Havalimanı personeli tarafından sağlanan ve teoride yalnızca gerçekten yardıma ihtiyacı olan yolculara yönelik olan bu destek (tekerlekli sandalye veya uçağa kadar eşlik), birçok yerde sıra beklemeden uçağa binme yöntemi haline geldi. Personelin kontrolü kaybetmesi ve bazı yolcuların bu durumu "akıllıca" suistimal etmesi, sistemin çökmesine neden oluyor.
Havayolları değişikliklere gidiyor
Özellikle ABD'de, koltuk ataması yapmayan Southwest gibi havayolları, bu suistimal nedeniyle büyük talep yoğunluğu yaşıyor.
Yolcular, en iyi koltukları kapmak ve sıra beklemekten kaçınmak için bu hizmeti talep ediyor. Şirket, bu duruma yanıt olarak 26 Ocak 2026'dan itibaren atanmış oturma düzenini uygulamaya koymayı planlıyor.
Ancak bu değişiklik, gerçekten yardıma ihtiyacı olan yolcuları mağdur etme riski taşıyor.
Yeni kurallarla birlikte, bu yolcuların öncelikli biniş hakkı da ortadan kalkabilir ve diğer yolcularla birlikte sırada beklemek zorunda kalabilirler.
Benzer bir kaos ortamı Hindistan'da da yaşanıyor. Air India, bazı uçuşlarda yolcuların %30'unun yardım talep ettiğini bildiriyor. fly4free web sitesinin aktardığına göre, durum o kadar ciddi bir boyuta ulaştı ki, Hindistan Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) radikal bir karar aldı:
SHGM, tekerlekli sandalyeyi yalnızca kolaylık sağlamak için kullanmak isteyen engelli yolculardan ücret almaya karar verdi.
Bu durumun en acı sonucu ise, gerçekten yardıma ihtiyacı olan kişilerin, havalimanında tekerlekli sandalye bulunmaması nedeniyle bu hizmetten yararlanamadığı vakaların yaşanması oldu.
Bu suistimal dalgası, havacılık sektörünü, hayati öneme sahip destek hizmetlerini yeniden tanımlamaya zorlarken, yeni kuralların gerçek ihtiyaç sahiplerini nasıl etkileyeceği merak konusu.