ABD'de önceki gün ölen FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve FETÖ, TBMM Genel Kurulu'nda tartışma konusu oldu. CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ve AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin arasında tartışma yaşandı.
"HESABINI VERECEKSİNİZ"
Murat Emir, bugün Gülen'e lanet okuyanların geçmişte tam tersi açıklamaları bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
*Kendisini iyi bilmezdik, hakkımızı helal etmiyoruz ama sorular çalındığı için hayallerindeki mesleğe giremeyen gençler, kumpas davalarıyla hapislere atılarak gelecekleri karartılan, yaşamları karartılan ordumuzun şanlı askerleri, teslim edilen yargımızın mağdur edilmiş vatandaşları ve yargı temsilcilerimiz ve toplumun tüm kesimleri haklarını helal etmediler.
*Bir zamanlar FETÖ’ye 'hoca' diyenler, onu Türkiye'ye davet edenler, aynı yolda aynı menzile yürüyenler, Gülen’le iş birliği yapıp devletin tüm kurumlarını çökertmek pahasına Fetullah’a teslim edenler, bugün Fetullah Gülen’in arkasından lanet okuyorlar ama bilsinler ki 'Allah affetsin, kandırıldık' sözlerine kimse inanmıyor.
*Allah affetti mi sizi bilmiyoruz ama sizin yaptığınız bunca haksızlığı, bunca zulmü, Fetullah Gülen’le bunca ortaklığınızı, Fetullahçılara orduyu, yargıyı, devletin tüm kademelerini sonuna kadar açışınızı bu millet affetmedi ve bunun hesabını er veya geç vereceksiniz.
*AKP iktidarı Fetullah Gülen'i asla Amerika'dan getirmek istemedi ve o dosyaların içerisine doğru, gerçekçi delilleri koymadı çünkü Fetullah Gülen gelseydi bu darbenin siyasi ayağını sormak zorunda kalacaklardı.
*15 Temmuz siyasi darbesinde herkes suçlu bulundu ama bir tek siyasi ayağı ortaya çıkmadı ve bugün hâlâ 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında kurulan komisyonun raporunu dahi bastırmaktan aciz bir Meclis Başkanlığı söz konusudur."
AKP'Lİ ZENGİN'DEN YANIT
Zengin ise Emir'in açıklamalarına şöyle cevap verdi:
*FETÖ aslında bir yeni nesil terör örgütü, dünyanın görmeye çok alışkın olmadığı cinsten, uluslararası güçlerin çok özenle oluşturduğu, yaklaşık elli yıla sari bir terör örgütünden bahsediyoruz ve yabancı istihbarat örgütlerinin ince ince işlediği, içerisinde çok katmanlı işlerin yapıldığı ve başta çocukları, gençleri hedef alarak devamında da yargıdan eğitime kadar pek çok alana, sadece kendi coğrafyamızda, ülkemizde değil, farklı yerlerde de derinlikli çalışmalar yapan son derece tehlikeli bir terör örgütü.
*Aslında darbe girişimine kadar AK Parti’nin ve Cumhurbaşkanı'mızın son 10 yılda verdiği mücadeleye baktığımız zaman… Biraz evvel konuşan arkadaşlarımızın da içinde bulunduğu siyasi hareketlerin bunun tam tersine, onların yanında o süreçte durduklarını görüyoruz. Ne zaman ki darbe girişimi oldu, işte bu darbe girişiminden sonra özellikle o akşam itibarıyla olayın vahameti anlaşıldı ve bütün siyasi partiler aynı yerde, aynı noktada buluşma ihtiyacını duydular.
*O yüzden bugün bu olayları değerlendirirken vakti zamanında onların gazetelerinin, onların örgütlerinin yanında durarak onların haklılığını iddia edildiği zamanları da unutmamak lazım. Sonuç olarak AK Parti’nin mücadelesiyle Cumhurbaşkanımızın mücadelesiyle bu terör örgütüyle mücadele bu aşamaya gelmiştir.
*Hukuken pek çok şey yapıldı, uluslararası hukukun yetersizliğini orada bir kez daha gördük. Ben de şahidim, defaatle Amerika’ya yapılan seyahatlerde dosyalar, klasörler son derece ince hazırlıklarla aslında hazırlanarak bunlar Amerika’ya verildi ve iadesi talep edildi, burada bu canıgönülden bir talepti.
*Önemli olan aslında Türkiye’ye gelmesi, burada yargılanması ve hak ettiği cezayı almasıydı fakat biz ahiretin varlığına inanıyoruz, bu kadar genç insana verdiği zarar, insanlara hem mali olarak -hem hayatlarına- hem de onları katlederek, öldürerek verdiği zararla ilgili olarak muhakkak suretle Allahutaala hesabını soracaktır. Ama bu arada da bizlerin bu örgütle olan mücadelesi devam edecektir.
*O kadar sinsi bir örgüt ki hatırlayınız, darbenin olduğu günün hemen ertesinde yaklaşık 1.500 hâkim, savcı ihraç edilirken zaman içerisinde bu sayı 5 bine ulaştı; anlamak, çözmek hepsi adım adım, zaman isteyen işlerdi. O yüzden, böylesine ince bir uğraşla yok edilen, yok edilmeye çalışılan, hâlâ da büyük bir hassasiyetle takip edilen bir süreci böyle görmek lazım.
*Ben, bu baş hainin ölmesiyle beraber şehit ailelerinin kalplerinin bir nebze ferahladığını ümit ediyorum ama takibimizin de her daim devam edeceğinin altını çizmek istiyorum."
"EN BÜYÜK DARBEYİ SİZ VURDUNUZ"
AKP ve Fetullah Gülen'in ortaklık yaptığını söyleyen Emir de Anayasa'nın değiştirilerek 5 bin FETÖ'cü hakim ve savcının iktidar tarafından atandığını anlatarak, "Bu millete, bu milletin demokrasisine, hukuk devletine en büyük darbeyi siz birlikte vurdunuz, suç ortağısınız" dedi.
Emir, "Cumhurbaşkanı 'Al papazı, ver papazı' demişti; bizdeki papaz gitti, oradaki papazın cenazesi orada. Hani niye alamadık biz o papazı? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti onu gerçekten istemedi. Çünkü o gelseydi, siz ve ortaklığı tek tek ortaya dökülecekti. O göstermelik davalar da gerçekten yapılmadı, görülmedi. Amerika FETÖ’yü kullandı, sizinle beraber kullandı. Amerika FETÖ’yü vermezdi yine ama siz o dosyaların içini boş gönderdiniz" diye konuştu.