16 yaşında lise öğrencisiyken lösemi teşhisi konulan Hasan Hüseyin Güleç, 6 ay süren kemoterapi ile sağlığına kavuştu.

Ancak hastalık nükseden Güleç, yeniden kemoterapi aldı. Daha sonra babasından yapılan kemik iliği nakli ile hastalığı tamamen yendi.

3 yıllık tedavi sürecinde psikolojisi olumsuz etkilenen Güleç, hastalığı yenmesine rağmen 2 yıl evden dışarıya çıkmadı. Güleç'in hayatı, LÖSEV gönüllülerinin kendisini evde ziyaret etmesiyle değişti.

Güleç, tedavi sürecinin çok zorlu geçtiğini belirterek, "İlk iyileşme sürecinden sonra eve çıktığımda çok tedirgindim. Sürekli tek başıma kalıyordum; çünkü enfeksiyon riski çok yüksekti ve vücudumun direnci çok azdı. Bağışıklık sistemim çok düşüktü.

Ancak nakil olduktan, tamamen iyileştikten sonra da 2 sene boyunca ben sürekli içine kapanık bir şekilde bilgisayar oyunu oynadım, evden dışarı çıkmadım. Dışarıda hiç sosyal hayatım kalmamıştı. Hastalığın etkisi psikolojimi çok kötü etkiledi" dedi.

Güleç, LÖSEV gönüllülerinin kendisini ziyaret etmesinin ardından hayata tutunduğunu belirterek, "Bir gün bana LÖSEV ev ziyareti düzenledi. Beni bir Bodrum kampına davet ettiler. İlk birkaç gün zorluk çektim; ama sonra ortama, o sıcaklığa alıştım.

Çok güzel bir deneyim oldu. Sonra bana yaptıkları çalışmalardan bahsettiler ve hoşuma gitti. Dedim ki ben iyileşmiş birisiyim, başka iyileşmiş arkadaşlarım olsun. Onlarla birlikte bu yolda ilerleyelim diye düşündüm" ifadelerini kullandı.

LÖSEV'in Gençlik Komitesi bünyesinde gönüllü olarak çalışmaya başlayan Güleç, şimdi hastane ve ev ziyaretlerinde lösemili çocuklarla bir araya geliyor. Güleç, çocuklara kendi hikayesini anlatarak onlara umut olmaya çalışıyor.

Güleç, "Onlara hediyeler götürüp, oyunlar oynuyoruz. Bazen de telefonla iletişim kuruyoruz onlarla. Onlara kendimden bahsediyorum; 'biz de bu zorlu yoldan iyileştik, şu an sağlıklıyız, sizler de iyileşeceksiniz' diyerek moral verip, umut olmaya çalışıyorum. Konuştuğumuz çocuklar duygulanıyor, 'gerçekten iyileşecek miyim' diyor.

Bu duyguyu size anlatamam. Hastalığa yakalandığımda okulum yarım kaldı. 2 sene evde eğitim gördüm. Liseyi o şekilde bitirdim. Okula gitmek istemiyordum, üniversite kazanmak istemiyordum. Ama hayatın öyle olmadığını öğrendim. Şu an üniversite okumam gerektiğini biliyorum. Hacettepe Üniversitesinde Sosyal Hizmetler Uzmanlığı okumak istiyorum" diye konuştu.

Güleç'in hikayesi, lösemili çocuklara umut aşılıyor. Güleç, kendi hikayesini anlatarak, lösemili çocuklara "Ben iyileştim, siz de iyileşeceksiniz" mesajını veriyor.