Yakıcı pahalılığa, çekilen acılara, yaşanan çarpıklıklara rağmen, dostları, aileleri, akrabaları bir araya getiren bayramlar güzeldir.

Tüm okurlarımın bugün başlayan Kurban Bayramı’nı kutluyorum.

Eski bayramlar daha güzeldi. Yürekler sevgi ile dolar, yüzler mutluluk içinde güler, herkesi bir yaşam sevinci kaplardı...

Şimdi öyle mi? Hayır! O eski bayramlar geri gelmemecesine gitti.

Şimdi yaz-kış, bayram-seyran demeden geçim derdiyle boğuşuyoruz.

★★★

Hazreti Ali’ye sormuşlar:

“Bayram nedir?”

“Günahsız geçen her gün bayramdır” demiş...

Peki, ülkemizde günahsız geçen bir günümüz var mı?

Ülkenin haline bakın...

Gazetelerin 3’üncü sayfaları kanlı olaylarla dolu...

Kadın cinayetleri, zorbalık, vahşet, her gün olanca şiddetiyle devam ediyor.

Politikada söylenen yalanlara, atılan iftiralara bakın...

Koca koca siyaset liderlerinin bile ağızları bozuk!

Bunlar toplumun günah göstergeleri değil midir?

★★★

Bir okurumun bayram nedeniyle gönderdiği mesajdan anladığıma göre, bütün dostları ona:

“Deli misin sen?” diyorlarmış.

“Neden?” diye sorduğunda:

“Yahu, her yerde en sert sözlerle hem iktidarı, hem muhalefeti eleştiriyor, iki taraftan da düşman topluyorsun. Bari birini eleştir, hiç değilse düşman sayısını azalt.” diyorlarmış.
Başı yeteri kadar dertte olduğu için adının verilmesini istemeyen okurum bayram mesajını:

“Keşke dedikleri gibi deli olsaydım. Günlerimi ‘vay vay’ yerine ‘lay lay’la geçirirdim. Bu devirde deli olmak kötü bir şey değil ki... ‘Deliye her gün bayram’ demişler. Deli olsaydık bize de her gün bayram-seyran olurdu!” diye noktalıyor.

★★★

Toplumda bir kutuplaşma var. İnsanlar bölünüyor ve ne yazık ki bu bölünmeyi “Bizden olanlar” ve “Bizden olmayanlar” diye bizzat iktidar yaratıyor.

Zenginle yoksul arasındaki gelir uçurumu büyüyor...

Çoğu genç, milyonlarca kişi işsizlik kurbanı... Parasızlıktan evlenemeyenler, evlenip de çocuk yapmayanlar çoğunlukta...

★★★

Dar gelirlilere dünya dar geliyor.

Seçimi, muhalefet kazansaydı emekliler 15 bin lira bayram ikramiyesi alacaklardı. Onlar iktidara oy verdi, 2 bin lira bayram ikramiyesi ile yetindiler. Şimdi neden şikayetçiler, anlamak zor!

Emekli bir vatandaş “Bize 15 bin diye söz vermişlerdi. Nerede 15 bin liramız?” şeklinde bir e-mail göndermiş. Adam şaşırmış... Bu vaadi iktidarın yaptığını sanıyor. Bir kısım seçmen kafa karışıklığı içinde...

Tüm olumsuzluklara rağmen dilerim bayramımız ulusça kutlu olur.

Adalet kurban ediliyor!


Bir ülkede hukuk ve adalet işlemiyorsa, işlerin düzgün gitmesi mümkün müdür?

Ne çekiyorsak hukuksuzluktan çekiyoruz.

Bugün başlayan Kurban Bayramı, ülkemizdeki “hukuksuzluk kurbanlarını” da hazin bir şekilde hatırlattı.

Bunların başında, hapisteki emekli generaller geliyor.

Çetin Doğan 83 yaşında...

Fevzi Türkeri 82 yaşında...

Yıldırım Türker 82 yaşında...

Cevat Temel Özkaynak 78 yaşında...

Erol Özkasnak 77 yaşında...
Adeta ölüme terk edilmiş gibiler. Sincan Cezaevi’nde yatan E. Korgeneral Vural Avar bir süre önce ağır hapishane şartlarına dayanamayarak ölmüştü...

1997 yılında Başbakan Erbakan’ın altına imza atıp uygulattığı “28 Şubat Kararları”nın üzerinden 25 yıl geçtikten sonra, kararları uygulayan o dönemin komutanları hapse atıldı.

İleri yaşları gereği hepsinin kalp-damar hastalıkları ve tansiyon başta olmak üzere birçok rahatsızlığı var. Cezaevi şartlarında yeterli tedavi yapılamıyor.

Peki, kurbanların ölmeleri mi bekleniyor? Nerede hukuk, nerede adalet?

GÜNÜN SÖZÜ


26 lirayı aşan doların bayramıdır bugün... TL içinse acı bayram!