2020 Sivrice merkezli Elazığ depremi ve 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Kırklar Mahallesinde kurulan konteyner kentte depremzedeler yerleştirildi. Konutların yapılması sonrasında hak sahibi olan birçok depremzede evlerine geçerken kısa bir süre sonra evlerine kavuşacak olan hak sahiplerinin yanı sıra dar gelirli depremzedelerin yüksek ev kiralarından dolayı konteyner kentten çıkamadı. Yetkililer tarafından kendilerine tebligatlar gönderildiğini ifade eden depremzedeler, elektrik ve sularının kesileceği ve evden çıkmaları için baskıların yapıldığını söyledi.
“EV TUTACAK BİR DURUMUMUZ OLSA ZATEN HİÇBİRİMİZ ZATEN BURADA KALMAYIZ”
2020 Sivrice depremi sonrasında konteyner kentte kalmaya başlayan bir çocuk annesi Müzeher Mutlu, konteynerden çıkarılmak için defalarca kapılarına tebligatlar gönderildiğini söyledi. Maddi durumunun kötü olmasından dolayı konteyner kentte kaldığını ifade eden Mutlu, “Biz 2020 depreminden bu yana konteynerlerde yaşayan vatandaşlarız. Bazılarımız 2023 depremi sonrasında buraya geldi, bazılarımızın evleri Çevre Şehircilik tarafından kentsel dönüşüm nedeniyle evlerimiz yıkıldı. Bazılarımız mahkemelik aşamasında olan evleri var. Burada kalan vatandaşların asgari ücretin çok altında bunu defalarca dile getirdik burada sürekli çıkarmalar söz konusu oluyor kapılara kağıtlar yapıştırılarak ‘bir ay içinde çıkarılacaksınız’ uyarıları yapılıyor. Sürekli ‘elektrikleriniz kesilecek, sularınız kesilecek çıkarılacaksınız’ deniliyor. Bizim gidecek yerimiz olmadığı için sessiz kalmak zorunda kalıyoruz çoğu zaman basına bilgi veriyoruz durumumuz bundan ibarettir diye. Durumumuz kötü ülkenin durumu da belli 10 bin ile 15 bin TL arasında kira fiyatları çok yüksek. Kaldı ki burada 10 bin TL alan bile yok. Burada hastalarımız var, makinaya bağlı olarak yaşayanlar var, yaşlı insanlar var, gidecek yeri olmayanlar var. Buradan çıkarıldığımız zaman nereye gideceğiz biz bunu soruyoruz. Ev tutacak bir durumumuz olsa zaten hiçbirimiz zaten burada kalmayız. Daracık bir yer elektrik su için mi insanların burada kaldığını sanıyorlar? Gidecek bir yerimiz olmadığı için burada kalıyoruz” diye konuştu.
“TEDİRGİNİZ HUZURUMUZ YOK”
Sürekli baskı altında olduklarını belirten Mutlu, “Konteyner kentte yaklaşık 250 kişi var hak sahibi olanlar var onlar çıkaracaklarmış çünkü evlerini teslim almışlar. Hak sahibisiniz eviniz verilmiş bizimde imkanımız olsa bizde çıkacağız. Devletimizden beklediğimiz sosyal konut defalarca dile getirdik ödeyecek durumumuz yok, sosyal konut istiyoruz bedava da istemiyoruz elimizdeki parayla ödeme yapalım o şekilde kalalım. Cumhurbaşkanımız kiracılara ev yapılacağını daha önce söylemişti ama sürekli valilikten yazılar geliyor çıkacaksınız elektriğiniz, suyunuz kesilecek deniliyor. Kapıda sürekli çevik kuvvet bekliyor tedirginiz, hiç huzurumuz yok. Depremden bu yana hiç huzurumuz yok burada kalıyoruz ama nasıl kalıyoruz. Sürekli baskı altındayız bu baskılar nereye kadar. Benim evimi Çevre Şehircilik yıktı üç katlı evin karşılığında bir daire verildi onu da annem aldı iki kardeş olarak birimiz kiraya gitti birimiz konteynerdeyiz. Mahkemenin sonucu halen belli değil bize bir çare bulunmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
“DEVLET SOSYAL KONUT VERSİN KİRAMIZI ÖDEYEREK OTURALIM”
Bir başka depremzede Abdullah Bal, ise sosyal konut talebinde bulundu. Devletin uygun bir fiyatla sosyal konut vermesini isteyen Bal, “Biz Kahramanmaraş depreminden bu yana buradayız, bizim devlet büyüklerimizden bir talebimiz var. Bizim yerimiz yurdumuz olmadığı için ve aylıklarımız da kirayı karşılamadığı için devlet büyüklerimize diyoruz ki bize sosyal konut yada TOKİ’ye ait bir yerde barındırsınlar diye biz sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Devlete karşı değiliz iyiliklerini unutmadık ama bu kalıcı çare değil. Yetkililer diyor ki burası geçici kaldıracağız ama burayı kaldırırsanız bizi nereye göndereceksiniz? Yolların üzerinde biz kamp mı kuralım? Sosyal konut dar gelirliler içindir. Devlet bir sosyal konut yapsın ayda vereceğimiz ücretleri belirlesin ama bu da yok. Bizi çıkaracaklar ama ne yapacağız burada hasta insanlar var. Benim üç tane hastalığım var. Burada KOAH hastası olan, cihaza bağlı olan insanlar nereye gidecek bu insanlar ölsün mü? Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız eğer bizi ve gariban olan kendi halkını görmüyorsa karşı mı koyalım? Bize sosyal konutlar yapsınlar bizde kiramızı ödeyerek orada oturalım biz devletten bedava beklemiyoruz. Kira ücretimizi belirleyin seneden seneye de enflasyona göre kirayı artırır biz bunu bekliyoruz” ifadelerini kullandı.