Avrupa Merkez Bankasının (ECB) faiz indirimine nisanda gidebileceği beklentisi zayıflasa da güçlü duruşunu korumasına karşın uzmanlar bankanın yakın vadede faizlerde indirime gitmeyeceğini tahmin ediyor.
ECB'nin bu haftaki toplantısında faizleri sabit bırakacağına kesin gözüyle bakan uzmanlar arasında, bankanın faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin haziran-eylül ikilemi olduğu görüldü.
Uzmanlar, özellikle enflasyonda katedilmesi gereken yol olduğunu dile getirerek, bankanın, ciddi bir ekonomik durgunluk olmadığı sürece faizlerde indirime gitmeyeceği öngörüsünde bulundu.
ENFLASYONDA GÜVEN GEREKİYOR
Rabobank Kıdemli Makrostratejisti Bas Van Geffen, ECB'nin para politikasında gevşemeye gitmeden önce enflasyon görünümüne ilişkin daha çok güvene ihtiyacı olduğunu belirtti.
ECB'nin haziran ayında faiz indirimine başlayabileceği öngörülerine sıcak bakmadıklarını aktaran Geffen, "Ancak zayıf bir ihtimalde olsa faiz indiriminin eylül ayında başlayabileceğine yönelik görüşümüzü koruyoruz." dedi.
Geffen, faiz indirimlerinin daha erken olabilmesi görüşüne sahip olabilmeleri için ücret dinamiklerinin gözle görülür bir şekilde iyileşmesi gerektiğini vurgulayarak, ücrete ilişkin verilerin yavaşlama göstermesi durumunda faiz indirimi beklentilerini haziran ayına taşımalarının mümkün olabileceğini kaydetti.
Kızıldeniz'de gemilere yönelik saldırıların görünüme ilişkin yeni bir belirsizlik eklediğini söyleyen Geffen, ocak ayı toplantısında herhangi bir değişiklik olmayacağı öngörüsünde bulundu.
Natixis Avrupa Makroaraştırma Başkanı Dirk Schumacher ise ECB'nin ilk faiz indirimine 25 baz puanlık azalışla haziran ayında başlayabileceğini dile getirdi.
Ocak ayı toplantısının herhangi bir özel açıklamanın yapılmayacağı sıradan bir toplantı olabileceğini belirten Schumacher, ECB'nin şu an için veri odaklı yaklaşımlarına vurgu yapabileceğini ifade etti.
Schumacher, "Ücret verilerinin yayınlanmasındaki gecikme ve değişkenlik nedeniyle, ECB muhtemelen ancak ikinci çeyreğin başlarında ücret artışının yavaşlayıp yavaşlamadığını değerlendirebilecek konumda olacak. Elbette ECB için önemli olan yalnızca ücret verileri değil. Bundan sonra açıklanacak enflasyon verisi ECB'nin para politikası duruşundaki ana etken olacak." değerlendirmesinde bulundu.
ECB Başkanı Christine Lagarde’a toplantıda yaz mevsiminde faiz indirimi konusundaki düşüncesinin kesin sorulacağına işaret eden Schumacher, Lagarde'ın yaz mevsiminde faiz indirimi düşüncesine ne kadar hak vereceğini görmenin ilginç olacağını söyledi.
'KISA VADEDE İNDİRİM İÇİN SEBEP YOK'
ING Group Başekonomisti Peter Vanden Houte, ECB'nin aralık ayında faiz artırım döngüsünde sona gelindiğinin işaretini verdiğini vurguladı.
Finansal piyasaların bu sinyali ve mevcut ekonomik zayıflığı, yakında gerçekleşecek faiz indirimlerinin açık işaretleri olarak algıladığını belirten Houte, "Büyüme ECB'nin beklediğinden daha zayıf olmaya devam etmesine karşın Euro Bölgesi sert bir resesyonun içine sürüklenmediği sürece kısa vadede ECB'nin para politikasını gevşetmesi için bir neden yok." dedi.
Houte, ECB'nin enflasyon konusunda işinin henüz bitmediğini ifade etti.
İleriki aylarda enflasyona ilişkin gelişmelerin birbirine zıt iki eğilim tarafından belirleneceğini aktaran Houte, "Bu eğilimlerden bir tanesi zayıf talebin sonucu olarak daha fazla dezenflasyon, diğer eğilim ise Orta Doğu'daki gerilimin sonucundaki enflasyonist baskılar." değerlendirmesinde bulundu.
Houte, şu andaki piyasa fiyatlamasındaki ironinin faizi indirimlerine olan ihtiyacın daha az acil hale gelmesi olduğunu söyledi.
Finansman koşullarının aralık ayından bu yana rahatlayarak büyümeyi desteklemek ama aynı zamanda enflasyon risklerini artırmak gibi faiz indirimlerinin yapması gereken işi yaptığını dile getiren Houte, "Sonuç olarak piyasaların gelecekteki faiz indirimlerini ne kadar agresif fiyatlarsa, bu kesintilere o kadar az ihtiyaç duyulacak ve bu indirimlerin olasılığı da o kadar az olacak." dedi.
Bankanın ocak ayı toplantısında herhangi bir değişikliğe gitmeyeceği öngörüsünde bulunan Houte, Lagarde'ın toplantıda verilere olan bağlılığını vurgulayabileceğini, herhangi bir taahhütte bulunmadan faiz indirimi konusundaki potansiyel koşullarla ilgili bazı bilgiler verebileceğini kaydetti.