Beşiktaş'ta yönetim kurulu danışmanlığı görevinden alınan Friedel sessizliğini bozdu. HT Spor'a konuşan Amerikalı antrenör yaptığı açıklamada, "Bu zamana kadar Beşiktaş'a saygımdan dolayı sessiz kaldım. Maalesef benim hakkımda çok fazla yalanlar söylendi" dedi.

Friedel'in konuşmasından satır başları şu şekilde:

"10 Mayıs'ta Beşiktaş'ın sportif direktörü olmam için teklif aldım. ABD'deki avukatım, 10 Mayıs ile 2 Haziran arasında Kaan Şakul ve Hasan Arat ile görüşmeler yaptı. Tüm konuşmalarımız sportif direktör olacağım yönündeydi. Gelmeden 2 gün önce Hasan Başkan ile bir görüşme yaptım. Ünvanımın başkan danışmanı olup olmayacağıma dair talep aldım. Görev ve sorumluluklarımın aynı olup olmayacağına dair soru sordum, onay alınca Beşiktaş'a geldim."

"Samet Aybaba'nın sözleri bana tercüme edildi. Samet'in Beşiktaş taraftarı için bir efsane olduğunu anlıyorum. Hasan Arat'ın, Samet Aybaba ile arasındaki diyaloğu bilmiyordum. Onun ne işle ilgileneceğini de bilmiyordum. Onun da kızgınlığını anlayabiliyorum kendi iş tanımı yönünden."

'HASAN ARAT ÖZÜR DİLEDİ'

"Akşam 23 gibi uyuyordum. 22.30-23.00 gibi birileri aradı. Performansın başındaki kişiden öğrendim bunu. Başkan Hasan Arat bu durum için benden özür diledi. Başka bir yöneticinin bana söylediğini düşünüyordu ama böyle bir şey olmadı."

"İlk geldiğimde 56 tane oyuncumuz vardı. 23 tane yabancı oyuncumuz vardı, bunu 12'ye indirmem gerekiyordu. Sonra 14'e yükseldi. Kulüpteki bazı isimler de bunu çok oyuncu satacağımız yönünde açıklamalar yaptı ve işlerimizi zorlaştırdı. Kulübün içinde bildiğimiz üzere, planladığımız üzere 2-3 transfer dönemine ihtiyacımız vardı. Hasan, Hüseyin, Kaan ve ben, Gio, teknik heyetteki isimlerden oluşan bir komitemiz vardı. Kaan Şakul'un teknik yönden transferlerle bir alakası yoktu. Hem çok sayıda oyuncu satılması gerekiyordu hem de değerini artırabilecek oyuncular transfer etme dinamiği çok zordu. Önce Gio ile her pozisyon için nasıl performanslar beklediğine dair raporlar alıyordum. Hiçbir zaman taktiklere karışmadım."

'KAAN ŞAKUL FAZLA SUÇLANIYOR'

"Benim işim sadece futbolcu satmak değildi. Scout, analitik, performans, medikal departmanlarla ilgileniyordum. Avrupa'da da bazı takımlar paralarını geç aldı. Kaan'ın gereğinden fazla suçlandığını düşünüyorum. Teknik olarak transferlerin hiçbir noktasında Kaan yoktu. Taraftarın üzgün olmasını kesinlikle anlıyorum, uzun süredir futboldayım, bunu kesinlikle anlıyorum."

KOMİSYON İDDİALARI

"3 unsurla cevap vereceğim. Birinci olarak, asla ve asla komisyon veya prim almadım Beşiktaş'tan. İkincisi, eğer benim sözleşmemi Samet yayınladı. Bu sözleşme doğruysa ve yayınladıysa, sözleşmedeki Beşiktaş Kulübü gizlilik hükümlerine aykırı davrandı. Bu yaptığı etik dışı. Üçüncüsü, Samet Aybaba'nın yayınladığı sözleşme zaten yanlış bilgileri içeriyorsa burada manipülasyon yapılıyor. Fırat Günayer ve Sercan Dikme aracılığıyla manipülasyon yapılıyor. Ben sözleşme gizliliğine sadık kalacağım."

'BİLGİLER SIZDIRILIYORDU'

"Hüseyin göndermediği için Macaristan'a kendim gittiğim söylendi, bu da yalan. Medyaya ben ve Kaan'ın kötü görünmesi için birçok şey sunuluyor. Temmuz sonundan itibaren bazı bilgilerin sızdırıldığını biliyordum. Benim tek yaptığım şey Beşiktaş'a en iyi kadroyu kurmak için Hasan, Hüseyin, Kaan ve Gio ile birlikte çalışmak oldu."

'AYBABA NEDEN BANA KIZGIN ANLAMADIM'

"Samet Aybaba'nın ilk başta bana neden kızgın olduğunu hiç anlamadım. Yapım gereği kötü biri zaten değilim. Benim hakkımda yalanlar olursa tabii ki kendi haklarımı savunurum. Bir sorun olduğunda yapıcı olmaya çalışırım."

"Yabancı teknik ekibe en fazla şoför konusunda yardımcı olabilirdim. Gio bence çok ilgili bir teknik direktör. Futbolcular, kadroyla ilgili konuştuğumda hangi futbolcuların medyadan çok büyük baskı aldığı konusunda düşüncelerim oldu. Onları da takımda seçebilirdi, bunu da sadece bilgilendirme amaçlı söyledim. Gio medyayı okumuyordu, ben de scoutlarıma kötü haberlerden beni haberdar etmelerini 2 sebepten söyledim. Birincisi, bir oyuncunun morali kötüyse neden olduğunu anlamamız için. Gio da bu olan bitenle bilgilendirilse daha doğru olurdu. Taktikler tamamen Gio'ya kalmış bir durumdu."