Uzmanlara göre, kapıların altındaki birkaç santimetrelik boşluk; temizlikten güvenliğe, hava akışından maliyete kadar pek çok pratik amaca hizmet ediyor. Yani zannedilenin aksine bu "açık" detay, oldukça iyi düşünülmüş bir çözüm.
TEMİZLİĞİ HIZLANDIRIYOR
Yoğun kullanılan umumi tuvaletlerde temizlik personeli günde defalarca işlem yapmak zorunda kalıyor. Kapıların alt kısmındaki boşluk sayesinde zemin kolayca süpürülüp silinebiliyor, temizlik sıvıları rahatça akabiliyor.
Bu sayede zemin daha çabuk kuruyor, kötü kokuların oluşması engelleniyor ve temizlik süresi ciddi ölçüde kısalıyor.
ACİL DURUMLARDA HAYAT KURTARIYOR
Tuvaletlerde nadir de olsa bayılma, düşme veya ani rahatsızlık gibi durumlar yaşanabiliyor. Bu gibi acil durumlarda kapı altındaki boşluk sayesinde dışarıdan içeriye göz atmak, birinin hareketsiz olduğunu fark etmek veya kilit sıkıştığında dışarı çıkmayı kolaylaştırmak mümkün.
Küçük bir tasarım detayı olsa da, acil durumlarda büyük fark yaratabiliyor.
KÖTÜYE KULLANIMI ENGELLİYOR
Bazı kişiler umumi tuvaletleri sigara içmek ya da mülke zarar vermek gibi yanlış amaçlarla kullanabiliyor. Kapıların tamamen kapalı olmaması, içeride olup bitenin tamamen gizlenmesinin önüne geçiyor ve kötüye kullanımı frenliyor.
Yine de bu açıklık, kullanıcının mahremiyetini ihlal etmeyecek kadar sınırlı tutuluyor.
MALİYETİ AZALTIP ÖMRÜ UZATIYOR
Tam boy kapılar hem ağır hem de maliyetli. Su ve temizlik kimyasallarına maruz kaldıklarında kolayca deforme olabiliyorlar.
Kısa kapılar ise daha hafif, daha ucuz ve dayanıklı. Bu da işletmeler için uzun vadede ciddi tasarruf anlamına geliyor.
HAVA AKIŞINI SAĞLIYOR
Kapıların altındaki açıklık, tuvaletlerde hava sirkülasyonunu artırarak kötü kokuları azaltıyor.
Ayrıca içeriye daha fazla ışık girmesini sağlayarak kabinlerin daha ferah ve aydınlık hissedilmesine katkıda bulunuyor.