Kitaplardan beyaz perdeye uyarlanan Robert Downey Jr. ve Benedict Cumberbatch gibi birbirinden başarılı oyuncularla daha da popüler hale gelen ünlü dedektif aslında yaratıcısı Sir Arthor Conan Doyle tarafından pek de sevilmiyormuş. Hatta uzman bir tarihçiye göre Doyle, yarattığı bu kurgu karakterden nefret ediyordu.
Tarihçi Lucy Worsley'e göre, Sherlock Holmes'un yazarı Sir Arthur Conan Doyle, yarattığı dedektifi hayallerinin önünde bir engel olarak görüyordu.
BBC2'de yayınlanan yeni bir belgeselde Worsley, Doyle'un ilk Holmes romanını, daha sonra gerçek tutkusu olan tarihi kurgu yazmaya devam etme umuduyla sunduğunu iddia ediyor.
Dedektifin yer aldığı ilk roman, Kızıl Dosya (A Study in Scarlet Scarlet), 1886'da yayıncı Ward Lock & Co tarafından kabul edilmeden önce üç kez reddedildi. Yayıncı ucuz kurgu aradıklarını söyledi ve Doyle, kitabı son haline getirdikten sonra kabul edilebildi.
Holmes, 60 orijinal hikayede yer aldı, ancak Worsley'in iddiasına göre; Doyle'ın bu başarısı onu asıl tutkusundan alıkoyduğu için içten içe bu kurgusal dedektiften hep nefret etti.
Worsley şunları söyledi: "Belki de Arthur'un en büyük sırrı, Holmes'tan uzun süre boyunca nefret etmesiydi. Hayalini gerçekleştirmesini engellediği için dedektifini suçladı."
Worsley, Doyle'un eğer bilseydi; ölümünden 93 yıl sonra, tarihi romanlarının okunmadan bir kenarda kalmasından ve ucuz ama sevilen dedektifinin ekranlarımızda bile yaşıyor olmasından nefret edeceğini belirtti.
Worsley'in bu iddiaları aslında Sir Doyle ve annesi arasındaki mektuplarda da kendisini gösterir. Ünlü yazarın annesine yazdığı mektupların birinde, "Hikâye bitsin gitsin istiyorum. Aklımı daha iyi şeyler çeliyor anne" diye yazar. Hatta tarihi romanlar yazmak için 1893'te yayınlanan Son Vaka (The Final Problem) isimli kitap ile Sherlock Holmes'un maceralarına son verir.
