Daily Mail'de yer alan habere göre; pilot William Hosie, kulak ağrılarının nedenini ve nasıl önlenebileceğini detaylı şekilde anlattı. Hosie'ye göre, "Uçak 35 bin feet'te seyrederken, kabin basıncı 6 bin feet'teymişsiniz gibi ayarlanır. Bu da havanın daha ince ve basıncın daha düşük olması anlamına gelir." Bu durum sadece kulaklarda değil, dişlerde de ağrıya sebep olabilir.

Yolculuk sırasında kulak tıkanıklığını önlemenin ilk adımı, nazikçe kulaktaki basıncı dışarı atmak. Bunun için burun parmaklarla sıkıştırılıp, ağız kapalıyken yavaşça nefes verilmesi yeterli. Ancak pilot, bu yöntemi uygularken aşırıya kaçılmaması gerektiğini söyledi ve yolcuları "Aşırı basınç, kulak zarının yırtılmasına ve haftalarca sürebilecek bir iyileşme sürecine neden olabilir." sözleriyle uyardı.

Hosie’ye göre en etkili yöntemlerden biri ise uçakta bir şeker ya da lolipop yemek. Bu, Eustachi borusunun açılmasına yardımcı olarak basınç farkını dengelemeyi sağlıyor. Özellikle çocuklar için bu yöntem oldukça etkili. Bebeklerde ise biberonla süt içirmek ya da emzik vermek öneriliyor.

Kulaktaki bu basınç değişimi, uçağın tırmanmasıyla başlıyor. Kabin basıncı değiştikçe, orta kulaktaki hava basıncı dış ortamdakinden farklı hale geliyor. Bu da kulak zarının dışa ya da içe doğru şişmesine ve rahatsızlık hissine neden oluyor.

Basit bir örnekle açıklamak gerekirse; uçağa aldığınız bir cips paketi yolculuk sırasında şişebilir ya da şampuanınız varışta çantanıza akabilir. Bu durum, kabin basıncının yer seviyesinden farklı olmasından kaynaklanıyor.

2018 yılında Dublin’den Hırvatistan’a giden bir Ryanair uçağında kabin basıncı kaybolmuş, uçak acil iniş yapmak zorunda kalmıştı. Bu olayda 33 yolcu hastaneye kaldırılmış ve bazıları kulaklarından kan gelmesi şikâyetiyle tedavi görmüştü.

Benzer bir olay da geçen yıl Delta Havayolları'nın Salt Lake City-Portland seferinde yaşandı. Uçak aniden alçalmaya başladığında kabin basıncı düştü, yolcular arasında kulak zarı yırtılanlar ve burun kanaması yaşayanlar oldu. Bir yolcu, yaşadığı acıyı “Sanki kulağım bıçakla deliniyordu” sözleriyle anlattı.