Maden işçileri, soğuk hava koşullarında direnişlerine devam ederken Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin gönderdiği çelik sobalar ve esnafın sağladığı yiyecek-içecek desteğiyle ayakta kalmaya çalışıyor. Yer altındaki madenciler direnişi sürdürürken, yer üstündeki işçiler ateş yakarak ve çadırlarda ısınarak destek veriyor. Madenciler, "Sesimizi duyan yok mu?", "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla tepkilerini dile getiriyor.
Maden işçisi Mustafa Acar, özelleştirme karşıtı tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“20 yıllık madenciyim, bunun 16 yılı özel sektörde geçti. KİAŞ’ta 4,5 yıldır çalışıyorum ve aradaki farkı anlatmaya gerek yok. Devlette çalışmak her açıdan daha güvenli ve kazançlı. Biz, bu karın devlet bütçesinde kalmasını, bir kişinin rant kapısı haline gelmemesini istiyoruz. Yetkililerimizin halimizi görmelerini talep ediyoruz.”
"TALEPLERİMİZ NET"
Eylemin 8. gününde açıklama yapan bir başka maden işçisi, müjdeli bir haber beklediklerini ifade ederek, “Varlık satışına ‘hayır’ diyoruz. Eğer taleplerimiz karşılanmazsa, açlık grevi ya da Ankara’ya yürüyüş gibi eylemler düşünüyoruz. Ancak moralimiz yerinde ve kararlıyız” dedi.
“VARLIK SATIŞI DURANA KADAR BURADAYIZ”
Madenciler, özelleştirmeye karşı direnişlerini sürdüreceklerini vurguluyor. 15 yıldır Çayırhan’da çalışan bir madenci, şunları söyledi:
“Satış bizi yıpratıyor. Kar, yağmur, soğuk dinlemeden buradayız. Ailelerimiz ve esnafımız yanımızda. Varlık satışı durana kadar hiçbir yere gitmiyoruz.”
“ALIN TERİMİZİ DEVLET İÇİN DÖKMEK İSTİYORUZ”
Maden işçisi Yıldırım Topçu, mücadelelerinin haklılığına dikkat çekerek şunları ekledi:
“Biz emeğimizi ve alın terimizi devletimiz için dökmek istiyoruz. Başkalarının sömürmesini istemiyoruz. Devlet yetkililerimizden duyarlılık bekliyoruz ve mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Eyleme destek veren bir maden işçisi eşi, duygularını şu sözlerle ifade etti:
“Eşime destek olmak için buradayım. Özelleştirmeye ve satışa karşıyım. Yanlarında olmak, mücadelelerine güç katmak için buradayız.”