Kaza, 24 Haziran akşamı, Yakutiye ilçesi Rabiaana Mahallesi'nde meydana geldi. Sitenin otoparkından çıkan T.D. (66) yönetimindeki 07 ERZ 878 plakalı otomobil, bu sırada bahçede oyun oynayan Betül-Ahmet Cellat çiftinin oğulları Alparslan Cellat ile arkadaşı Eymen A.Y.'ye (7) çarptı.
Aracın altında kalan Alparslan Cellat hayatını kaybetti, Eymen A.Y. ise ayağından yaralandı. Eymen A.Y. hastanede tedaviye alındı.
Erzurum Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsi işlemlerinin ardından Alparslan Cellat, dün öğlende Abdurrahman Gazi Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Aynı saatlerde polis ekipleri tarafından 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan gözaltına alınan sürücü T.D., emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldığı adliyede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
'HEP TESELLİ EDİYORDUK'
Alparslan Cellat'ın babası Ahmet Cellat konuştu. Cellat, Artvin'de 2016'dan itibaren imamlık yaptığını, ancak eşinin rahatsızlığından dolayı Erzurum'a gelmek için görevinden fedakarlık edip, müftülüğün merkezi yemekhanesinde 2 aydır aşçı olarak çalıştığını söyledi.
Oğlunun üzüntüsünü yaşadığını anlatan Cellat, şunları söyledi:
"Alparslan, tek çocuğumdu. Gözümüzden sakınıyorduk. Annesinin ve bizim bütün umudumuz onun üzerineydi. Bir de ailenin tek çocuğu, tek torunu olması aşırı bir şekilde bizi ona bağlı kılıyordu.
Olay günü iş çıkışından sonra Evrensel Hafızlar Derneği var, o dernekte hafızların şuurlu ve tam donanımlı bir şekilde yetişmelerine gayret ediyorduk. Onların yanındaydım. Derslere giriyorduk.
Derslerden sonra üst üste telefon gelince şüphelendim. İçime bir şey doğdu. Hemen aracıma binip olay yerine doğru gittim. Gidince zaten bütün ekipler oradaydı.
Ben de metanetle beklemek zorundaydım. Genelde bu cenazeleri çok ama çok gördük. Hep teselli ediyorduk. Metanetli olmaları için dilimiz döndüğünce anlatmaya gayret ediyorduk, çabalıyorduk. Ama acı insanın gerçekten içini yakıyormuş."
'KEŞKE İKİSİNİ DE KURTARABİLSEYDİK'
Güvenlik kamerası görüntülerinde kendini yere atan kişinin oğlunun arkadaşı Eymen'in babası olduğunu ifade eden Cellat, "Kendisi bize, 'Kaza sonrası ne olduğunu hiç anlayamadım, bir anda bu hadise cereyan etti. Sesi duydum, çocuklarımı gördüm ikisi de oradaydı, o anda ayaklarımın feri kaçtı. Gidemedim, yanlarına yanaşamadım. Keşke ikisini de kurtarabilseydik' diyerek kaza anını anlattı" dedi.
‘GARAJ ÇIKIŞI, KARŞI TARAFI GÖRECEK ŞEKİLDE YAPILMALI’
Çocuğunu hiç o şekilde düşünmediğini ve olay olduğunda dahi hala ümitli olduğunu sözlerine ekleyen Cellat, yetkililere çağrıda bulunarak şunları söyledi:
"Oğlum ambulansa bindirilip hastaneye götürülecek, orada tekrar hayatına devam edecek diye düşünüyordum. Çocuğumuz gitti, geri gelmeyecek. Bunu biliyoruz ama cennete gittiğinden hiç şüphemiz yok. Keşke bu acıyı yaşamasaydık.
Yalnız her şey sebeplere dahildir. Bu sebeplerin de önüne geçmek icap eder. Garaj çıkışlarının, özellikle yetkililere rica ediyorum, daha böyle bir karşı tarafı görebilecek şekilde yapmalarını önemle rica ediyorum. Rampa değil de düz olursa, inşallah yavrularımızın başına bir daha böyle bir felaket, böyle bir acı gelmez.
En azından sebebi, bu olmaz diye düşünüyoruz. Dikkat çekmek istediğim konu malumunuz yaş geçtikçe reflekslerin azalması, gözde kayıp, kulakta duymama olabiliyor.
Bunlar hepimizin geçireceği evreler. Yalnız bu evrelerde veya tansiyon, şeker, kalp gibi hastalığı olmuş olabiliyor. Büyüklerimizin araçları kullanmaları değil de yanında refakatçi olarak birilerinin çocuğu, evladı, torunu olabilir. Birilerinin nezaretinde bir yerden bir yere gitmeleri daha uygun gibi sanki bizler açısından."