Son dönemde 2030 projesi kapsamında kültür, ekonomi ve spor alanında bir dizi atılım yapan Suudi Arabistan'ın veliaht prensi Muhammed bin Selman'ın ABD'li ünlü oyuncu Johnny Depp ile yakın arkadaşlık kurması uluslararası kamuoyunun gündemine oturdu. 

İki ismin geçen yıldan beri yakın arkadaş olduğu ve Depp'in yer aldığı bir film projesinin Suudi Arabistan'ın Kızıl Deniz Sinema Fonu'ndan destek alması sebebiyle yakınlığın oluştuğu belirtilirken iki ismin Cemal Kaşıkçı cinayetini de konuştuğu öğrenildi.

Dünyaca ünlü dergi Vanity Fair, Suudi Arabistan'ın İstanbul'daki Başkonsolosluğu'nda 2018 yılında öldürülen Kaşıkçı'nın ölümünü Depp'in gündeme getirdiğini aktardı. Suudi veliaht prensinin Kaşıkçı'nın sadece emirlerinin "aşırı hevesli astları tarafından yanlış anlaşılması" nedeniyle öldürüldüğü yönündeki açıklamasının Depp'i etkilediği belirtildi. 

Geçen yıllarda eski eşi Amber Heard ile olaylı bir boşanma sürecinden geçen Depp hakkında Vanity Fair, "Heard davasıyla ilgili magazin haberlerinde kendisini tanıyamayan Depp, Batı'nın Suudi Arabistan'la ilgili anlatısını sorgulamaya başlamıştı. Veliaht Prens, dünyanın kendisini Saddam Hüseyin gibi kana susamış bir diktatör olarak haksız yere lekelediğini söyledi. Depp'e bunun Suudi Arabistan'ın en büyük anı olduğunu, insanların sadece ziyaret etme zahmetine katlanmaları halinde aylık bazda bile büyük bir dönüşümün algılanabileceğini söyledi" ifadelerine yer verdi.

Depp, 2022 yılının Temmuz ayında Suudi Arabistan'ın Kültür Bakanı Prens Badr ile görüşmüş ve bu pozu vermişti.

"SELMAN, KAŞIKÇI'YI DEVLET DÜŞMANI OLARAK GÖRÜYORDU"

Vanity Fair'e göre Suudi veliaht prens Depp'e Kaşıkçı'nın "veliaht prensin reform gündemini baltalamak için ülkenin düşmanlarıyla birlikte çalışan haydut bir ajan haline geldiğini" söyledi.

Vanity Fair, Suudi lider için yaygın bir lakap kullanarak, "MBS, Batı'nın Kaşıkçı'yı bir gazeteci olarak gördüğünü, ancak kraliyet sarayının onu, gizli amaçlar uğruna geleceğini riske atan yozlaşmış bir devlet düşmanı olarak gördüğünü söyledi" diye yazdı.

Muhammed bin Selman'ın Depp'e, emrindekilere Kaşıkçı'yı fırsatını bulmaları halinde tutuklama talimatı verdiğini, ancak "talimatın, Kaşıkçı'nın kalıcı olarak susturulmasının Prens'i mutlu edeceğini düşünen aşırı hevesli emrindekiler tarafından yanlış anlaşıldığını" söylediği bildirildi.

Makalede, "MBS, kamuoyuna yaptığı açıklamalarla tutarlı olarak, Depp'e cinayet emrini kendisinin vermediğini ama yine de sorumluluğu üstlendiğini söyledi" denildi.

2030 PROJELERİ BAŞLADI

Muhammed bin Selman, çokça sözü edilen Suudi 2030 Vizyonu'nun bir parçası olarak krallıkta bir dizi sosyal reformu hayata geçiriyor.

Krallık içinde hem liberal hem de muhafazakâr muhaliflere yaygın bir baskı uygulayıp muhalefeti bastırırken bile 2018'de kadınların araba kullanması yasağını kaldırdı ve halka açık konserlere ve sinemaların çoğalmasına izin verdi.

Vanity Fair, Depp'in 2017 Riyad Ritz Carlton tasfiyesinde sıkı partici arkadaşı Prens Abdülaziz bin Fahd'ın gözaltına alınmasının ardından başlangıçta Suudi yetkililerle ilişki kurmakta isteksiz olduğunu söyledi. Ancak rapora göre, Muhammed bin Selman'ın krallık için açıkladığı planlar Depp'i sonunda ikna etti.

"GERÇEK BİR BAĞ KURDULAR"

Depp'in bir arkadaşı dergiye yaptığı açıklamada ikilinin "gerçek bir bağ kurduğunu" ve "Onu tanıyan pek çok kişi için şok edici bir durum ama olan bu" ifadesini kullandı.

Johnny Depp Vanity Fair'e, "Başlangıçta bölgede olup bitenler konusunda biraz saf olduğumu kabul etsem de, o zamandan beri orada gerçekleşen kültürel devrimi ilk elden deneyimledim - yeni fikirler ve sanat eserleri ortaya koyan genç hikaye anlatıcılarından, filizlenen bir film altyapısına ve yeniliğe karşı yeni keşfedilen bir meraka kadar. Bölgenin çeşitli yerlerinden kültürlerini, geleneklerini ve hikayelerini benimle paylaşma konusunda son derece misafirperver davranan insanlarla tanışma fırsatım oldu" dedi.