Yeni açılan Baruthane Millet Bahçesi’nden bahsedeceğim... Kimse kusura bakmasın, buna da şükür diyemeyeceğim...
Atatürk Havalimanı’ndan dönüyorum. Sahil yoluna girdim. Sahil diye ağzım alışmış. Sahili sıradağlar gibi rezidanslar sarmış. Binaların arasından bakınca deniz görünüyor anca...
Bundan 15 yıl önce bu yol öyle sık ağaçlıktı ki yeşilden deniz görünmüyordu. Hepsini kestiler. Sahil hattının komple ırzına geçtiler. Gökdelenler diktiler.

★★★

Ne de olsa AKP’nin en büyük seçim vaadiydi. “Park yapacağız” dedi, vatandaş sevindi. Olması gereken zaten bu değil miydi?
Hayret, 16 yıldır yeşil alanların tamamını betona gömen parti seçimlerde birden yeşilci kesildi. Faiz artışlarından sonra inşaat zaten nalları dikti. Orayı da betona gömse kime satacak ki?
Enflasyon, işsizlik, konkordatolar bile seçmeni etkilemedi. İnsanlar 1603 lira asgari ücretle nasıl yaşıyor diye kimse düşünmedi. Millet koşa koşa parka, bahçeye, çaya, keke oy vermeye gitti.

★★★

Zira buraya rezidans yapıp AVM ile taçlandıracaklardı. Mahkemeden döndü. Park yapmak zorunda kaldılar. Şimdi lütufmuş gibi sunuyorlar. Sıkılmadan reklamını yapıyorlar.
Millet bahçesi yolumun üzerindeydi... Vardım. Halı saha sandım. Bahçe deyince insanın aklına ağaç geliyor haliyle... Hırsızlar! Ağaçları çalmışlar.
Dikkatle baktım. Polisiye bir durum yok. Ağaçsız bahçe yapmışlar. Yazın dolaşırsan sıcaktan beynin yanar.

★★★

Bahçe diye fidan ekmişler. Küçük bir alanı çimlendirmişler. Nitekim yuvarlanacaksınız sözünü vermişti. Ağaçların olmaması kesintisiz yuvarlanma mesafesini artırmak açısından iyi...
Bahçenin yolları toprak olsaydı bari... Yok, oraya da beton dökmüşler... Kimse bedava kek, çay dağıtmıyordu. Hâlâ demlenmedi mi?
Makarnayla 16 yıl yönetti, kek ile bir 5 yıl daha var gideri...

★★★

İki yanındaki gökdelenlerin bahçeleri de hemen hemen aynı büyüklükte... Mahalle parkından hallice... Estetik yok, vizyon yok... Peyzaj açısından vasat bile diyemeyeceğim kalitesiz bir icraat...
Böyle bir alanı bırak büyükşehirlerin belediye başkanlarını ancak ilçe belediye başkanı açar. Hayalimde yasak dinlemeyip mangal yakan beyaz atletli dayılar...
Top tepişen Suriyeliler, Afganlar... Gül satmaya çalışan ablalar... Hayatında park görmemiş insan bile buranın mahalle parkı olduğunu anlar... Bu park işi kim bilir kaça patlar?