Kayaköy, Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan nüfus mübadelesi sonrasında tamamen boşaldı. O tarihten bu yana yerleşim yeniden canlanmadı. Taş evleri, kiliseleri ve şapelleriyle ayakta kalan köy, geçen yüzyılın izlerini bugüne taşıdı. Uzun süredir kullanılmayan yapılar, bölgenin sessizliğini daha da belirgin hale getirdi.
SİS KÖYÜ MİSTİK BİR GÖRÜNÜME BÜRÜDÜ
Özellikle kış aylarında oluşan yoğun sis, Kayaköy’ün atmosferini daha da etkileyici kıldı. Terk edilmiş evlerin arasına yayılan sis tabakası, köyü zamanın dışında bir görünüme taşıdı. Bu doğa olayı, köyü ziyaret edenlerin ilgisini artırdı.
TARİH VE DOĞA BİR ARADA
Kayaköy, yalnızca tarihi yapılarıyla değil, çevresindeki doğal alanlarla da dikkat çekti. Denizden yaklaşık 400 metre yükseklikte yer alan Afkule Manastırı, konumu ve mimarisiyle öne çıktı. Bölge, kültürel mirasla doğal dokunun iç içe geçtiği nadir alanlardan biri olarak değerlendirildi.
UNESCO KAPSAMINDA KORUNUYOR
Kayaköy, UNESCO tarafından “Dünya Dostluk ve Barış Köyü” ilan edildi. Bu kapsamda köydeki yapıların korunmasına yönelik çalışmalar yürütüldü. Amaç, bölgenin tarihi ve kültürel değerlerinin gelecek kuşaklara aktarılması olarak açıklandı.