Türk-İş Genel Başkanı Ergün önümüzdeki günlerde asgari ücret görüşmeleri başlayacağını belirtti.

Atalay, konfederasyon genel merkezinde, çalışma hayatındaki sorunları dile getirmek amacıyla tüm çalışanların ve emeklilerin katılımıyla Ankara'da 20 Ekim'de düzenleyecekleri "Emek Buluşması Mitingi" için basın toplantısı düzenledi.

Atalay, asgari ücrete ilişkin açıklamalarda da bulundu.

Atalay, şunları söyledi:

"Önümüzdeki günlerde asgari ücret görüşmeleri başlayacak. Asgari ücretli önümüzdeki yıl 1 ya da 15 Şubat'ta ücretini alacak. Burada 4 ay var. O yüzden 4 ay evvel asgari ücreti konuşmaya başladığınız zaman ev sahibi de markette zam yapmaya devam ediyor. Asgari ücret tespit komisyonunda geçmiş dönemde olduğu gibi bu dönem de asgari ücretli çalışanlar olacak. Biz orada olmayacağız."

EMEKLİ MAAŞLARI AÇIKLAMASI

2024 ila 2025 yıllarında emekli olacak işçiler arasında yüzde 30'luk maaş farkının meydana geleceği ve Orta Vadeli Program'da yer alan "Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi"nin de kıdem tazminatına alternatif olacağı yönündeki iddialarının kamuoyunda değerlendirildiği hatırlatılan Atalay, kıdem tazminatının kuş kadar kaldığını ifade ederek, kıdem tazminatına alternatif kabul etmelerinin söz konusu olmadığını vurguladı.

Atalay, şunları kaydetti:

"Bu sistem iki aydır devam ediyor. Kamu işçisi, 2025 Ocak 14'te emekli olursa yüzde 35 fazla alıyor. 2025 Ocak 15'te emekli olursa yüzde 35 az alıyor. Özel sektörde sene sonu için bu öyle büyük bir rakam ki bununla ilgili Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı A'dan Z'ye her şeyi biliyor. Bununla ilgili 20 gün önce güzel bir kitap yaptık. Kitap da TBMM'de grubu bulunan bütün partilere ve sivil toplum kuruluşlarına dağıtıldı. Bu emeklilik nasıl bağlanıyor, ne kaybınız var, ne zaman düzelecek diye hepsi kitabın içinde var.

Yılbaşına daha 2,5 ay zamanımız var. Bu kanun değişmezse kaybımız var ama kanun değişiyorsa bir problem yok. Yani bizim talebimiz arzumuz da bunun sürdürülemez olduğu yönündedir. Bunu devlet de zor karşılar. Bunun kıdem tazminatları var. Yani azımsanmayacak şekilde talep var. En az 5 bin ile 12 bin lira arasında bir para farkı var. İnsanlar o parayı niye bıraksınlar? Bu işi enflasyona bağlayamazsınız. Enflasyonu denk getireceğim diye ülkeyi uçuruma götürmenin bir anlamı yok."