İstanbul Esenyurt'ta, 28 Temmuz 2023 tarihinde 2 kişinin hayatını kaybettiği Tekel bayisinde meydana gelen silahlı saldırı olayıyla ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı.

İDDİANAME TAMAM

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, müşteki beyanları, şüpheli ifadeleri, kolluk tutanakları, whatsapp durum paylaşımı, kamera görüntüleri, otopsi raporları, adli raporlar, olay yeri inceleme ve kriminal raporlar ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Özer ailesi ile Erzen ailesi arasında geçmişe yönelik alacak borç meselesinden aralarında husumet bulunduğu değerlendirildi.

İddianamede, olaydan 2 ay önce Mehmet Erzen'in şüpheli Servet Özer'i silahla kasten yaraladığı, bu olaya ilişkin olarak Cantürk Erzen ile Mehmet Erzen hakkında şüpheli sıfatıyla soruşturma yürütülerek kamu davası açıldığı ve Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki yargılamanın devam ettiği belirtildi.

SUÇ İŞLEME KARARI VERİP GİTTİKLERİ BELİRTİLDİ

İddianamede, şüpheli Murat Özer, Servet Özer'in kardeşi Sercan Özer ve akrabaları İlhami Özer'in de Servet Özer'in yaralanması olayından yaklaşık 1 hafta sonra tekel bayisine silahla ateş ettirerek tehditte bulunduğu iddiasına ilişkin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dosyası ile soruşturmanın devam ettiği kaydedildi.

Soruşturma kapsamında bilgi sahibi Y. Ö.’nün beyanında eşi şüpheli Tarık Özer’in olaydan 20 gün önce alacak borç meselesinden husumetli oldukları kişinin kendilerine yönelik hakaret ve tehdit mesajları paylaştığını söylediğini belirttiği ifade edildi.

Olay günü şüpheliler Murat Özer, Tarık Özer, Azat Özer ve Servet Özer'in birbirlerini telefonla arayarak bir araya geldikleri ve birlikte suç işleme kararı ile müşteki Cantürk Erzen’i aramaya gittiklerinin kaydedildiği iddianamede olay yerine geldikleri araç içerisinde şüpheli Tarık Özer’in yurt dışına çıkması için gerekli olan pasaportun bulunduğu anlatıldı.

TEKEL BAYİSİNE SİLAHLA GİRDİKLERİ İFADE EDİLDİ

İddianamede, şüphelilerin Tekel bayisine girdiklerinde tehditvari bir tavır içerisinde oldukları ve olay yerine silahla gittikleri, bu şekilde şüphelilerin kan gütme saiki ile hareket ettiklerinin ve olayı tasarladıklarının kabulünün gerektiği değerlendirmesi yapıldı.

İddianamede, şüpheli Murat Özer’in maktul Yunus Emre Erzen'in başına defalarca içi dolu cam şişeyle vurduğu, maktul Yunus Emre Erzen’in şüpheli Murat Özer'in başına içi dolu cam şişeyle vurması sonrasında kendisini koruma amacıyla şüpheli Murat Özer’in ayaklarına ateş ettiği, bu sebeple şüphelilerin meşru savunma halinde olduklarının kabul edilemeyeceği, şüpheliler Azat Özer ile Servet Özer’in de maktul Yunus Emre Erzen’in başına defalarca telefonla ve içi dolu cam şişeyle vurdukları, şüphelilerin maktul Yunus Emre Erzen’in hayati öneme sahip baş bölgesine silahtan sayılan nesnelerle defalarca vurmalarının öldürme kastıyla hareket ettiklerini gösterdiği anlatıldı.

İddianamede, şüpheli Tarık Özer’in ise diğer şüphelilerin maktul Yunus Emre Erzen’i darp ettikleri esnada maktul Batuhan Bayındır ve müşteki Yusuf Erzen’in maktul Yunus Emre Erzen’e yardım etmelerini engellediği, önce bu suretle diğer şüphelilere yardım ettiği, sonrasında ise üzerinde bulunan ruhsatsız silahı ile yakın mesafeden maktul Yunus Emre Erzen’in hayati öneme sahip karın bölgesine doğru defalarca ateş ettiği ifade edildi.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENDİ

İddianamede şüpheliler Tarık Özer, Murat Özer, Azat Özer ve Servet Özer hakkında Yunus Emre Erzen'e yönelik "Tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürme suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis, Batuhan Bayındır'a karşı "Kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezası, Yusuf Erzen' yönelik "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan ayrı ayrı 20 yıla kadar hapis, 6136 sayılı "Ateşli Silah Kanunu'na muhalefet" ve 3 kişiye karşı "silahla birden fazla kişi tarafından tehdit" suçlarından 11'er yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep edildi.
Adli kontrol ile serbest bırakılan şüpheliler Erdal Adıyaman, Ercan Topcu, Vedat Erkin ve Hüsamettin Ahmetoğlu hakkında ise "Suçluyu kayırma" suçundan ayrı ayrı 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

AYIRMA KARARI VERİLDİ

Tekel bayisi içerisinde olay yeri inceleme çalışması neticesinde bulunan silahlara ilişkin bayinin resmi sahibi Şüpheli Solmaz Erzen, işleteni Şüpheli Cantürk Erzen hakkında ve Şüpheli Cantürk Erzen'in Mağdurlar Murat Özer, Tarık Özer, Servet Özer'e yönelik Hakaret ve Tehdit suçlarını oluşturan Whatsapp Durum paylaşımlarına ilişkin Şüpheli Cantürk Erzen hakkında ayırma kararı verildi.

İddianame değerlendirilmek üzere Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Mahkeme, iddianameyi kabul etti. Sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.

"İDDİANAME YETERLİ DEĞİL"

Müşteki avukatı Kerim Bahadır Şeker iddianameye ilişkin yaptığı değerlendirmede, "İddianame yeterli değil, canavarca hisle öldürme hükümlerinden savcı şüphelileri sevk etmemiş. Vücudunda 9 adet mermi bulunan Yunus Emre Erzen'in, kamuoyunda da yer aldığı şekliyle hunharca öldürülmesinde bu nitelikli hale de yer verilmesi gerekirdi. Buna ilişkin beyanlarımızı mahkemede de yineleyeceğiz" dedi.