CHP Genel Başkanı Özgür Özel, seçim çalışmalarına İzmir'de devam etti.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti'ni (İGC) ziyaret eden Özel burada yaptığı konuşmada ilk olarak medyaya dair mesajlar verdi: 

"Tarihi Havagazı Fabrikası'ndan bir buluşma için geldiğimizde il başkanımız davetinizi iletti. Ben de çok memnun oldum. Zaten ben gittiğim şehirlerde mümkün olduğu kadar bütün meslek örgütlerine ziyaretlerde bulunmaya çalışıyorum. Basın meslek örgütleri de çok önemli. Çünkü sadece kendi üyelerinin ad ve menfaatlerini değil aynı zamanda kamunun hak ve menfaatlerini de koruyorlar. Hepimizin hakkı menfaatini koruyorlar. Sizlerin bir az önce söylediğiniz gibi son dönemlerde yaşanan bütün sıkıntılara rağmen özgür ve bağımsız şekilde gazetecilik mesleğini yapmanız, halkın haber alma doğruları öğrenme hakkının teminatı. Maalesef Türkiye'de yaygın medya üzerinden medyanın patronaj ilişkileri, devlet ile patronların ilişkileri, maalesef gazeteci olmayanların gazete ve televizyon sahibi olabilmesi, devletin birçok Avrupa ülkesinde yasak olan kamu ihalelerinden öncesinde ve sonrasında yararlanma noktasında bir sınırlamaların olmaması, aynı zamanda bankacılık kanunu ile bankacılık yapmaları, gazete sahiplerinin çok farklı işlerle iştigal ediyor olmaları çok önemli bir sıkıntı yaratıyor. Bunun en çok da bedelini sesini eşit şekilde duyurmak isteyen muhalif siyasetçiler çekiyorlar. Özellikle seçim dönemlerinde."

"GAZETELER TAVIR SATMAYA BAŞLADI"

Özel, şöyle devam etti:

"Tabii dijital mecralar bir yandan halka ulaşım açısından çok çok önemli. Otomatik olarak dijitalleşme gazetecilik mesleğini de değiştiriyor ve eskiden bir haber Anadolu'nun iki gün sonra belli bölgelerine ulaşabiliyorken, şimdi dünyanın herhangi bir yerine saniyeler içinde tüm haberler ulaşıyor. Ertesi güne haber satmak gibi bir görevi olan gazeteler ertesi gün haber satamadıklarından tavır satmaya başlıyorlar. Herkes kendi görüşüne yakın bir gazeteden tavır satın alıyor. Ve bu çok büyük bir başkalaşım yaratıyor sektörde. Şimdi yerel seçimlerde bile daha bundan birkaç yıl önce hiç aklınızın almayacağı, sadece internet hesaplarında bir videonun yayınlatılmasının seçimin kaderine tesir edebileceğine bir inanç gelişmiş durumda. İzmir'de de biraz bu dijital habercilik üzerinden yerel seçimlerin ciddi şekilde yönlendirilmeye çalışıldığı bir süreci de yaşıyoruz.

- O yüzden yazılı kurallara, denetime, ahlaka ve öz denetime sahip sizin gibi kurumların varlığı son derece önemli. Bundan sonraki süreçte biz de sizi Ankara'da ağırlamak isteriz. Hem İzmir Gazeteciler Cemiyeti tüm İzmir'de faaliyet gösteriyor ama Konak size coğrafi ev sahipliği yapan bir yer. Coğrafi ev sahiplerinizden Konak'ta bir kadın belediye başkan adayımız var. İzmir gibi Atatürk'ün kentinde 6 tane bugüne kadar belediye başkanımız olmuş ama bugün 9 kadın belediye başkan adayımız var seçilecek yerden. Karabağlar Karşıyaka gibi büyük metropol ilçelerde kadın başkan adaylarımız var. 12 tane genç belediye başkan adayımız var. Hepsinin İzmir'in gençlerine kadınlarına ve kadınlara saygılı her yaştan genç erkeklere emanet ediyoruz. Ümit ediyorum 1 Nisan günü adaylarımızın tamamının göreve geldiği ve sizinle uyum içinde iş birliği içinde çalıştıkları bir süreci hep beraber  yaşayacağız ve yakalayacağız. Ben sizin şahsınızda mesleğini yapan, hayata tutunmak için mesleğinden taviz vermeyen tüm üyelerimizi saygıyla selamlıyorum. Bundan sonra da hep birlikte olmayı, bir arada olmayı ümit ediyorum.”

''BUNLAR İZMİR'İN MALINI CEMAATLERE VERECEKLER''

Ziyaretin ardından gezetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ'ın ifadelerini eleştirerek şunları söyledi:

''Anketlere baktık. İzmir ittifakı sahada kuruldu, sandıkta da kurulacak. Oyların inanılmaz yükseldiğini gördük. Büyükşehir Belediye Başkan adayımıza teveccüh var. Karşı tarafta ise İzmir'e neler yapabileceği korkusunu göstermeden çalışan birisi var. Bir kapalı toplantıda bu arkadaş şöyle konuştu, ‘Hele şu belediyeyi bi' kazanalım, Belediyeyi TÜRGEV’e, TÜGVA’ya açacağım’ dedi. Bakın arkadaşlar, İstanbul Adalar’da muhteşem bir yer var. Orayı kiraya versek Adalar'ın bütün masrafına yetecek kadar kira geliri elde edebiliriz ama İBB bize geçmeden önce AKP ne yaptı? Orayı TÜGVA’ya 30 yıllığına kiraladı. AKP İzmir’i kazanırsa Karşıyaka İskele TÜGVA’ya, Alsancak İskelesi'ni ise TÜRGEV’e verecekler. Bunlar İzmir'in malını cemaatlere verecekler. Büyük bir baskı uyguluyorlar, takiye yapıyorlar. Hamza Dağ’a oy veren tüm AKP’liler şimdi gelmiş alkollü mekanlarda video çekiyor. İzmir, Cumhuriyet'in güvence kentlerinden bir tanesidir. Adaylarımızla birlikte 5 yıl boyunca bir destan yazacağız. İzmir'in malı İzmir'indir. 31 Mart’tan sonra da cemaat ve tarikatları İzmir’e sokmayacağız." 

İGC BAŞKANI GAPPİ: BAĞIMSIZ GAZETECİLİK ANLAYIŞIMIZDAN TAVİZ VERMEDİK

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, yaptığı konuşmada, şunları söyledi:

''Bugün sizleri ağırlamaktan kıvanç duyuyoruz. İGC 1946 yılında kurulmuş bir cemiyet 78 yıllık bir çınar ve İzmir'de tek bir vücut İzmirli gazeteciler. İzmir’in şöyle bir özelliği var Osmanlı'da ilk gazete İstanbul’da kurulsa dahi en etkin yerel gazeteler İzmir'de. İzmir’in levanterler şehri olması çok kültürlü yapya sahip olmasından dolayı 1800’li yılların başından 1950’ye kadar 300’ün üzerinde gazete ve dergi çıkıyor. Bunların önemli bir kısmı kurtuluş savası öncesiydi Hasan Tahsin’in kenttiyiz o nedenle İzmir basınında bağımsız gazetcilik mücadelesi bizler için çok önemli. Biz hiçbir zaman bağımsız gazetecilik anlayışımızdan taviz vermedik ama onun yanı sıra istihdamı çok önemsiyoruz. Özellikle de genç istihdam. Bu kentin gençleri burada kalsın diye çaba harcadık model oluşturmaya çalıştık. İçinde bulunduğumuz Uluslararası Basın Merkezi de bu modellerden birisi burada amacımız meslektaşlarımızın özellikle iletişim fakültesinden mezun olan meslektaşlarımızın tecrübe kazanması ayrıca biliyorsunuz istihdam açısından sıkıntılı bir mecrayız. Son 20 yılda ciddi sıkıntılı süreçler yaşıyoruz Türk basını olarak. Türk medyası elinden şekillendirilmeye çalışılan bir toplum var. O nedenle biz her zaman duruşumuzu net ortaya koymaya çalışıyoruz. Bunu yapabilmek içinde donanımı bilgi birikimi ve çağdaş dijitalleşmeye yatkın meslektaşlarımızın sayısının artması gerektiğine inanıyoruz Bu arkadaşlarımız ile yol yürüyoruz. Burada aynı zamanda iş arama sürecinde olan meslektaşlarımıza da kucak açıyoruz.”

 "ATATÜRK VE İZMİR'İN DURUŞU TAVİZ VERMEYECEĞİMİZ KONULAR"

"Yerel medya ve yerel güçler birbirine 'kazan kazan' formülü ile destek vermek durumunda aslında aynı şey yani duruşumuzla bir model oluyoruz" diyen Gappi, "Bu İzmir ise eğer bizim en çok önemsediğimiz şey İzmir dışından gelen herkesin Atatürk'ün kentine geliyorum duygusuyla gelmesidir ve biz önce buna sahip çıkmak zorundayız ama gücümüz de birlikte yükseltmeliyiz bugün gelen konuğuma şunu söyledim. İktidar partisindendi kaynakların bir çok kısmı ulusallara veriyorsunuz çok güzel peki yerel kanalları biz nasıl büyüteceğiz? İşte bunlar ortak doğru formüller ile olmalı. Biz destek kelimesine inanmıyoruz birlikte kazanmaya inanıyoruz. İki tane vazgeçilmezim var biri mesleki açıdan mesleki kimliğimiz, etik ilkelerimiz ve istihdam o yüzden de birlikte çalışmak bizim için önemli elzem. Taviz vermediğimiz konular belli Mustafa Kemal Atatürk ve İzmir'in duruşu taviz vermeyeceğimiz konular bunlar" ifadelerini kullandı.  

Ziyarete, CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Konak Belediye Başkan Adayı Nilüfer Çınarlı Mutlu ve partililer eşlik etti.