Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) fonlarının 2024'teki performansını AA muhabirine değerlendiren Özer, bu yıla yönelik beklentilerini de paylaştı.

Özer, "Geçen yıl sektördeki getirilere baktığımızda katılım dahil altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 55,5 iken para piyasası fonlarının ortalama getirisinin yüzde 60,7 olduğunu görmekteyiz." dedi.

Hisse senedi fonlarının getirilerinin genellikle yüzde 45 ile 55 arasında gerçekleştiğini dile getiren Özer, yaşam döngüsü fonlarında ise getirilerin yüzde 70'lere yaklaştığını belirtti.

Özer, "Yaşam döngüsü fonlarının performansının asıl sebebi hisse senedi ağırlıklı ufak bir fon olması ve aktif şekilde yönetilmesidir." diye konuştu.

Özer, altının hisse senediyle aynı oynaklığa ve aynı risk seviyesine sahip olduğunu, para piyasası fonlarının ise her gün ufak ufak kazandırdığını, altın fonlarının bu yıl ilk 4 ayda yüzde 20-25 civarı bir getiri sağlandığını, mayıs ile ağustos arasında getirinin olmadığını, sonra tekrar yüzde 20 civarı bir performans gösterdiğini anlattı.

Küresel ekonomideki gelişmelere işaret eden Özer, ABD ekonomisindeki gelişmelerin piyasalarda belirleyici olacağını vurguladı.

ALTIN YATIRIMI KÜLTÜRÜN PARÇASI

Özer, altın yatırımının bir Türk kültürü olduğunu ve toplumun önemli bir kısmının altına ilgisi olduğu ifade etti.

Bu yıl altın konusunda koşulların değiştiğine dikkati çeken Özer, şunları kaydetti:

"Burada büyük iki tane unsur var. İlki dünya genelinde negatif reel getiri, diğeri ise bol likidite ancak bu durumlar artık ortadan kalktı. Bakıldığında ABD Merkez Bankasının (Fed) bilançosu küçülüyor. Diğer bir unsur da merkez bankalarının altın rezervini kuvvetlendirmesi. Çin Merkez Bankası rezervlerindeki altın oranını yüzde 3'ten yüzde 13'lere kadar çıkardı.

Öte yandan, ABD'de Trump dönemi başlıyor. Büyük bir ihtimalle Amerika ile Çin arasında yine ticaret savaşları göreceğiz ama piyasa zaten bunun pozisyonunu önceden almış durumda. Bundan sonra eskisi gibi ABD'de faizler indikçe altında yukarı yönlü bir hareketi biz çok beklemiyoruz. Çünkü reel getirinin devam edeceğini öngörüyoruz. Fed de para politikası toplantısı sonrasında oradaki nötr faiz oranını yüzde 3'e yükseltti ve enflasyon tarafında riskler olduğunu söyledi. Bundan dolayı çok da hızlı bir faiz indirimi olmayacak."

Bu sene için para piyasası fonlarının getirilerinin iyi olacağını düşündüklerini anlatan Özer, gelecek dönemde TL cinsi varlıkların daha cazip olacağını öngördüklerini söyledi.

Özer, Türkiye Hayat Emekliliğin portföy büyüklüğünün 262 milyar 515 milyon lira, sektörün büyüklüğünün ise 1,2 trilyon lira seviyesinde olduğunu belirterek, 2025 sonunda sektör büyüklüğünün 1,8 trilyon liralara, Türkiye Hayat Emekliliğin de 400 milyar lira üzerinde bir fon büyüklüğüne ulaşabileceğini öngördüklerini ifade etti.

KATILIM FONLARI 2025'TE DAHA ÇEŞİTLİ OLACAK

Özer, BES'in 2013'te devlet katkısıyla ivme kazanmaya başladığını kaydederek, "Sektörde katılımcı sayısı artıyor çıkışlar da var ama sektör sadece fon performansıyla değil, yeni katılımcılarla da büyüyor." şeklinde konuştu.

2017'den sonra fon büyüklüğünün ve katılımcı sayısının artmasında, Otomatik Katılım Sistemi'nin (OKS) devreye girmesi ve devlet katkısının yüzde 25'ten yüzde 30'a çıkmasının etkili olduğunu belirten Özer, son yıllarda yüksek enflasyonla hisse senedi performansının da hızlı şekilde arttığını, bu durumun da BES fonlarına ilgiyi desteklediğini dile getirdi.

Geçen yıl yabancı şirketlerin içinde bulunduğu "Katılım Karma Fonu"nu kurduklarını ve sektörde yabancı hisse senedi içeren katılım esaslı ilk fona öncülük ettiklerini vurgulayan Özer, ileriki dönemde yurt dışındaki hisse senetleriyle ilgili hem faizli tarafta hem de katılım esaslı tarafta çalışmaları olduğunu bildirdi.

Özer, "Katılım tarafında yeni fonlara yönelik çalışmalarımız var. Bunlardan bazıları yurt dışındaki varlık sınıflarına yatırım yapacak, bazıları da yurt içinde ama şu anda sektörde olmayan farklı fonlar olacak." ifadelerini kullandı.

Özer, yabancı hisse senetlerinin borsa yatırım fonlarının olduğu ve hisse senedi ve katılım karma fonlarında da onlara yatırım yapılmasının mümkün olduğuna değindi.