Çağrı üzerine koruma (Kişinin can güvenliği bakımından tehlikeyle karşı karşıya kaldığı anda kendisine verilen telefon numarasıyla yardım istemesi) verilen Öktem’in yakın koruma talebinde de bulunduğu ancak bununla ilgili İl Valiliği bünyesinde oluşturulan koruma kurulunun toplanıp talepleri değerlendirmesi nedeniyle buna dair sürecin devam ettiği, ancak süreç devam ederken öldürüldüğü belirlendi. Emniyet Genel Müdürlüğü KOM ve İstihbarat Daire Başkanlıkları bünyesinde suikastın perde akası, azmettiricileri ve planlaması ve talimatını verenlerin de açığa çıkarılması amacıyla özel bir birim oluşturuldu. İstanbul MİT Bölge Başkanlığı da suikastla ilgili soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosuyla koordinasyon sağlayıp istihbari bilgi paylaşımında bulundu. HTS kayıtları, sinyal baz bilgileri ve PTS kayıtları doğrultusunda yakın zamanda suikastla ilgili yeni gözaltıların olacağı öğrenildi.
İstanbul Şişli’deki bürosundan çıktıktan hemen sonra Zincirlikuyu yakınlarında içinde bulunduğu araca düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden avukat Serdar Öktem suikastıyla ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü KOM ve İstihbarat Daire Başkanlıkları bünyesinde özel bir ekip oluşturuldu. Ankara’dan İstanbul’a giden ekip suikastın tüm yönlerini, bağlantılarını ve perde arkasını çözmek için harekete geçti. Uzman ekipler, suikastın hedef şahsın öldürülmesinde kesin sonuç alma eylemi olarak bilinen “Sigorta atışı” olduğunu, bu tarz suikastlarda hedef alınan kişinin hiçbir şekilde yaralı kurtulmasına ihtimal verilmeyecek biçimde planlamanın yapıldığını, saldırının doğrudan tasarlayarak planlanmış öldürme amaçlı olduğunu ifade ettiler.
UYARI VE GÖZ DAĞI DEĞİL ÖLDÜRME AMAÇLI
Suikastın göz dağı verme, korkutma veya uyarı amaçlı olmayıp doğrudan Serdar Öktem’in kafa bölgesinin hedef alınarak kişinin susturulması amacını taşıdığı bildirildi. Bu arada suikastı gerçekleştiren ekip içerisinde yer alan ve kaçtıkları Arnavuktöy istikametinde yakalanan 2’si 18 yaşın altında suça sürüklenen çocuk olmak üzere 6 kişinin Emniyet Müdürlüğü KOM Büro Amirliğindeki sorguları devam ediyor.
EL SVAPLARI VE KIYAFETLERİNDEN NUMURELER ALINDI
Yakalandıktan sonra 6 zanlının da el svap örnekleri ile kıyafetlerinde barut ve antimon elementi artığı bulunup bulunmadığı ve suikastta silahları kullanan kişilerin kim olduklarının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’da örnek numuneler aldı. Suikastta yaşı küçük 2 kişinin tercih edilmesindeki amacın ise 18 yaşın altında oldukları için Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanıp daha az ceza almalarını sağlamaya yönelik olduğu bildirildi.
SİLAHLAR KPL’YE GÖNDERİLDİ
Yakalanan zanlılarla birlikte ele geçirilen 2 adet AK-47 seyyar dipçikli kalaşnikof tüfek, 2 adet 9 mm’lik Parabellum tabanca ile olay yerinden toplanan boş kovanlar ile otopsi ve ölü muayenesi sırasında Serdar Öktem’in vücudundan çıkarılan mermi çekirdekleri de balistik inceleme ve eşleşme yapılmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kriminal Laboratuvarına gönderildi. Olay yerini gören güvenlik kamera kayıtları, KGYS görüntüleri, zanlıların birbirleriyle olan irtibatlarını gösteren HTS kayıtları, suikasttan önce bir araya geldiklerini gösteren sinyal baz çakışmaları, araç kullandıkları güzergahlara dair PTS (Plaka Takip Sistemi) bir bütün olarak incelendi.
KAR MASKESİ VE ELDİVENLERE GENOTİP İNCELEME
Soruşturmayı yürüten Başsavcılığın talimatıyla yakın zamanda olayla bağlantılı oldukları, olayın azmettiricisi rolünü üstlendikleri tespit edilen zanlılara yönelik yeni gözaltıların olacağı belirlendi. Olayda kullanılan kar maskeleri ile eldivenler üzerinde de kullanan kişinin haricinde farklı kişilere ait genotip DNA örneği, parmak izi, kan, kıl ve tükürük incelemesi de yapılmak üzere laboratuarda incelemeye alındı.
3 SAVCI GÖZETİMİNDE OTOPSİ VE ÖLÜ MUAYENESİ YAPILDI
Olayın azmettiricilerinin ve perde arkasında suikastın emrini verenlerin açığa çıkarılması, tetikçilerin taşaron olarak kullanılmasına dair tüm detayların açığa çıkarılması için titizlikle yürütülen soruşturmaya istihbari bilgi sağlamak için MİT İstanbul Bölge Başkanlığı da genişletilen tahkikata dahil oldu. İstanbul Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesince soruşturmayı yürüten 3 Cumhuriyet Savcısının gözetiminde otopsi ve ölü muayenesi tamamlanan Serdar Öktem’in kafa, sol omuz, köprücük kemiği ve yüz bölgesinde mermi çekirdeği parçaları bulunduğu, ölü muayenesinde ise kafatasında mermi giriş-çıkış yaraları ile sol kolda yan yana 2 mermi giriş yarası tespit edildi. Otopsi raporuna göre, kafatası ve yüz kemiklerinde kırıklar, beyin kanaması, beyin dokusunda harabiyet ve büyük damarlarda yaralanmalar meydana geldiği ifade edildi. Raporda, Serdar Öktem’in ölümünün, ateşli silah yaralanmasına bağlı kafatası ve yüz kemik kırıklarıyla birlikte gelişen beyin kanaması, beyin doku harabiyeti ve büyük damar yaralanmalarından kaynaklanan iç ve dış kanama sonucu meydana geldiği belirtildi. Ayrıca Öktem’in kafasına, yüzüne ve sol koluna isabet eden yaralanmalardan en az birinin tek başına öldürücü nitelikte olduğu vurgulandı. Öktem’in kıyafetlerinin ise atış mesafesinin belirlenebilmesi için Polis Kriminal Laboratuarı’na gönderildiği öğrenildi.
ÇAĞRI ÜZERİNE KORUMA VERİLMİŞ
Bu arada Organize Suç Örgütü üyesi olmaktan gözaltına alınan bir zanlının ifadesinde, Daltonlar suç örgütünün avukat Serdar Öktem’e suikast yapılacağına dair itirafta bulunması üzerine 25 Ağustos günü İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bakırköy ve Şişli İlçe Emniyet Müdürlüklerine bir yazı gönderip Öktem’in can güvenliğinin sağlanmasına yönelik önlem alınması gerektiği yönünde uyarıda bulunduğu belirlendi. Yazıda, “Yürütülmekte olan bir soruşturmayla ilgili alınan Şüpheli ifadesinde Avukat Serdar Öktem’e eylem yapılacağı yönünde beyanlarda bulunduğu anlaşılmıştır. Ataköy'de evi, Şişli'de ofisi bulunan Serdar İlçe Emniyet Müdürlüğünüzce Can Güvenliği Tebliğinin yaptırılarak gerekli adli ve idari tedbirlerin aldırılması hususunu arz ederim” deniliyor. Bu tebligatın Öktem’e yapıldığı ve kendisine ilk etepta çağrı üzerine koruma verildiği (Kişinin tehlike anında can güvenliğ riskine karşı kendisine verilen telefon numarasını araması), ancak bunu yeterli görmediği için yakın polis koruması talebinde bulunduğu, bu talebinin ise koruma kurulunca sürecin devam ettiği ve değerlendirme aşamasındayken suikastın gerçekleştirildiği öğrenildi.
21 AY TUTUKLU KALDI
Avukat Serdar Öktem, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş suikastına ilişkin davanın en kritik isimlerinden biriydi. Ateş suikastına ilişkin davanın sanıkları arasında yer alan ve cinayete yardım suçlamasıyla 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Avukat Serdar Öktem 21 ay tutuklu kalmıştı. Gözaltına alınması, tutuklanması ve tahliyesi ayrı ayrı tartışma konusu olan Öktem’in, Sinan Ateş suikastı öncesinde tetikçiyi ayarlayan Gülsuyu Çetesi üyelerinden Doğukan Çep’in avukatlığını da yapıyordu.
TELEFON ŞİFRESİNİ ISRARLA VERMEDİ
Ateş suikastıyla ilgili gözaltına alındığında Covid geçirmesi nedeniyle cep telefonu şifresini hatırlayamadığını söyleyen Öktem, yargılama boyunca da aynı ifadesini tekrarladı ve “Hatırlasam dahi söylemezdim” demişti. Tutuklu kaldığı 21 aylık süre içerisinde “konuşacağı” yönünde iddialar sürekli gündemdeydi. Tutuklandıktan 6 ay sonra cezaevinde kalp spazmı geçirdiği gerekçesiyle Etlik Şehir Hastanesi’ne kaldırılmış ve burada “sarı alan” olarak adlandırılan bölümde tutulurken Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım ile görüştüğünün ortaya çıkması da uzun süre gündemi meşgul etmişti. Yaklaşık yarım saat süren görüşmede, Öktem’e "konuşmaması için bazı vaatlerde” bulunulduğu iddia edilmişti.