Dünyada geniş yüzölçümüne sahip olmasına rağmen neredeyse hiç nüfusu olmayan ülkeler dikkat çekiyor. Bu ülkelerin başında ise Moğolistan geliyor. Yaklaşık 1,56 milyon kilometrekarelik yüzölçümüne sahip olan Moğolistan, yalnızca 3,5 milyonluk nüfusuyla dünyanın en seyrek nüfuslu egemen ülkesi olarak öne çıkıyor.

Ülke topraklarının yaklaşık yüzde 99,7’sinde sürekli yerleşim bulunmuyor. Nüfusun büyük bölümü başkent Ulan Batur ve çevresinde yoğunlaşırken, ülke genelinde nüfus yoğunluğu kilometrekare başına yalnızca iki kişi seviyesinde.

BOZKIRLAR, DAĞLAR VE ÇÖLLE ÇEVRİLİ DEV BİR COĞRAFYA

Moğolistan coğrafyasının büyük kısmını, ormanların olmadığı geniş bozkır düzlükleri oluşturuyor. Ülkenin kuzey ve batısında dağlık alanlar, güneyinde ise Gobi Çölü yer alıyor. Sert iklim koşulları ve geniş coğrafya, ülkede kalıcı yerleşimleri zorlaştırıyor. Bu koşullar, Moğolistan’da göçebe yaşam kültürünün yüzyıllardır sürmesinin en önemli nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.

NÜFUSUN YÜZDE 30'U HALA GÖÇEBE YAŞIYOR 

Uzmanlara göre iklim değişikliği ve şehirleşme, geleneksel yaşam biçimini zorlaştırsa da ülkede nüfusun yaklaşık yüzde 30’u hala göçebe ya da yarı göçebe olarak yaşamını sürdürüyor. Göçebe yaşam, hayvancılığa dayanıyor ve mevsimlere göre ger adı verilen taşınabilir çadırlarda yer değiştirmeyi kapsıyor.

AT KÜLTÜRÜ ULUSAL KİMLİĞİN TEMEL UNSURU 

Moğolistan’da at kültürü, günlük yaşamın ve ulusal kimliğin temel unsurlarından biri olarak kabul ediliyor. Ülkedeki at sayısı, insan nüfusunun üzerinde bulunuyor. Atlar; ulaşım, tarım, günlük işler ve spor faaliyetlerinde yaygın olarak kullanılıyor. Kısrak sütünden yapılan airag adlı fermente içecek ise ülkenin geleneksel içecekleri arasında yer alıyor.