Türk Hava Yolları’na ait uçak, iniş sırasında radyo altimetre arızası nedeniyle düştü. Kazada, mürettebatın uyarısına rağmen kaptan pilotun durumu hafife alması, trajik sonuçlara yol açtı. Bu kritik an, 2009’daki Amsterdam kazasının dramatik anlarından biri olarak hafızalarda kaldı. İşte uçak kazalarında pilotların son sözleri...

PİLOTLARIN KULE İLE YAPTIKLARI SON KONUŞMALAR

7 Temmuz 1962’de Alitalia Havayolları’nın 771 sefer sayılı uçuşu, Hindistan’ın Bombay kenti yakınlarında 3.600 fit yükseklikte bir tepeye çarparak düştü ve 94 kişi hayatını kaybetti. Kazanın, mürettebatın navigasyon cihazını kullanmaması nedeniyle meydana geldiği açıklandı. Kaza öncesinde kuleyle yapılan son konuşmalarda, “771 şimdi dış marker 5360’tan ayrılıyor” ifadesi duyulurken, kule tarafından “771, son mesajınızı tekrarlayın” ve “771, son mesajınızı alamadık, lütfen tekrarlayın…” yanıtları alındı.

KAPTAN VURULDI! VURULDUK

7 Mayıs 1964’te, Pacific Havayolları’nın 773 sefer sayılı uçuşunda trajik bir olay yaşandı. Francisco Gonzales adlı yolcu, uçağın pilotunu ve ikinci pilotunu vurduktan sonra kendini öldüreceğini belirtti. Uçak kontrolünü kaybederek düştü ve uçaktaki 44 kişi hayatını kaybetti. Yardım çağrısında bulunan ikinci kaptan, "Kaptan vuruldu! Vurulduk. Yardım etmeye çalışıyordum," diyerek acil durumu bildirmişti. Bu olay, havacılık güvenliği açısından endişe verici anlar arasında yer aldı.

8 Kasım 1965'te, Amerikan Havayolları'nın 383 numaralı uçuşu inişe geçtiği sırada kötü hava koşulları nedeniyle düştü. Pilot, görüş zayıflığı nedeniyle uçağın yüksekliğini ayarlayamadı, bu da uçağın yere çakılmasına yol açtı ve uçaktaki 30 kişi hayatını kaybetti. Kaza öncesi kuleyle yapılan son konuşmada, kule "Pisti görebildiniz mi?" diye sorduğunda, pilot "Neredeyse... Şimdi otomatik pilota geçiyoruz" yanıtını verdi. Kule yaklaşma ışıklarının ve pist ışıklarının maksimum seviyede olduğunu bildirince, pilot "Pekala" diyerek yanıtladı.

"SİZİNLE BAĞLANTIM YOK"

Hong Kong Havayolları'nın 601 No'lu uçuşunu gerçekleştiren uçak, 30 Haziran 1967'de tayfun esnasında iniş yapmaya çalışırken denize çakıldı. Uçuş ekibinin iniş prosedürlerine uymadığı ve kaptanın inişi uygun şekilde takip etmediği belirtildi. Uçakta bulunan 80 kişiden 24'ü öldü. Pilot: "Sizinle radar bağlantım yok."

6 Kasım 1967'de Transworld Havayolları'nın 159 numaralı uçuşunda, kalkış sırasında uçak büyük bir gürültüyle sarsıldı ve kalkış yapamadı. Uçak pistin sonunda bir yere çarparak alev aldı, olayda bir yolcu yaşamını yitirdi. Pilotlar arasında geçen konuşmada, ilk pilot “Pistten çok uzakta değiliz” dediğinde, ikinci pilot “Kesinlikle değiliz” yanıtını verdi. Ardından, ilk pilot “Arkadaki alevleri görüyor musun?” diye sordu, ikinci pilot ise “Olamaz!” diyerek alevleri fark etti.

KOPİLOT: DİKKAT ET

10 Ağustos 1968'de Piedmont Havayolları'nın 230 No'lu uçuşunu gerçekleştiren uçak, görüş açısının az olmasından dolayı iniş esnasında düştü. Uçak tam inişe geçerken, kule ışıklarını perdeleyen bir sisle karşılaştı ve düştü. Uçakta bulunan 37 kişiden 35'i öldü.Pilot: "Yakıt azalıyor" "Bu yükseklikte kalacağım"Kopilot: "Işıklar görüş açısı içinde"Pilot: "Görüş açısı içinde, teşekkürler" Pilot: "İniş flapları açılıyor" Kopilot: "Dikkat et!"

5 Ocak 1969'da, Ariana Afgan Havayolları'nın 701 numaralı Londra uçuşu kalkış sırasında yeterli yükselme sağlayamadı ve bir ağaca ve eve çarptı. Kazada uçaktaki 65 yolcudan 50'si ile evdeki iki kişi yaşamını yitirdi. Kazanın, uçağın flap ayarlarının yapılmamasından kaynaklandığı belirtildi. Pilotlar arasında, ilk pilotun “30 No'lu flaplar açılıyor” ifadesine karşı, ikinci pilotun “400 fit” diye onay vermesi üzerine, kaptanın “Bittik!” tepkisi kazanın dramatik anlarını ortaya koyuyor.

"KANATLARDAN BİRİNİ KAYBETTİK"

5 Temmuz 1970'te, Kanada Havayolları'na ait bir uçak Toronto'ya inişe geçtiğinde, hava deflektörlerinin devreye girmesi sonucu 4. motoru durdu. Kanadın alev almasıyla kaptan pilot inişe devam etmeye çalıştı, ancak 3. motor da devre dışı kalınca uçak düştü. Bu trajik kazada 109 kişi hayatını kaybetti. Pilotlar arasında yaşanan son diyaloglar, ilk patlamadan sonra ikinci pilotun “Alev aldık, görüyor musun?” ve “Aman tanrım! Kanatlardan birini kaybettik” ifadeleriyle kazanın vahametini gözler önüne seriyor.

13 Ocak 1982'de, Florida Havayolları'nın 90 numaralı uçuşu Washington Havalimanı'ndan kalkış yaptıktan sonra 14. St. köprüsüne çarparak Potomac Nehri'ne düştü. Kabin ekibinin kalkış sırasında anti buzlanma sistemini devreye sokmaması, motor basınç ölçerlerinde buzlanmaya neden oldu ve sistem hatası oluştu. Uçakta bulunan 79 yolcudan 74'ü hayatını kaybetti. Kaza sırasında kopilotun “Larry, düşüyoruz!” uyarısına kaptan pilotun “Biliyorum” yanıtı, trajedinin dramatik anlarını gözler önüne serdi.

8 Haziran 1988’de, Viaçao Aerea Sao Paulo’ya ait ZS-SAS tipi uçak, yoğun yağmur ve sisin etkisiyle 2.500 fit yükseklikte bir dağa çarptı. Kaza öncesinde, kopilotun “Orada tepeler var, görüyor musun?” sorusu üzerine kaptan, “Ne var?” diye karşılık verdi. Kopilotun “Tepe var, öyle değil mi?” şeklindeki uyarısı trajediden önceki son sözler oldu.

"ORADA TEPELER VAR, GÖRÜYOR MUSUN?"

8 Haziran 1988’de Viaçao Aerea Sao Paulo’ya ait ZS-SAS tipi uçak, yoğun yağmur ve sisin etkisi altında seyir halindeyken 2.500 fit yükseklikte bir dağa çarptı. Kaza öncesinde, kopilotun “Orada tepeler var, görüyor musun?” sorusu üzerine kaptan “Ne var?” diye yanıt verdi. Kopilot, “Tepe var, öyle değil mi?” diyerek uyarıda bulundu, ancak bu diyalog trajediyi önlemek için yeterli olmadı.

25 Ocak 2010, Etiyopya Havayolları Beyrut'tan Addis Ababa'ya giden Boeing 737 tipi yolcu uçağı kalkıştan birkaç dakika sonra yanmaya başlayarak Akdeniz'e düştü. Kazada 90 kişinin öldüğü bildirildi. Pilot: "Biz bittik, Allah bizi affetsin"

THY KAPTANI DURUMU HAFİFE ALDI

25 Şubat 2009’da Türk Hava Yolları’nın Boeing 737-800 tipi uçağı, Amsterdam Schiphol Havalimanı’na iniş yaparken düştü. Uçakta bulunan 128 yolcu ve 7 mürettebattan 9 kişi yaşamını yitirdi. Kazadan önce emniyet pilotu Olgay Özgür, “Hocam, radyo altimetre arızamız var” diyerek kaptan pilot Tahsin Arısan’ı uyardı. Ancak kaptan pilot, “Tamaaaam” şeklinde yanıt vererek durumu hafife aldı. Bu diyalog, iniş öncesinde yaşanan kritik anlardan biri olarak kaydedildi.