir ekonomiyi batırmaya yeter. Yanlış set ederseniz bir ülkeyi batırır, biz bunu yaşadık” diye devam etti. 

Dolarda yükseliş beklemiyorum

Dr. Mahfi Eğilmez, döviz kuruna yönelik beklentilere ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

“Göstergelere baktığımızda gidiş böyleyse kur çok artacak gibi görünmüyor. Tabii Türkiye sürprizler ülkesi. Ama bu görünümle giderse kur sanki buradan yukarı gitmeyecekmiş gibi görünüyor, aşağı da gitmeyecek. Burada 30’larda kalacak gibi görünüyor. Tabii ihracatçı buna çok kızıyor haklı olarak. Yıl sonuna doğru 40 olmayabilir, görmeyebiliriz; 32’ler civarında kalabiliriz.”

En önemli ‘emniyet supabı’ yastık altı

Son dört yıldır ekonomik göstergelerdeki çöküşe rağmen nasıl oluyor da Türkiye ekonomisi ayakta kalabiliyor? Dr. Mahfi Eğilmez bunu, vatandaşın yastık altındaki altın ve döviz varlıklarına bağlıyor.

Dünya Altın Konseyi’nin tespitine göre Türkiye’de yastık altında 3.800 ton altın bulunduğunu aktaran Eğilmez, “Anadolu’da kadınların kollarında, boyunlarında, mobil banka gibi geziyorlar. Bu bizim batışa girmemizi engelleyen önemli supaplardan bir” dedi.

Eğilmez, Türklerin banka kasasında, evindeki kasada veya yurt dışında 100-150 milyar dolar tutarında da döviz varlığı olduğunu kaydeden Eğilmez, ülkenin batmasını önleyen en önemli unsurlardan birinin de bu yastık altındaki ‘altın ve döviz’ varlıkları olduğunu söyledi.