Normal seçim 2028 yılında...
Peki, erken seçim olur mu?
Millet 4 yıl daha, derin acıları çekebilir mi?
Bu imkânsız görünüyor!
Ülkemizde yaşayan 86 milyon nüfusun, 66 milyonu buna dayanamaz, mutfaktaki düdüklü tencere gibi ötmeye başlar, sonunda patlar!
Mehmet Şimşek Bey’in aklını başına toplaması lâzım!
Sadece vatandaşa kemer sıktıran tedbirlerle ekonomik yıkımdan kurtulamayız.
★★★
AKP, ülkedeki yoksulluğun ve pahalılığın konuşulmasını istemiyor, sürekli gündem değiştirmeye çalışıyor ama, bir yandan da fiyat artışlarını bindirmeye devam ediyor.
Sen elektriğe, akaryakıta, vergilere acımasız zamları yükledikten sonra alay eder gibi:
“Enflasyon düşme eğiliminde... Vatandaşı ezdirmeyeceğiz!” dersen, herkesin aklıyla dalga geçmiş olursun.
Ey Maliye Bakanı Mehmet Bey! “Gelişmekte olan ülkeler içinde en yüksek asgari ücret bizde.” diyerek asgari ücretlilerin bu maaşla 6 ay daha geçinmelerini istiyorsun ama senin çarşı-pazardan haberin yok!
Cesaretin varsa zahmet edip bir dışarı çık, dolaş, pazarları gez, manavlarla, kasaplarla konuş... O zaman göreceksin vatandaşın gözyaşlarını, duyacaksın insanların çığlıklarını...
Acemi doktor hastasını öldürmüş, “İşte seni acılardan kurtardım” demiş. Ölünce bütün acılar bitiyor! Acemi doktor gibi olma! Becerini göster, öldürmeden tedavi et hastayı!
★★★
Ülkede her şeyi bu iktidar bozdu. “Faiz sebep, enflasyon sonuç” dedi, “NAS var, sana bana ne oluyor?” dedi, tüm dünya merkez bankaları faiz yükseltirken, bizimkiler faiz indirdi, sonunda verdik yetkiyi, gördük etkiyi...
Şimdi, o hataların tam tersi yapılarak krizden kurtulmaya çalışılıyor ama ekonomi treni raydan çıktı bir kere... Yoluna koymak zor mu zor! Fakat iktidar “Ekonomiyi ancak biz düzeltiriz” diye iddia ediyor, seçime 4 sene olduğunu hatırlatıyor.
Düzeltecek gücünüz ve beceriniz olsa her şeyi bu kadar bozar mıydınız efendiler?
Ülkedeki yüzde 20 varlıklı grup hariç, perişan olmayan yok!
AKP’nin kalesi olan Rize’de bile bağırdılar:
“Geçinemiyoruz!”
Hal böyleyken, millete 4 yıl daha ıstırap çektirmenin savunulur yanı var mı?
İktidarı kızdırmamak için enflasyon verilerinin çok düşük gösterilmesi de, acı acı gülünecek bir olay!
İnsanlar aptal değil! Artık her şeyi görüyor, anlıyorlar!
Kurşunlu ölüm tehdidi!
Çirkinliklerle dolu bir ülke haline geldik!
Haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik, yoksulluk, yasa tanımazlık var...
Daha daha ne var?
“Kurşunlu tehdit” var. Yani ölüm tehdidi!
Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Ankara’da “Sinan Ateş suikastı”na ilişkin siyasi davayı takip eden gazetecileri (Barış Terkoğlu, Timur Soykan, İsmail Saymaz, Erk Acarer ve Alican Uludağ’ı) “Kurşun” göndermesi yaparak tehdit etti...
Olaya sert tepki gösteren Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC):
“İktidar ortağı MHP yöneticileri, meslektaşlarımızın can ve iş güvenliğini hedefe koyan açıklamalarına her gün bir yenisini eklemektedir. Siyasetçilerin, gazetecileri tehdit etmesi suçtur. Yargıyı ve İçişleri Bakanlığı’nı göreve davet ediyoruz. Bu tehditlerle ilgili önlem alması gerekenlerin hiçbir şey yapmaması da suçtur” diyerek yetkilileri göreve davet etti.
Haftanın ninnisi!
”Çalışanlarımız ve emeklilerimiz başta olmak üzere, milletimizin her kesiminin üzerindeki yükü azaltmak ve ‘Kalıcı refah artışı’ sağlamak için gereken adımları atıyoruz.
Enflasyon ile kararlı mücadele ve finansal istikrarı sağlamak, önceliğimiz olmayı sürdürecektir.” (İmza: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan)
Bakan’ın bu sözlerine inanan var mıdır dersiniz?
GÜNÜN SÖZÜ
Bilgi insana cesaret ve tevazu verir. Cehalet ise küstahlık!
